Çılgın Türkler Boeing 747’yi Otobandan Otele Getirdi!

”Aslında her şey bir şakayla başladı!” diyor projenin koordinatörü Günay Uslu. Corendon Turizm Grubu’nun iki ortağı Yıldıray Karaer ve Atılay Uslu’nun, Amsterdam’da kısa bir süre önce hizmete açtıkları otelin bahçesine ”acaba bir uçak mı getirip koysak” diye kendi aralarında yaptıkları konuşma, dünyanın en özel uçak transferi operasyonlarından birine imza atmalarıyla sonuçlandı! Üstelik ikilinin başlangıçta kurduğu hayal, otellerinin bahçesinde bir Boeing 737 görmekti. Ama artık o bahçede havacılık tarihinin en özel uçaklarından biri olan 747 var!

Yıllar boyu gökyüzünde birbirinden ilginç rotalarda uçan dünyanın en yaşlı jumbo jeti, Amsterdam Schiphol Havalimanı’ndan başlayan son yolculuğunda, nihai adresi olan Corendon Amsterdam Village Otel’in bahçesine çekildi.

Haziran 1989’da Boeing’in Seattle’daki fabrikasında imal edilen ve tam 30 yıl boyunca Papa Hotel-Bravo Foxtrot Bravo tesciliyle KLM Havayolları filosunda hizmet veren Boeing 747-400, 26 Kasım’da Los Angeles-Amsterdam uçuşunun ardından emekliye ayrıldı. İşte bu sıralarda otellerinin bahçesine koymak için uçak arayan Corendon’un patronlarına bu uçak önerildi.

Bu sıra dışı fikre sıcak bakan Uslu ve Karaer, uçağı satın alarak Roma’ya uçurdu ve 747 Corendon renklerine boyandı.

15 YIL HİÇ İNMEDEN UÇTU!

Emektar 747, 30 yıllık hizmet süresi boyunca tam 134.279 saat uçtu ve 18.024 kez iniş kalkış yaptı. Bu rakamlar, uçağın 15,7 yıl boyunca hiç durmadan uçtuğu anlamına geliyor. Kaba bir hesap yaparak içinde 408 koltuk bulunan Jumbo jetin, tüm seferlerini yüzde 80 doluluk oranıyla gerçekleştiğini var sayarsak 30 yıl boyunca yaklaşık 6 milyon yolcu taşıdığını söylemek yanlış olmaz.

Uçağı satın almak ve onu boyatmak işin belki de en kolay kısmıydı. Asıl mesele uçağın havalimanından otele nasıl getirileceğiydi. Burada Mammoet isimli şirket devreye girdi ve müthiş bir operasyon planı yapıldı. Ancak taşınmanın başlayabilmesi için Corendon yetkililerinin Hollandalı yetkililerden uçağa ruhsat alması gerekiyordu. Ancak daha önce bunun örneği olmadığı için işler pek yolunda gitmedi. Yerel yönetim, asker, polis, jandarma, gümrük muhafaza, itfaiye ve daha pek çok birimle ortak hareket edilmesi gerekiyordu. Uzun süren uğraşlar sonunda planlanan taşınma işleminin gerçekleşmesine bir gün kala ruhsatı almayı başardılar.

OPERASYONUN PLANLANMASI

747-400’ün normal ağırlığı 178.750 kilogram. Motorları ve bazı komponentleri çıkarılarak, bu ağırlık 160 tona indirildi. Bu dev uçak, havalimanından otel bahçesine kadar yapacağı 12,5 kilometrelik yolculuğu, ağırlığı 204 ton olan, 192 tekerlekli ve 35 metre uzunluğundaki özel bir treyler üzerinde, uzmanlar ve mühendisler eşliğinde gerçekleştirecekti. Kendinden tahrikli, 1000 beygir gücünde motora sahip olan ve uzaktan kumandayla kontrol edilen modüler bir taşıyıcı olan treyler ve üzerindeki 747-400 transfer boyunca saatte 5 kilometre hızla temkinli bir şekilde ilerleyecekti. Uçak treylerin üzerine toplam 15 ton çelik kullanılarak üretilen özel halatlarla sabitlendi. Zemini sağlam olmayan alanlardan geçiş sırasında herhangi bir batma problemi yaşamamak için, her biri 1.500 kilogram ağırlığında yaklaşık 2.100 metal plakadan oluşan özel bir yol yapıldı.

