Neden Endonezya’da Çok Uçak Kazası Oluyor?

Endonezya’nın Papua şehri dünyanın en uzak bölgelerinden biri. Bilim insanlarının pek çok keşfedilmemiş türün yaşadığını iddia ettiği “kayıp dünya” olarak adlandırılan bir yer. Bölge, geçtiğimiz pazar günü büyük bir insanlık dramına ev sahipliği yapmasıyla yeniden gündeme geldi. Hava trafik kontrolörleri tarafından saatler sonra açıklanan bilgilere göre Papua’nın başkenti Jayapura’daki Sentani Havalimanı’ndan eyaletin güneyindeki Oksibil’e giden Trigana Air Service uçağının kaybolduğu bildirildi. Köylülerin ATR 42-300 turboprop uçağına dair bazı enkazları bulması ile uçağın düştüğü anlaşıldı. 44 yolcu, 5 çocuk ve bebek ile 5 mürettebatın yer aldığı uçaktaki toplam 54 kişinin tamamının öldüğünden endişe ediliyor

Pazar günkü son havacılık felaketi, dünyanın en büyük dördüncü nüfus yoğunluğuna sahip Güneydoğu Asya ülkesi için neredeyse sıradan hale gelmeye başlayacak bir sürecin son halkası oldu. Temmuz ayında 122 kişiyi taşıyan bir askeri nakliye uçağı Medan şehrinde düştü. Uçaktaki herkesin hayatını kaybettiği kazada uçağın düştüğü bölgedeki 21 kişi de hayatını kaybetti. Geçen aralık ayında da Singapur şirketi AirAsia’nın 8501 uçuş numaralı seferini yapan uçak Surabaya şehrinden kalkıştan çok kısa bir süre sonra yere çakılarak 162 kişinin hayatına mal olmuştu. Bu kazaları birbirinden bağımsız olarak düşünmek mümkün değil. 2009 yılına kadar Endonezya havayollarının güvenlik kayıtları oldukça kötüydü. AB ülkelerinin tamamı hava sahalarına girmesini men etmişti.

Endonezya’daki Kazaların Kök Nedeni

Peki neden Endonezya’nın böylesine kötü bir havacılık geçmişi var? Cevap coğrafya, ekonomi ve siyasetin kesiştiği noktada yatıyor. Endonezya, 270 milyondan fazla nüfusu ile Çin, Hindistan ve Amerika Birleşik Devletleri’nden sonra, gezegenin en kalabalık dördüncü ülkesi. Pasifik Okyanusu’nun güney batısında 3000 mil boyunca uzanan, yaklaşık 6000 takım adadan oluşan ülkede, havayolu ile seyahat bir yerden bir yere gidebilmenin en pratik yolu durumunda. Endonezya’nın, Papua gibi yoksul bölgelerinde, karayolu veya demiryolu sistemlerinin olmaması veya çok yetersiz olması havayolu ile seyahat etme gereksinimi doğuruyor.

1998 yılındaki Doğu Asya mali krizinin akabinde, son 20 yıldaki güçlü ekonomik büyüme verileri, milyonlarca orta sınıf vatandaşı ayağa kaldırdı. Bununla birlikte, havayolu taşımacılığı daha kullanılabilir bir opsiyon haline geldi. Bu durum da Trigana gibi şirketler için Endonezya’nın vasat havacılık pazarına giriş fırsatı oluşturdu. 1998 sonrası yıkılan diktatörlük rejimi sonrası, demokrasiyi oturtmaya çalışan bir ülke konumunda Endonezya.

Endonezya’nın ticari sivil havacılık sektörüne bakıldığında, 2000’de 10 milyon olan yolcu sayısının; 2018’de 115 milyona çıktığı; müthiş bir büyüme ivmesi görülüyor. Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği (IATA), 2039’da Endonezya’nın, ticari havayolu pazarının dördüncü en büyüğü olacağını tahmin ediyor.

Fakat ülkedeki rüşvet ve yolsuzluk gibi yöresel uygulamaların, havacılık dünyasında varlığını sürdürüyor olmasının sonucu olarak; insanlar bu kazalarda hayatlarını yitiriyor. Pazar günü kaza yapan uçakta, 471 bin 500 Dolar nakit para taşınıyor olmasının bununla bir ilgisi var mıdır bilinmez. (Yetkililer bunun resmi bir altyapı yardım programının parçası olduğunu ve paranın köylülere dağıtılacağını söylediler. Ülke içinde paranın havayolu ile taşınmasının yaygın olduğunu da eklediler.) Pilotlar, hava trafik kontrolörleri ve teknisyenlerin oldukça yetersiz mesleki bilgiler ile istihdam edildiği ülkede; arama kurtarma faaliyetleri esnasında kendi yetersizlikleri haricinde dışardan katılıma izin konusunda oldukça isteksiz davranması, hükümetin havacılık alanında, ülkedeki denetleyicilerin, denetmenlerin ve regülasyonların ne kadar eksik ve vahim durumda olduğunun dünyaya duyurulması korkusu ile ilgili olduğunu söylemek zor değil.

Endonezya’da 2000-2009 arasında, 27 ölümlü havacılık olayı yaşandı. 2010-2019 yılları arasında ise 18. Ülkede yıllar içinde Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü (ICAO) standartlarının uygulanmasında önemli kazanımlar elde edildi. ABD Federal Havacılık İdaresi’nin Uluslararası Havacılık Güvenliği Değerlendirme Programı, Endonezya’yı Kategori 1 ülke olarak değerlendiriyor. Bu, Endonezya’nın havacılık sektörünün ICAO gerekliliklerine uygun olduğu ve Endonezyalı taşıyıcıların ABD’ye uçmasına izin verdiği anlamına geliyor.

Düşen ATR 42-300 uçağı ilk uçuşunu 27 yıl önce gerçekleştirmiş. 14 uçağa sahip filosu olan Trigana Airlines’in 26.6 olan filo yaş ortalaması oldukça korkutucu. 2007 yılından bu yana emniyet ve regulasyon kaygıları sebebiyle AB ülkeleri yasaklı şirketler listesinde bulunan Trigana Airlines yetkilileri pazar günkü kazanın sebebinin hava koşulları olduğunu söylüyor ve Oksibil şehri için aniden sisli, karanlık ve rüzgarlı havaya dönebiliyor diyor. Fakat kurulduğu 1991 yılından bu yana 14 büyük ölümlü kazaya karışan bir şirket için bunun ne kadar büyük bir palavra olduğu da tartışılmaz bir gerçek.

Muhammed Yılmaz

adbanner