Havacılık Bülteni-17

ÖZGÜN HELİKOPTER T-625 İLK UÇUŞUNU YAPTI

Türk Silahlı Kuvvetleri ve diğer kurumların, genel maksat helikopteri ihtiyaçlarının özgün bir platformla karşılanması hedefiyle yürütülen Özgün Helikopter Programı, 15 Haziran 2010’da Savunma Sanayii İcra Komitesi kararıyla başlatıldı. Program için 26 Eylül 2013’te Türk Havacılık ve Uzay Sanayii ile sözleşme imzalandı. Türkiye’nin coğrafi ve iklim koşullarına göre Türk mühendisleri tarafından tasarlanan ve TUSAŞ tesislerinde üretilen genel maksat helikopteri T-625’in ilk prototipinin üretimi 20 Ağustos’ta tamamlandı ve fabrikadan çıktı. Sistem entegrasyonu tamamlanan ve yer testlerine başlayan T-625’in motorları ilk kez 31 Ağustos Cuma günü çalıştırıldı ve özgün helikopterin palleri ilk kez döndü. 6 Eylül Perşembe günü ise sabahın erken saatlerinde T-625 alkışlar arasında ilk kez yerden yükseldi. T-625’in TC-HLP tescilli ilk prototipi böylece uçuş testlerinin en önemli aşamalarından biri olan havada asılı kalma (hover) uçuşunu başarıyla gerçekleştirmiş oldu.

Helikopterin ismi özelliklerinden ilham alınarak belirlendi. Türkiye’ye atfen “T”, maksimum kalkış ağırlığı olan 6 ton, sahip olduğu 2 motoru ve 5 tane pal nedeniyle, T-625 olarak isimlendirildi.

Genel Maksat Helikopterinin gövde, güç aktarma organları, rotor sistemi, iniş takımı ve otopilot gibi sistemlerinin tamamı TUSAŞ imzası taşıyor. Ayrıca helikopterin aviyonik sistemleri de milli ve yerli olarak tasarlanıp üretildi. Bu nitelikleriyle T625, alanında Türkiye’nin teknolojik katma değerinin en yüksek olduğu ürünlerin başında geliyor. T625 helikopteri, en zorlu iklim ve coğrafyalarda, gece ve gündüz koşullarında etkin şekilde faaliyet gösterebilecek. 2 mürettebat ve 12 yolcu kapasitesine sahip olan helikopter, geniş görev yelpazesine sahip olmasından ötürü taşıma, VIP, kargo, hava ambulans, arama kurtarma ve kıyı ötesi taşıma görevlerini icra edebilecek. Helikopterin Avrupa Havacılık Emniyeti Ajansı EASA ve Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından sertifiye edilmesiyle ilgili çalışmalar, üretim programıyla birlikte yürütülüyor. T-625’in seri üretimine 2021 yılında başlanması planlanıyor.

İSTANBUL YENİ HAVALİMANI’NA ULAŞIM NASIL OLACAK?

İlk etabı 29 Ekim’de kapılarını açmaya hazırlanan İstanbul Yeni Havalimanı yolcu taşıma ihalesi yapıldı. 10 yıl boyunca havalimanına ulaşımı sağlayacak şirketi belirleyecek olan ihaleyi Altur, Havaş ve Free Turizm AŞ konsorsiyumu 475 milyon lira bedelle kazandı. İstanbul Yeni Havalimanı’na 150 otobüsle 18 hat üzerinden sefer yapılacak. En çok araç, 50 kilometrelik Yenikapı-Sirkeci hattına koyulacak. 11 dakikada bir aracın hareket edeceği hatta 23 araç hizmet verecek ve bu hattın ücreti 18 Lira olacak. En pahalı ve en uzak hat ise Pendik-Havalimanı hattı olarak belirlendi. 5 araçla sefer düzenlenecek bu hattın uzunluğu 93 kilometre ve ücreti ise 30 TL olarak belirlendi. Havalimanına en ucuz sefer ise Arnavutköy ve Kemerburgaz’dan yapılacak.

