Havacılık Bülteni-165

CORENDON UÇAĞINDA 5 YOLCU BAYILDI!

Antalya merkezli havayolu Corendon’un yan şirketi olan Corendon Europe tarafından gerçekleştirilen bir uçuşta akıllara durgunluk veren bir olay yaşandı!

XR-1050 sefer sayılı Köln (Almanya)-Rodos (Yunanistan) seferini yapan 9H-TJE tescilli Boeing 737-800 uçağında, seyir esnasında 5 yolcu arka arkaya baygınlık geçirdiği ortaya çıktı.

1 Ekim’de yaşanan bu korkunç olayda, uçak 37000 ft irtifaya tırmandıktan sonra tuvalete giden bir kadın yolcu uzun süre çıkamadı ve içerde fenalaştığı anlaşıldı. Tuvaletin kapısını açıldığında kadın yolcu koridora yığıldı.

Uçak daha Almanya hava sahasından çıkmadan arka sıralardaki bir başka yolcu daha baygınlık geçirmeye başladı. Uçaktaki yolcular arasında bulunan bir doktor ve hemşire, uçaktaki ilk yardım kitleri ile baygınlık geçiren iki yolcuya müdahale ederken fenalaşan yolcu sayısı bir anda 5’e çıktı.

Kabindeki iklimlendirme sisteminden kaynaklandığı ortaya çıkan bayılma olayları sonrası klimalar kapatıldı ve yolcular bir süre sonra kendine geldi. Yolcular uçağa ilk bindikleri andan itibaren kabinde güçlü egzoz dumanına benzer bir koku duyduklarını söylüyor.

Bütün bu korkunç olaylara rağmen geri dönüş veya acil iniş kararı almayan kokpit ekibi uçuşa devam etti ve 2,5 saat sonra Rodos’a indi. Sadece 85 dakika yerde bekleyen uçak daha sonra 184 yolcusu ile CXI-1051 sefer sayılı uçuşla yeniden Köln’e döndü!

Mart 2008’de fabrikadan çıkıp Hindistanlı Jet Airways filosunda uçmaya başlayan uçak, daha sonra Hindistanlı Spicejet yolcularına hizmet verdi. 13,7 yaşındaki uçak Haziran 2021’den beri Corendon Europe filosunda uçuyor…

İSTANBUL HAVALİMANI AVRUPA’NIN EN İYİSİ SEÇİLDİ!

Son dönemde saygın kurum ve kuruluşlar tarafından üst üste önemli ödüllere layık görülen İstanbul Havalimanı, sektörün en prestijli ödüllerinden ikisinin daha sahibi oldu.

Geçtiğimiz hafta Uluslararası Havalimanları Konseyi (ACI) tarafından düzenlenen “17th ACI Europe Awards” kapsamında, İstanbul Havalimanı, 40 milyon yolcu üzerinde kategorisinde “Avrupa’nın En İyi Havalimanı” ve “Erişilebilir Havalimanı” ödüllerine layık görüldü. İstanbul Havalimanı’nın pandemi için aldığı sektöre ilham veren önlemleri, erişilebilirlik için attığı adımlar ve sürdürülebilirliğe katkı sunan çalışmaları takdirle karşılandı.

İklim değişikliği sorununa karşı havalimanlarını eyleme geçirme ve karbondan arındırma hedefi ile “Net Zero 2050” hareketini başlatan ACI, “Avrupa’nın En İyi Havalimanı”nı seçmek için bu yıl standart ödül kriterleri arasına “Dayanıklılık ve İlham”ı da ekledi. Covid-19 iyileştirmeleri ve sürdürülebilirlik alanında yapılan ilham verici çalışmalara da odaklanıldı. İş yapış modelini dayanıklılık üzerine kuran İstanbul Havalimanı, çevikliği sayesinde, hata payını en aza indirecek şekilde karar alma mekanizmalarını işletmesiyle farkını ortaya koydu. İstanbul Havalimanı kriz sürecini başarıyla yöneterek ulaşım ve ticaretin olabilecek optimum seviyede devam etmesini sağlamasıyla takdir kazandı.