747-400, 5 gün sürecek transfer operasyonunda, güzergahı üzerinde bulunan A9 otobanının yanı sıra, bir şehir içi yol, 16 tarla, 17 hendek ve kanalların üzerine kurulan yapay bir köprü üzerinden geçerek otelin bahçesine ulaşacaktı.

Ruhsat almak için verilen bürokratik mücadeleye ek olarak Corendon’un patronları, operasyonun gerçekleşeceği güzergah üzerinde arazi ve tarlası olan Hollandalıların istediği fahiş fiyatlarla boğuşuyordu. Arsasındaki birkaç metre karelik alanın kullanımı için yüzbinlerce Euro para isteyen insanlarla karşılaşıldı. Bu yüzden uçağın geliş güzergahında zaman zaman çeşitli sapmalar gerçekleştirilmek zorunda kalındı.

OPERASYONUN DETAYLARI

Dev operasyonun başlaması için artık her şey hazırdı. 3 aşamada tamamlanacak operasyon için start uçağın getirileceği otelin çatı katında yer alan SkyBar 747’deki butona basılarak verildi…

Gökyüzünün kraliçesi lakabıyla anılan, dünyanın en büyük uçaklarından biri olan, Boeing 747 jumbo jet, 5 Şubat Salı gecesi başlayan üç aşamalı büyük operasyonun ilk adımında, Amsterdam Schiphol Havalimanı’ndan ağır nakliye aracı eşliğinde ayrılarak, iki gün bekleyeceği Sloterweg yoluna ulaştırıldı. 64 metre kanat açıklığı ve 71 metre uzunluğa sahip olan dev kuş son ama belki de en ilginç yolculuğunun ilk adımını başarıyla atmıştı.

8 Şubat Cuma gecesi ise operasyonun ikinci ve en önemli adımı vardı. Ben de operasyonu canlı takibe bu aşamada dahil oldum. Saatlerimizi ayarlayıp gece yarısına kadar otelin terasında bulunan Skybar 747’de zaman geçirdik. Ve saat geldiğinde artık gitmemiz gereken adres belliydi.


İlgili Haber | Boeing 747 Otoyol Üzerinden Otel Bahçesine Taşındı!


Operasyonun ikinci aşamasında Amsterdam’ın en büyük arterlerinden biri olan A9 otobanı tamamen trafiğe kapatıldı ve 747, 8 şeritli otobanın üzerinden dikey olarak karşıya geçti. Jumbo jetin A9 otoyolundan geçişi sürecinde, otoyol üzerindeki sokak lamba direkleri ve otoyol korkulukları yerlerinden çıkarıldı.

Planlar harfiyen işliyordu. O gece saatler 05:00’i gösterdiğinde 747, otelin tam karşısına kadar ulaşmıştı. Otel ile arasında sadece bir yol ve birkaç yüz metrelik mesafe kalmıştı. Operasyonun son adımı için cumartesi gece yarısını beklemek zorundaydık.

Operasyonun son adımında ise cumartesi gecesinin son Pazar sabahının ilk saatlerinde Jumbo jet otele ulaşarak, yapılan 57 manevranın ardından nihai adresi olan otel bahçesindeki yerini aldı. 9 Şubat’ın Boeing 747 uçaklarının ilk uçuşunu yapmasının 50’inci yıl dönümü olması operasyona ayrı bir anlam kattı.

300 KİŞİLİK EKİP

Bu büyük transfer operasyonunda yaklaşık 300 kişi görev yaptı. 120 kişinin emniyet ve güvenlikten sorumlu olduğu büyük ekipte lojistikten, sağlık personeline kadar çok çeşitli alanlarda görev tanımlarına sahip personel, özverili bir çalışma ile bu önemli operasyonu hatasız gerçekleştirmeye çalıştı. Corendon Village Hotel’in birinci katında oluşturulan kontrol merkezinde ise ”trafik yönetimi” alanında uzman bir ekip, önlerindeki dev ekranlardan operasyonu an be an takip etti. Operasyonun hiç bir detayında hataya yer bırakılmadı.

AMSTERDAM’DA HAYAT DURDU

Uçak taşıma operasyonu için Amsterdam’da adeta hayat durdu. İstanbul’dan uçağa binip, Amsterdam Schiphol Havalimanı’na indiğimde pasaport kontrolünde görevli polisin ‘neden Amsterdam’a geldiğim’ sorusuna, bu operasyonu takip etmek için geldiğimi söylediğimde verdiği tepkiden bunu anlamıştım.

