A380 2’İNCİ KEZ İSTANBUL HAVALİMANI’NDA!
Portekizli charter havayolu Hifly’a ait Airbus A380, Portekiz’in Beja şehrinden, Malezya’nın başkenti Kuala Lumpur’a yaptığı seferinde, yakıt ikmali ve ekip değişimi için İstanbul Havalimanı’na indi. Portekizli şirketin inişiyle, dünyanın en büyük yolcu uçağı A380, İstanbul Havalimanı’na ikinci kez inmiş oldu.
Airbus A380’in ilk kez İstanbul Havalimanı’na inişi de geçtiğimiz Ocak ayında tarifeli bir seferle değil; acil bir durum sebebiyle gerçekleşmişti. Tayland’ın milli havayolu Thai Airways’in Bangkok-Frankfurt uçuşunu gerçekleştiren A380’in yolcularından biri, Türk hava sahasında rahatsızlandığı için, kokpit ekibi İstanbul Havalimanı’na acil iniş yapmıştı.
A380’in Türkiye’ye ilk ticari seferi ise geçtiğimiz yıl Eylül ayında Dalaman’a gerçekleştirildi. Thomas Cook Havayolları’nın iflasının ardından mağdur yolcuları İngiltere’ye götürmek için HiFly filosunda yer alan A380, Dalaman’dan Londra Gatwick Havalimanı’na yaptığı seferler Türkiye’deki ilk ticari A380 uçuşunu gerçekleştirmişti.
İstanbul Havalimanı’nın hizmete başlamasıyla özellikle Emirates ve Qatar Airways gibi havayollarının İstanbul operasyonlarında A380’i kullanmaları gibi bir beklenti oluşsa da henüz hiçbir havayolu İstanbul Havalimanı’na A380’le tarifeli bir uçuş gerçekleştirmedi. Pandeminin de etkisiyle A380’in havayollarının filolarından çıkarılmasının hız kazanması ve ticari operasyonlarda tercih edilmemesi nedeniyle İstanbul’a tarifeli A380 seferlerini görmek mümkün olmayabilir.
A380’in Türkiye’ye ilk gelişi ise 2007’de oldu. Airbus A380 test uçağının dünya turu kapsamında Atatürk Havalimanı’nda yapılan demo uçuşu için gelen uçak tarihe geçti. Ardından Airbus renkleriyle İstanbul’da havacılık fuarına gelen A380 daha sonra Lufthansa renkleriyle özel bir uçuş kapsamında ve Dubai merkezli Emirates renkleriyle yine İstanbul’daki havacılık fuarı için Atatürk Havalimanı’na getirilmişti.
IATA’DAN UÇUŞ ÖNCESİ ANTİJEN TESTİ ÖNERİSİ!
Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği-IATA, havayolu seyahatlerinin yeniden cazip hale gelmesi ve talep görmesini hızlandırabilmek adına, kalkış öncesi hızlı sonuç veren Covid-19 testlerinin sektörde bir standart haline getirilmesi çağrısında bulundu.
Ülkelerin sınır politikası, seyahat kısıtlamaları ve karantina prosedürlerindeki belirsizlik ve farklılıkların, uluslararası hava yolu seyahatlerindeki durgunluğun en önemli nedeni olduğunu düşünen IATA, sağlık personeli olmayan havalimanı görevlileri tarafından da uygulanabilen, hızlı ve uygun fiyatlı antijen testlerinin, önümüzdeki haftalarda kullanıma sunulmasını beklediklerini ve küresel olarak kabul edilen standartlar altında bu uygulamanın hayata geçirilmesi gerektiğini açıkladı.
Sektörü toparlayabilmek için daha kolay ve daha etkili bir alternatif çözüm olmadığını düşünen IATA yönetimi, her biri 7 $ gibi düşük bir fiyatla sunulacak hızlı antijen testlerinin, havayolları tarafından kullanımlarının, küresel havacılık kurallarını denetleyen Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü (ICAO) tarafından kabul görmesi için baskı yapacaklarını duyurdu.