İstanbul Havalimanı’nın “Erişilebilir Havalimanı” ödülünü alması ise tasarım aşamasından itibaren oluşturduğu erişilebilirlik kültürü ve engelsiz havalimanı konseptine dayandırıldı. Terminalde oluşturulan özel yolcu hizmet noktaları, görüntülü çağrı merkezi, Sesli Adımlar, yetişkin alt değiştirme odaları gibi farklı hizmetler, bu ödülün alınması için en önemli kriterler oldu. Öncelikli geçiş noktaları, Erişilebilir Asansör ve Araç park noktaları, Erişilebilir Rota, Çok Özel Misafir Kartı ve Ayçiçeği Yaka Kartı projeleriyle de erişilebilirlik standartlarının tümünü karşılayan İstanbul Havalimanı, oluşturduğu farkındalıkla, seyahat etmenin herkesin hakkı olduğu prensibini benimsemesiyle takdir gördü.

Ödüller, İsviçre’nin Cenevre kentinde gerçekleşen ACI Europe Yıllık Genel Kurulu’nda İGA Havalimanı İşletmesi CEO’su Kadri Samsunlu’ya takdim edildi. Avrupa’nın en büyük 10 havalimanına özel olarak ayrılan kontenjan kapsamında Samsunlu, ACI Europe Yönetim Kurulu üyeliğine de seçilerek bu konuda Türkiye’de bir ilke imza attı.

İstanbul Havalimanı, son dönemde aldığı küresel çapta önemli ödüllerle, adından sıkça bahsettiriyor. Aralık 2020’de Skytrax tarafından 5 yıldızlı havalimanları kategorisine dahil edilerek büyük bir başarıya imza atan İstanbul Havalimanı, Eylül 2021’de Dünya havacılık sektörünün en prestijli yayınları arasında gösterilen Air Transport News tarafından düzenlenen “2021 Air Transport Awards” kapsamında, “Yılın Havalimanı” ödülüne layık görülmüştü.

Yine geçtiğimiz Eylül ayında, dünyaca ünlü New York merkezli seyahat dergisi Travel and Leisure Dergisi’nin okuyucuları arasında gerçekleştirilen ankette, Dünya’nın en iyi ikinci havalimanı seçilen İstanbul Havalimanı, Ekim ayında ise 800 binden fazla Conde Nast Traveller okurları tarafından da  dünyanın en iyi ikinci havalimanı seçildi.

İstanbul Havalimanı ayrıca, 2021 yılında, Skytrax tarafından, yılın en iyi havalimanları listesinde bir önceki yıla göre 85 basamak birden yükselerek, en büyük gelişim kat eden havalimanı olmayı da başardı.

HAVACILIĞIN DEVLERİ BİR ARAYA GELDİ!

Dünyanın en büyük küresel havacılık devlerinden yedisi, sürdürülebilir havacılık endüstrisinin gelişimini engelleyen “teknik prosedürleri” aşmak üzere bir araya geldi.

Boeing, Airbus, Dassault Aviation, GE Aviation, Rolls Royce, Safran ve Pratt & Whitney’in baş teknik sorumluları tarafından yapılan ortak bir açıklama ile 2050 yılına kadar net sıfır emisyon hedefi için adımlar hızlandırıldı.

Mevcut düzenlemeler, yüzde 100 sürdürülebilir havacılık yakıtlarının (SAF) geleneksel jet yakıtları ile yalnızca yüzde 50’ye kadar karıştırılmasına izin veriyor. Uçaklarda tamamen sürdürülebilir havacılık yakıtlarının kullanılabilmesi için baskılar sürüyor.