Gece yarısı gerçekleştirilen operasyonlara, buz gibi bir hava ve yağmura rağmen hem medyanın hem halkın gösterdiği yoğun ilgi oldukça şaşırtıcıydı. Bu operasyonu canlı takip edebilmek isteyenler için internet üzerinden yapılan başvuru sayısı 16 bini geçti. Ancak operasyonun sağlıklı yürütülebilmesi ve güvenlik gibi sebeplerle sadece 6 bin kişiye onay verildi. Bu dev operasyonu Japonya, Kanada, ABD gibi dünyanın pek çok farklı ülkesinden 200 civarında gazeteci de an be an takip etti.

OPERASYONUN MALİYETİ

Gelelim işin maliyetine. Corendon, Mammoet isimli alanında uzman şirketin gerçekleştirdiği taşıma operasyonu için 800 bin Euro ödedi. Uçağın KLM’den alınması da dahil olmak üzere toplam proje maliyetinin 5 Milyon Euro civarında olduğu düşünülüyor. Uçağı almak için ödenen paranın, projenin toplam bedelinin dörtte biri kadar olması operasyonun büyüklüğü hakkında yeterince fikir veriyor.

Dünyanın en özel taşınma operasyonlarından birinin kahramanı olan 747’nin geçmişine göz attığımda da çok özel detaylara rastladım. Bunlardan biri dünyada plaket sahibi olan tek uçak olması. Jumbo jet adına, şehre ilk varışı vesilesiyle Bangkok Büyükşehir Belediyesi tarafından KLM Havayolları’na Nisan 1991’de bir plaket verilmiş

UÇAĞIN İSMİNİN HİKAYESİ

Uçağın isminin hikayesi de oldukça ilginç.  747’nin KLM filosundaki görevi esnasında ismi City of Bangkok. Bu ismin, 1 Temmuz 1989’da, Bangkok’da KLM’nin Catering hizmeti aldığı ve mürettebatının dinlendiği otelin de bulunduğu bölge olan Laksi’de 100 yaşındaki manastırda görevli dokuz Taylandlı keşiş tarafından verildiği biliniyor. Uçağa bu ismin verilmesinin ardından uçak için Schiphol Havalimanı’nın 11 numaralı Hangarında özel bir tören de düzenlenmiş. 200’den fazla kişinin katıldığı bu özel törende, keşişlere özel bir Tayland yemeği bile hazırlanmış. Bir anlamda uçağın bu ilginç törenle vaftiz edildiğini söylemek yanlış olmaz.

UÇAK NE AMAÇLA KULLANILACAK?

Operasyon süresince instagram hesabımdan yaptığım paylaşımlara en fazla geri dönüş aldığım soru ‘peki bu uçak ne olacak?’oldu. Corendon Village Hotel’in bahçesine çekilen Boeing 747-400, restoran, kafe, kütüphane, müze ve 5-D uçuş simülatörü başta olmak üzere bir ”deneyim merkezi” olarak kullanılacak. Havalimanından taşınma operasyonu havacılık tarihi için bir ilk olan uçağın kullanım şekli de yine dünyada bir ilk olacak. Ayrıca 747’ye has üretilen ürünlerin satıldığı bir alışveriş alanı da uçakta yer alacak. Otelin bahçeye çekilmesinin ardından artık uçağın içinin kullanım amacına uygun olarak dekore edilmesi süreci başladı. Yoğun bir çalışma temposunun ardından Eylül 2019’da 747 Deneyim Merkezi’nin hizmete başlaması planlanıyor.

Ziyaretçiler yaklaşık 1 saat sürecek bir tur kapsamında valizlerin yüklendiği kargo kompartmanı, uçağın üst katında yer alan kokpit gibi normalde yolculara açık olmayan alanları dolaşabilecek. Uçağın içinde beş duyuya da hitap edecek özel bir ortam oluşturulacak. Gelen misafirler bir uçuşta ne kadar yakıt tüketildiği gibi ilginç bilgilere ulaşabilirken; havacılık tarihinin en özel uçaklardan birinin içinde geçirdikleri bir saatin sonunda havacılık tarihinde bir yolculuk yaparak çok farklı deneyimler elde etmiş olarak uçaktan ayrılacak. Kimbilir belki deneyim merkezi hizmete başladığında yeniden gelip onun da videosunu hazırlayarak sizinle paylaşırım.

adbanner