Uçağın Burnunun İçinde Ne Var?

Havacılık tarihinde bazı eski uçakların burun kısmına monte edilmiş motorları ve o motorlara ait pervaneleri görüyoruz. Ancak günümüz modern uçakları, itki gücünü, kanatlarının altındaki jet motorlarından sağlıyor. Bu durum, uçakların burun kısmının gereksiz, içi boş bir alana dönüştüğü anlamına gelmiyor. Gelin bugün uçakların burnunda gizlenen kritik ekipmanlara yakından bakalım.

Uçakların burun kısmı, Radar ve İngilizce’de kubbe anlamına gelen dome kelimelerinin birleştirilmesiyle oluşturulan radome şeklinde adlandırılıyor. Zorlu hava koşullarına dayanıklı olan radom, açılıp kapanabilen ve bazı önemli uçuş ekipmanları için muhafaza görevi gören kompozit bir kapak olarak özetlenebilir.  Radomun içinde radyo dalgalarını alan ve ileten hassas bir plaka görünümündeki radar anteni bulunur. Radom, bu anteni, seyir esnasında dış ortamdaki meteorolojik etkilerden koruyan; ancak elektromanyetik sinyallerin iletilmesine izin veren akıllı bir malzemeden üretiliyor. Radom, uçağa aerodinamik bir özellik de kazandırıyor.

Saatte yaklaşık 250 km rüzgar hızına dayanıklı olan radomun montajı, Sandwich köpük denen hydrophobic (su tutmayan) bir maddeden imal edilen parçalar ve özel perçinleme yöntemiyle yapılıyor.

Radar Anteninin İşlevleri

Uçaktaki radar anteninin en önemli iki işlevinden biri, havadaki su damlacıklarının boyutunu ölçen Hava Radarı görevidir. Bu radar, uçağın rotası üzerindeki kötü hava koşullarının önceden algılamasını sağlar. Radardan elde edilen bu bilgileri pilotlar, sağanak ve türbülanslardan kaçınmak için kullanır. Böylece, yolcular ve mürettebat için uçuş daha konforlu ve emniyetli hale gelir.

Radar anteninin ikinci önemli işlevi ise Yere Yakınlık Uyarı Sistemidir. The Ground Proximity Warning System kelimelerinin baş harfleri yani GPWS olarak adlandırılan bu sistem sayesinde uçak, eğer yere çok yakın uçuyorsa veya yakınlarda çarpabileceği bir engel veya nesne varsa pilotları uyarır. GPWS, pilotlara irtifa bilgisi sağlamak için uçağın altındaki araziyi sürekli tarar. Eğer uçak çok hızlı alçalıyorsa, pilotlara sesli ve görsel uyarılar verir.

Radar anteninin gönderdiği enerjinin bir miktarı radom tarafından sönümlenir. Radomun iç sıcaklığı -50 ile +60°C aralığında çalışabilmelidir.

Localizer Anteni

Uçağın burnundaki radom isimli kapağın altında, radar anteni dışında localizer isimli başka bir anten daha bulunur. Bir tür uydu navigasyonu olarak da adlandırabileceğimiz localizer, glide slope anteni ve pilotların uçuş planını oluşturmasını sağlayan uçuş direktörü sinyali ile birlikte görev yapar.

Localizer, uçak için ideal iniş güzergahını çizer. Uçaktaki yerleşik antenler, mümkün olan en iyi iniş pozisyonunu belirlemek için pist boyunca antenlerle temas halindedir. Glide slope anteni ise uçağın inişe çok erken başlaması veya çok geç kalmasını önlemek için uçağın irtifasını takip eder. Localizer, aynı zamanda iniş sırasında uçağın yana doğru çok fazla sürüklenip sürüklenmediğini de kontrol eder.

Dolu ve Yıldırım Radomun Düşmanı

Zorlu hava koşullarında ve özellikle dolu yağışı durumlarında uçakların burnundaki radom en çok hasar alan yerlerin başında gelir. Pilotlar, radom hasarı yaşayan uçağı emniyetli bir şekilde indirmek için eğitilir. Uçuş tamamlandıktan sonra hangarda hasarlanan radomun dikkatli bir şekilde kontrol edilmesi gerekir.

Radom üzerine çok yağış düştüğünde, antenin düşeydeki polarizasyonu kaybolur. Bu durum, uçuş emniyetini tehlikeye atabilir. Radomsuz radar sistemlerinde, yağışlı havalarda antenin dual polarizasyonunda hiçbir kayıp olmaz ama güneş radyasyonundan etkilenebilir. Radomun koruduğu anteni kule ile yerden ne kadar yükseltirsek yan lobların (side lobe) etkisi o derece azaltılmış olur.

Radom için elektromanyetik sinyal geçirgenlik testlerinin de düzenli olarak tekrarlanması oldukça önemlidir. Ciddi miktarda radyasyon yayabilen bu testler yalnızca hangar dışında belirlenen özel test merkezlerinde gerçekleştirilir.

Sivri yapısından ötürü radom, uçağın en fazla yıldırım isabet ettiği noktalarından biridir. Radom üzerindeki teller, yıldırım ile birlikte gelen elektrik yükünü gövde boyunca güvenli bir şekilde kuyruğa yönlendirip buradan uçağı terk etmelerini sağlar.

Bir dahaki sefere bindiğiniz uçağın burnuna daha dikkatli bakın. İçinde düşündüğünüzden çok daha fazlası olduğunu hatırlayın…

adbanner