7 dev şirket tarafından yapılan ortak açıklamada, Karbon emisyonlarını önemli ölçüde azaltan yakıt verimli teknolojilerin geliştirilmesi, hedefe ulaşmak için önemli bir kaldıraç olarak gösterilirken; bu konunun 50 yılı aşkın süredir havacılık endüstrisinin temel önceliği olduğu belirtildi. Açıklamanın sonunda yüzde 100 SAF’ın benimsenmesinin önündeki teknik engellerin kaldırılması için kararlılık vurgusu yer aldı.

Açıklamaya göre, yedi küresel şirket, işbirliği içinde gökyüzünü karbondan arındırmak için temel çalışma alanlarını da belirledi. Buna göre endüstrinin emniyet ve kalite standartlarını korunurken, uçak ve motor tasarımında, net sıfır karbon emisyonunu mümkün kılacak yeni teknolojileri olgunlaştırmaya devam edilecek. Sürdürülebilir havacılık yakıtının artan kullanılabilirliği ve benimsenmesi desteklenirken; geleceğin yakıtı olarak Hidrojen için daha detaylı araştırmalar yapılacak.

Fosil yakıtların kademeli olarak kullanımını sıfırlamak için yüzde 100 sentezlenmiş hidrokarbonlardan oluşan havacılık yakıtları için sertifikasyon gerekliliklerinin oluşturulması konusunda da aktif rol alınacak.

İnsan kaynaklı karbon emisyonlarının yüzde 2,5’ini havacılık endüstrisi oluşturuyor. Havacılığın “küresel bağlantı” ve “uluslararası yardımlar” için hayati olması ve çevresel kirlilik üzerindeki etkisinin artma potansiyeli sektörü harekete geçirmiş durumda.

Havacılık endüstrisinde, daha yeşil teknolojilere yatırım için baskı giderek artıyor. Bu konuda tüketicilerin farkındalığının artması ve taleplerindeki değişim kritik bir rol oynuyor. Zira havayolları ve havalimanları, özellikle COVID-19 krizinden sonra müşterilerini geri kazanmak amacıyla sürdürülebilir havacılık yakıtları konusundaki taahhütlerini sürekli geliştiriyor.

Tüm sektörün ilgisi artıyor olsa da SAF’nin maliyetinin yüksek oluşu, sektörde yaygınlaşmasının önündeki en büyük engel. Bu sebeple bir araya gelen 7 şirket, tedarik zincirinin geliştirilerek SAF’ın geniş ölçekte kullanılabilir hale gelmesini sağlamaya kararlı olduklarını ve bunun fiyatları düşürerek, daha fazla şirket için teşvik edici bir hale geleceği görüşünde.

Bir araya gelen 7 şirket, havacılığın sürdürülebilir bir geleceği olduğuna inanıyor. Ancak bunun gerçekleşmesi için endüstri çapında bir seferberlik gerektiğini belirtiyor. Açıklamaya imza atan yedi şirket, son beş yılda araştırma ve tasarım çalışmaları için 75 milyar Dolar’dan fazla bütçe ayırdı. Bu bütçenin çoğu, uçakların ve motorlarının yakıt verimliliğini artırmayı hedefleyen çalışmalarda kullanıldı.

HİNDİSTANLİ PİLOTLAR YANLIŞ PİSTE İNDİ!

Hindistanlı havayolu Spicejet’in VT-SQC tescilli de Havilland Dash 8-400 uçağı ile gerçekleştirdiği SG-3733 sefer sayılı uçuşta çok ilginç bir olay yaşandı. Haydarabad Rajiv Gandhi Havalimanı’ndan (HYD/VOHS) kalkış yapan kokpit ekibi, Karnataka Eyaleti’ndeki Belgaum Havalimanı’na (IXG/VOBM) iniş için izin istedi. Hava trafik kontrolörleri, 26 pisti için iniş izni vermesine rağmen pilotlar tam aksi istikametteki 08 pistine iniş yapıp uçağı park pozisyonuna götürdü.

Yaşanan olayın ardından hiçbir bildirimde bulunmayan kokpit ekibi, SG-3734 sefer sayılı dönüş uçuşu için yolcularını alıp, Haydarabad’a geri döndü.

