Man Adası, orijinal ismiyle “Isle of Man” Britanya ile İrlanda arasında yer alan 572 kilometrekarelik küçük bir ada.
Denizlerin yükselmesi sonucu MÖ 8000’de Britanya’dan koparak bağımsız bir adaya dönüşmüş. Adadaki ilk insan kalıntıları MÖ 6500’e kadar uzanıyor.
Ada’da kalıcı ilk yerleşimi Keltler kurmuş. 1079’da ise Vikingler’in kontrolüne geçmiş. 1266’da İskoçya’nın denetimine giren adanın hakimiyeti 1764’te İngiltere’nin kontrolüne girmiş.
Adanın 1929’da resmi olarak kabul edilen bayrağı çok ilginç. Üçlü sarmal şeklinde; hem zırhın içinde, hem de altın mahmuzları olan bacaklar. Bayrağın kökeni gamalı haça kadar dayanıyor❗️
84 bin nüfuslu adanın vatandaşlarının hem İngiltere hem AB pasaportları olsa da, ada İngiltere’ye de AB’ye de ait değil. Nüfusun yarısından daha azı adada doğmuş.
Dışişleri ve savunma konusunda İngiltere’ye bağlı.
Düşük vergiler nedeniyle ada ‘vergi cenneti’ olarak ünlenmiş.
Kişi başı GSYH’nin 50 bin doların üzerinde olduğu adanın finans sektörü, off-shore bankacılıktan besleniyor.
1995’ten beri adada 100’den fazla film ve dizi çekilmiş.
Ülkeye gelen ziyaretçi sayısında son dönemde ciddi bir düşüş yaşandığı görülüyor.
SADEDE GELELİM❗️
Elbette biliyorum ki bu söylediklerimin hiç biri sizin ilginizi çekmedi.
Adanın hepimizin en dikkatini çekeceği özelliği UNESCO tarafından doğayı keşfetmek için dünyadaki en iyi yerlerden biri olarak kabul edilmiş olması❗️
Bugün dünyada toplam 120 ülkeden 669 biyosfer rezervi var.
UNESCO tarafından özel statüye alınan Man Adası, sarp kayalıkları, adacıkları, çiftlikleri, plajlarının yanında zengin biyoçeşitliliği ile bu rezervler arasında ilk 20’de gösteriliyor.
♻️Biyosfer Rezervi de neymiş derseniz; biyolojik çeşitliliğin korunması, ekonomik kalkınma ve kültürel değerlerin devamlılığı arasındaki çatışmaların sürdürülebilir bir şekilde çözülmesine dönük temel yaklaşıma verilen isim.
⚠️Ne diyelim Man Adası, yaşamak ve aklınıza gelebilecek tüm faaliyetler için güzel tercih değil mi?⁉️