Kalkış öncesi yolcuya yapılan testin sonucunun, varış noktasında kabul edilmesini sağlamak için küresel bir uzlaşma gerekiyor. Uçaktaki tüm yolcuların test edilmiş olmasının da yolcu güvenini artıracağına inanılıyor.
Uzmanlar, antijen testlerinin daha hızlıdır, ancak laboratuvar tabanlı moleküler tanı testlerine göre pozitif virüs vakaları kaçırma olasılığının daha yüksek olduğu görüşünde. Alman Qiagen şirketi, 15 dakika içinde sonuç veren, havalimanlarında veya stadyumlarda kullanılabilecek bir Covid-19 antijen testini kısa süre içinde piyasaya sürmeyi planladıklarını açıkladı.
BOEING EVERETT TESİSLERİNE VEDA MI EDECEK?
ABD’li imalatçı Boeing’in, önümüzdeki haftalarda 787 Dreamliner üretiminin tamamını Güney Carolina’daki tesislerine kaydıracağını açıklaması bekleniyor. Şu anda Dreamliner üretimi, şirketin merkezi Seattle’daki Everett ve Güney Carolina’daki Charleston tesislerinde birlikte yürütülüyor.
Ancak maliyetleri düşürmek adına 787 üretiminin sadece Charleston tesislerinde gerçekleştirmesi planlanıyor. COVID-19 krizinin yeni uçaklara olan talebi neredeyse sıfıra indirmesi, Boeing’in iki 787 üretim merkezini birlikte uzun süre ayakta tutmasını imkansız kılıyor. Boeing yönetimi 787 üretiminin ayda 14’ten 6’ya indirileceğini daha önce açıklamıştı.
Şirket yine daha önce 787 üretimini, Dreamliner ailesinin en büyük üyesi 787-10’u inşa edebildikleri tek tesis olan Charleston’da birleştirme fikrini duyurmuştu.
Dreamliner üretiminin Everett’den çekilip Charleston’daki konsolidasyonu ile birlikte 2022’de 747 üretiminin tamamlanacağı da düşünüldüğünde, Boeing’in memleketi Seattle’daki Everett tesislerinde yalnızca kısıtlı sayıda 767 ve 777 varyantlarını üreteceği bir tablo ile karşılaşılacak gibi görünüyor. Yani 2022 sonrası Boeing’in kalesi Everett’te ayda beşten fazla uçak üretilmeyecek gibi görünüyor. Bu da geçen yıla göre yüzde neredeyse yüzde 75 küçülme anlamına geliyor. 787’nin tamamen Charleston’da üretilme adımının, Seattle’ın bağlı olduğu Washington eyaletindeki sendikaları ve politikacıları rahatsız etmesi bekleniyor. Charleston tesislerindeki çalışanlar sendikaya bağlı değil.
Boeing 737 MAX üretiminin güney Seattle’daki Renton tesislerinden Everett’e taşınabileceği de söylentiler arasında ancak Boeing’in böyle bir gündemi olmadığı biliniyor.
BOEING 787’DE OTO PİLOT HATASI!
Öte yandan ABD Federal Havacılık İdaresi FAA, filosunda Boeing 787 bulunduran operatörler için, iniş esnasında oto pilot sistemindeki olası bir arızaya ilişkin uyarmak amacıyla bir bülten yayımladı. 787 Dreamliner’ın her 3 modelini de ilgilendiren bu uyarı bildirimi, kokpit ve kabin ekibinin, uçağın ILS ile yaklaşma sırasında, oto pilot sistemiyle ilgili sorunun farkında olmalarını amaçlıyor.