Dönüş uçuşunun tamamlanmasının ardından, havayolu şirketi, Belgaum Havaalanı’ndan, uçağın CVR ve FDR kayıtlarının incelenmek üzere koruma altına alınması için bir rapor aldı. Şirket konuyla ilgili rapor istediği iki pilotu uçuşlardan çekti. Uçuşa dair verilerin yer aldığı raporu hazırlayarak Belgaum Havalimanı’na bildirdi. Ancak pilotların bu büyük hatanın bildirmemesi dışında, olayın çok daha ciddi boyutu ise dönüş uçuşu gerçekleştirilirken, olaylı uçuşa dair CVR kayıtlarının silinmiş olmasıydı. Kara kutunun kokpitteki tüm sesleri kaydeden kısmı olan CVR uçuşta yalnızca son 2 saatlik kayıtları hafızasında tutuyor. Dolayısıyla ters piste yapılan iniş sırasındaki kayıtlar, dönüş uçuşu sırasında silindi.

Hindistan Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü ve kaza soruşturma kurumu, olayla ilgili soruşturma başlattı.

THY’NİN TAKSİ YOLUNDAN KALKIŞA GEÇEN PİLOTLARLA İLGİLİ KARARI!

Öte yandan Türk Hava Yolları’nın 6 Ağustos gecesi Newark-İstanbul seferi öncesinde çok büyük bir facianın eşiğinden dönülmesine neden olaydaki 1 kaptan ve 2 first officer’ın iş akdinin feshedilmesine karar verildi. A330-300’da görev yapan kokpit ekibi, TK30 sefer sayılı Newark-İstanbul uçuşunda, çok büyük bir dikkatsizlik sonucu, kalkış yapacakları pist yerine piste paralel uzanan taksi yolundan kalkış yapmak üzere harekete geçmiş ve şans eseri hava trafik kontrolörünün uyarısı ile pilotlar son anda uçağı durdurmayı başarmıştı.

İNGİLTERE’DE UÇAN TAKSİ DÖNEMİ

İngiltere’de uçan taksilerin 4 yıl içinde hizmete başlaması için Virgin Atlantic Havayolları,  Heathrow Havalimanı ve havacılık şirketi Vertical Aerospace arasında yeni bir ortaklık kuruldu. Tamamen elektrikli 4 kişilik hava taksiler ilk etapta Heathrow Havalimanı’ndan İngiltere’nin güneyindeki Oxford, Bristol ve Southampton kentlerine uçacak.

Geliştirilen proje ile uçan taksi kullanımının, geleneksel taksi veya Uber’den daha ucuz olması hedefleniyor. Heathrow’dan Cambridge’e hava taksi ile 28 dakikada 58 Sterlin’e gitmek mümkün olabilecek. Bu yolculuk şu an normal taksi ile 90 dakika sürüyor ve 102 Sterlin ücret ödeniyor. Alternatif olarak aynı güzergahta 2 saatlik bir tren yolculuğu ile 52 Sterlin ödeyerek seyahat etmek de mümkün.

Ayrıca elektrikli uçan taksiler yaklaşık 150 km menzile sahip bir uçuşta, yolcu başına sadece 5 kilogram karbon emisyonu üreterek çevre dostu bir yaklaşım sergiliyor. Aynı mesafede, elektrikli otomobil 11, benzinli otomobil ise 38 kilogram karbon üretiyor. Uçan taksilerin, havaalanlarına, tren istasyonlarına, ofis binalarının çatılarındaki “vertiport”lara iniş-kalkış yapacağı açıklandı. Lityum iyon pillere sahip olacak uçak taksiler tam şarjla 160 kilometreden daha uzun menzillere uçabilecek ve saatte 320 km’nin üzerinde sürat yapabilecek. Bu da, uçan taksileri otomobilden 3 kat, trenden 5 kat hızlı hale getiriyor.

adbanner