 

PİYASAYA ÇIKMAYA HAZIRLANAN UÇAKLAR TESTLERİNİ SÜRDÜRÜYOR

Airbus’ın Kanadalı Bombardier’in C Serisi uçaklarının üretim programlarının çoğunluk hissesini ele geçirerek üretimi kontrolüne alması ve 100-160 yolcu kapasiteli bölgesel uçak pazarını ele geçirmek için A220 adını verdiği yeni uçağı piyasaya sürmesi Amerikalı imalatçı Boeing’i rahatsız etti. Bunun üzerine Boeing, Brezilyalı üretici Embraer ile bir ortaklık anlaşması yaparak Embraer’in 4.75 milyar dolar değer biçilen ticari havacılık bölümünün yüzde 80 hissesi için 3.8 milyar dolar ödeyeceğini açıkladı. Böylece Embraer’in uçaklarını Boeing markası ile pazara sürecek olan Amerikalı imalatçı, bölgesel uçak pazarında Airbus ile yeni bir rekabetin kapısını açmayı planlıyor.

Yeni kurulacak ortaklık için nihai imza Brezilya’da Ekim ayında yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonraya kaldı. Bu gelişmeler yaşanırken bir yandan da Boeing ve Embraer’in ortak üretimi olan en yeni uçak modeli Embraer E195-E2 sertifikasyon sürecinin bir parçası olan ıslak zemin ve su püskürtme testinden başarıyla geçti.

Embraer’in Gavião Peixoto tesisinde gerçekleşen test kapsamında, uçak ıslak pistten farklı hızlarda geçti. Bu esnada ıslaklığın motorlar ve uçağın diğer sistemleri üzerindeki etkileri ölçüldü. Islak zemin ve su püskürtme testini başarıyla geçen E195-E2’nin 2019 yılında sertifika alarak gökyüzü ile buluşması planlanıyor.

Rusya’nın geliştirdiği yeni nesil yolcu uçağı MC-21-300 ise test programı kapsamında ilk gece uçuşu ve inişini başarıyla gerçekleştirdi. Test uçuşu kapsamında uçağın navigasyon ve iniş sistemleri ile birlikte uçak dış aydınlatmaları gözden geçirildi. ILS yani Aletli iniş ve yaklaşma prosedürlerinin de incelendiği test uçuşunda iniş tamamlanmadan önce MC-21 bir kaç kez yaklaşma ve pas geçme denemesi de yaptı.

SİNGAPUR İLK TANKER NAKLİYE UÇAĞINI TESLİM ALDI

Asya pasifik bölgesinin havacılık ile anılan ülkelerinden Singapur’da 1 Eylül’de Hava Kuvvetleri’nin 50. Kuruluş yıldönümü kutlandı. Bu kapsamda Singapur, ilk A330 MRTT Çok Rollü Tanker Nakliye Uçağını teslim aldı.

Düzenlenen törenle teslim edilen uçak havadan havaya yakıt ikmal desteğinin devamını sağlayarak, Singapur Hava Kuvvetleri savaş uçağı filosunun dayanıklılığını artıracak ve daha fazla yük ile yolcu taşıma kabiliyeti sunmuş olacak. 37 tonun üzerinde yük veya 266 personel taşıyabilen uçak, ayrıca uluslararası insani yardım, doğal afetlerle mücadele ve barışa destek operasyonları konusunda ülkenin kabiliyetini artıracak.

Singapur, 2014 yılında Hava Kuvvetleri’nin envanterinde görev yapan ve yaşlanan KC-135R tanker uçaklarının yerini alması için 6 tane A330 MRTT siparişi verdi. Teslimatların tamamlanmasıyla birlikte Singapur, A330 MRTT havada yakıt ikmali tanker uçağı filosuna sahip olan beşinci ülke oldu. A330 MRTT bugüne kadar 29 tane üretildi. Üretilen diğer 28 uçak şu anda Avustralya, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve İngiliz Hava Kuvvetleri filosunda aktif olarak görev yapıyor. A330 MRTT için 28 tane de sipariş var. Bu yıl hem Güney Kore hem de Fransa’nın ilk A330 MRTT’leri envantere katması bekleniyor.