Uçağı pist ekseni istikametine doğru yönlendiren localizerden 40 derece ve üzerinde sinyal yakalandığı inişlerde, oto pilot sisteminin sağlıklı yönlendirme gerçekleştiremediğinin anlatıldığı bildirimde, bu durumun uçağın pistin merkez hattından sapmasına ve yanlış istikamette alçalmasına neden olduğu belirtildi. Boeing, “ILS yaklaşmaları sırasında hatalı localizer modu davranışını” düzeltmek için oto pilot sistemi için bir güncelleme geliştiriyor.
Bu hata, Dreamliner’ın güvenli minimum irtifanın altına indiği Hong Kong’a ILS yaklaşımı yapılan çok sayıda uçuşta meydana gelen problemlerin raporlanmasıyla ortaya çıktı. Başlangıçta havaalanı çevresindeki arazi koşulları nedeniyle localizer sinyalinin yanlış algılandığı düşünülmüştü.
787 Dreamliner geçtiğimiz ay içinde ikisi gövdede biri yatay biri dikey kuyrukta olmak üzere dört üretim hatası ile birlikte bir kalite kontrol sorunu ile gündeme gelmişti.
İlgili sorunun yalnızca sekiz 787’yi etkilediği sonradan açıklansa da oto pilot ile ilgili ortaya çıkan yeni sorununun, güvenlik endişeleri oluşturabileceği düşünülüyor. Binlerce kişinin risk altında olduğunu düşünen FAA konuyla ilgili araştırma çalışmalarının başlatılması için harekete geçti.
SON A380’İN ÜRETİMİ TAMAMLANDI!
30 farklı ülkede üretilen dört milyon parçanın bir araya gelmesiyle oluşan, dünyanın en büyük yolcu uçağı Airbus A380’in sonuncusunun üretimi geçtiğimiz hafta tamamlandı ve fabrikadan çıktı. A380’in üretim programının tamamlandığı anlamına gelen bu gelişme ile havacılıkta bir devir kapanmış oldu.
14 Şubat 2019’da, Airbus tarafından yapılan bir açıklama ile, A380’in üretiminin 2021’de tamamlanacağı duyurulmuştu. Bu açıklama superjumbo hayranları için soğuk duş etkisi yaratan bir sevgililer günü hediyesiydi.
2007’de Singapur Havayolları’na yapılan ilk teslimatın ardından, 240’dan fazla A380 üretim hattından çıktı. 272 seri numaralı son A380’in montajı ise geçtiğimiz hafta içinde tamamlandı.
Yakıt göstergesi kalibrasyonu, kabin basınçlandırması, radyo iletişim, radar, navigasyon sistemleri ve yakıt deposu sızdırmazlığını içeren kontrolleri tamamlanan son A380’in artık motorlarının yerleştirilmesi, elektronik ve hidrolik sistemleri ile yerleşik bilgisayarlarının entegrasyonunun tamamlanması ve iniş takımları ile diğer hareketli parçaların yer testleri tamamlanacak ve akabinde Almanya’nın Hamburg kentinde uçuş testlerine geçilecek. Tüm süreçler tamamlandığında da planlandığı üzere müşterisi olan Emirates’e teslim edilecek.
Son A380’in gövde parçalarının Toulouse’daki son Montaj Hattı’na götürüldüğü konvoyu Şubat ayında yüzlerce kişi Fransız köyü Levignac’ta alkışlarla uğurlamıştı. A380’i bir araya getirmek, perçinlerden cıvatalara, koltuklardan motorlara kadar tüm parçaların imalatında yer alan 1.500 şirket ile devasa bir görevler bütünü.
Gövdesine ait parçalar Almanya’nın Hamburg, ve Fransa’nın Saint-Nazaire kasabasından; yatay kuyruk İspanya, Cadiz şehrinde üretildi. Dikey kuyruk ise yine Hamburg’da imal edildi. Parçaların dünyanın dört bir yanından Fransa’daki son montaj hattına ulaştırılması; kara, deniz ve hava yoluyla yapıldı.