PERLAN YENİ İRTİFA REKORUNU KIRDI

Motorsuz bir hava aracıyla uzayın sınırlarını keşfetmek mümkün mü? Avrupalı imalatçı Airbus tarafından atmosferik keşifler yapmak amacıyla geliştirilen ve kar amacı gütmeyen Perlan projesinin ikinci hava aracı olan Perlan II isimli planör, Arjantin’in El Calafate Bölgesi’nde yapılan deneme uçuşunda 76 bin 112 feet yani 23 bin 198 metre irtifaya tırmanarak yeni bir rekor kırdı.

Atmosferin ikinci tabakası olan Stratosferin ötesine geçilerek elde edilen bu rekor, aynı zamanda süzülerek ulaşılan en yüksek uçuş irtifası olarak da kayıtlara geçti.

Perlan pilotlarını motorsuz bir hava aracıyla neredeyse uzay sınırına ulaştıran şey aslında strtatosferik dağ dalgaları adı verilen meteorolojik bir fenomen. Bölgede yüksek hızlı jet stream akımları And Dağları ile çarpışıyor. Yükselen hava kutupsal vortekslerle güçlendirildiğinde Perlan için harika uçuş şartları anlamına geliyor. Bu fenomen her yıl dünyada sadece birkaç yerde kısa bir süre gerçekleşiyor. Arjantin’deki bu alan, Perlan’ı 100 bin feet ve daha üzerine taşıyabilecek akımlara sahip olan nadir yerlerden biri.

Deniz seviyesinden yükseldikçe basıncın azalmasına bağlı olarak sıvıların kaynama noktası düşüyor. Bu yüzden Atmosferin 19. kilometresinde, insan kanı da kaynamaya başlıyor. Eğer önlem alınmazsa insanın hayatta kalamayacağı eşiği ifade eden Armstrong çizgisini zarar görmeden geçen Perlan, başta iklim değişimleri olmak üzere atmosferik gelişmelerin keşfi konusunda çığır açabilir. Perlan’ın iki ayrı basınçlandırılmış küçük kabini var. Kabinin basınçlandırılmış olması sebebiyle de pilot ve yolcuların, astronotlar gibi özel kıyafetler giymesi gerekmiyor.

90 bin feet yani 27,7 kilometre irtifaya tırmanması için tasarlanan Perlan 2, Oregon’da inşa edildi. Projenin kurucuları Einar Enevoldson ve Steve Fossett, Perlan I adı verilen planörle ilk uçuşu 2006’da yaptı.

Perlan, geleneksel yöntemlerde olduğu gibi bir planör çekici kullanmıyor. Özel olarak tasarlanmış yüksek irtifalara ulaşabilen çekici bir uçak kullanılarak rekora koşuyor. Grob Egrett G520 isimli turboprop uçak, Perlan 2’yi Airbus A380 uçaklarının maksimum seyir irtifası olan 42 bin feet yani yaklaşık 13 kilometreden serbest bıraktı.

Ağırlığı artıran ve yüksek enerji gerektiren kompresörlere ihtiyacı ortadan kaldıran pasif kabin basınçlandırması, yüksek verimlilik ve hafiflik sağlayan karbon fiber kapsül, kapalı devre solunum sistemi Perlan’da kullanılan teknolojik yenilikler arasında en önemlileri.

Motorlu keşif uçaklarının aksine Perlan 2, etrafındaki havanın ısı ve kimyasından etkilenmiyor. Böylelikle, başta iklim değişimleri olmak üzere atmosferle ilgili araştırmalar için daha uygun çalışma ortamı sunuyor.

Perlan 2 yaptığı rekor uçuş ile ABD Hava Kuvvetlerinin ünlü keşif uçağı U-2 Dragon Lady ile 17 Nisan 1989 tarihinde pilot Jerry Hoyt tarafından kırılan 73.737 feet’lik rekoru da geçmiş oldu. İnsanlı bir uçağın bugüne kadar ulaştığı irtifa rekoru 85.069 feet yani 26,2 kilometre ile Lockheed Martin üretimi SR-71 Blackbird casus uçağına ait.

adbanner