Airbus A380, 25 milyar $ ‘lık bir maliyetle geliştirildi ve maksimum 853 yolcu kapasitesine sahip, seri imalata geçilen tarihteki en büyük sivil yolcu uçağı. İlk lansmanı yapıldığı gün, Airbus tarafından, havayollarından 1200’ün üzerinde sipariş gelmesinin beklendiği açıklanan A380, bu hedefin 4’te birini bile yakalayamadı. Bu yüzden de planlanandan çok daha erken şekilde üretim programı sonlandırıldı.
GÖKYÜZÜNE DRONE OTOBANI YAPILIYOR!
Drone ile paket teslimatlarının gerçekleşeceği dünyaya, İngiltere’de drone’lar için oluşturulan dünyanın ilk ‘uçuş koridoru’ ile bir adım daha yaklaşıldı. Böylece ilk kez drone’lar için ticari bir hava sahasının oluşturulacak.
İngiltere’nin Reading şehrinin hemen güneyinde yer alacak, drone’ların kullanımına ait hava otobanı, 8 kilometre uzunluğunda ve 500 metre genişliğinde olacak. Oluşturulacak drone yolunun ticari jetler, helikopterler ve diğer uçaklar tarafından kullanılan kontrollü hava sahalarına çok benzer şekilde çalışması planlanıyor.
Oluşturulacak koridor boyunca, drone pilotları, drone’larını görüş alanlarının ötesinde kontrol edebilecekler ki bu, şu anda mevcut düzenlemelerin izin vermediği bir uygulama.
İnsansız hava araçları için özel olarak ouşturulacak yeni hava trafik kontrol sistemi, hava koridorunu sürekli izleyecek ve dronları birbirlerinden uzak kalmasını sağlayacak. Çarpışma riski oluştuğunda yollarını değiştirmek için otomatik talimatlar gönderecek.
Bu iddialı ve vizyoner hareketin hayata geçebilmesi için Birleşik Krallık Sivil Havacılık Otoritesi tarafından resmi onay alması gerekiyor. Hava koridorun önümüzdeki yıl hazır hale gelmesi ilk büyük ölçekli denemelerin başlaması hedefleniyor.
Koli, tıbbi malzeme, kan veya doku örnekleri, bu koridor boyunca dronlar aracılığıyla taşınabilecek paket türlerinin sadece bir kaçı örneği. Mevcut ulusal düzenlemelere göre, dronlar yerleşim alanlarından uzakta, pilotun görüş mesafesi içinde kalacak şekilde uçurulabiliyor ve diğer uçaklardan kaçınmak için 400 ft irtifa üzerine çıkamıyor.
Havacılık teknoloji şirketi Altitude Angel, drone hareketini izleyen ve dronlara çok daha fazla hareket özgürlüğü veren bu yeni sistemi yarattı.
Drone’lara özgü yeni hava trafik kontrol sistemi, oluşturulacak hava koridorundaki drone hareketlerini izlemek için radarlar ve çoklu izleme sensörleri kullanıyor. Drone’lar yönlendirildiği gibi hareket etmediğinde veya yakın bir tehdit görüldüğünde rahatlıkla müdahale edebiliyor.
Yeni kontrol sistemi ve hava koridoru, yerel otoritenin onayının ardından her biri iki yönde hareket eden iki insansız hava aracı ile test edilecek. Ardından testler, her yönde dört adede kadar drone ile ve farklı irtifalarda çalışan üç adet drone ile zenginleştirilecek.
Kısa süre önce ABD’li Walmart, sipariş teslimatı yapacak droneların testlerini tamamladı. Ayrıca, Amazon’da Akendi teslimat drone’ları ile operasyona başlamak için resmi FAA onayını aldı. Bu haberler ile birlikte, sınırırsız hava sahasında görüş hattının ötesinde otomatik uçuşa izin verecek drone otoyolu ve hava trafik kontrol sisteminin, kitlesel ticari drone kullanımı vizyonunu hayata geçirmek için atılan çok önemli bir adım olacağı düşünülüyor.