Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği – IATA’nın, Madrid ve Berlin’den sonra bu yıl 3.’sünü düzenlediği, IATA Wings of Change Europe (WoCE) etkinliği, Pegasus Hava Yolları ev sahipliğinde İstanbul’da yapılıyor.
Etkinliğe, IATA Yönetim Kurulu Başkanı ve Pegasus Hava Yolları Yönetim Kurulu Başkan Vekili Mehmet T. Nane, IATA Genel Müdürü Willie Walsh ve Pegasus Hava Yolları CEO’su Güliz Öztürk’ün yanı sıra, Türkiye ve pek çok ülkeden hükümet yetkilileri, sektör temsilcileri ve havacılık profesyonelleri katılıyor.
Pandemi sonrası toparlanma, çevresel ve finansal sürdürülebilirlik, erişilebilirlik, kapsayıcılık, çeşitlilik, turizm ve dijitalleşme gibi önemli konuların ele alındığı etkinlikte, hava taşımacılığı sektörünün bugünü ve geleceğine ilişkin öngörülerin yanı sıra turizm ekosistemi de tartışılıyor.
Etkinlikte konuşma yapan T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Dr. Ömer Fatih Sayan, Türkiye’nin 1,6 milyar insanın yaşadığı, 8 trilyon Dolar ticaret hacmine sahip 67 ülkeye, 4 saatlik uçuş mesafesinde olmak gibi coğrafi bir üstünlüğe sahip olduğunu söyledi. Bu önemli coğrafi avantajın, güçlü hava yolları, kapsamlı bakım onarım merkezleri, modern havalimanları, geleceği parlak havacılık eğitim merkezleri ve nitelikli personeller ile birleştirildiğinde, havacılıkta dünya lideri olma yolunda öncelikli bir konumda olacağına vurgu yaptı.
Etkinliğin açılış konuşmasını yapan IATA Yönetim Kurulu Başkanı ve Pegasus Hava Yolları Yönetim Kurulu Başkan Vekili Mehmet T. Nane, geride bıraktığımız son birkaç yılın, havacılık sektörünün bugüne kadarki en zor yılları olduğuna vurgu yaparken, ‘çok şey yaşadık ve çok şey öğrendik; şimdi iyileşme ve her zamankinden daha güçlü bir şekilde dimdik ayakta durma zamanı’ dedi. Dünyayı birbirine bağlayan ve zenginleştiren güvenli, emniyetli ve sürdürülebilir hava taşımacılığı endüstrisinin gelecekteki büyümesini şekillendirmek için birlikte çalışmanın gücüne yürekten inandığını belirten Nane, ‘güçlerimizi birleştirdiğimiz ve omuz omuza durduğumuz sürece, bunu başarma ve gerçekleştirme gücüne sahip olduğumuzu‘ söyledi. Birleşik bir havacılık ekosisteminin hayati önem taşıdığını anlatan Nane; ancak o zaman birbirimizden güç alabilir, inovasyon ve çeşitlilikten güvenlik ve sürdürülebilirliğe kadar birçok alanda bireysel olarak yapabileceğimizden çok daha fazlasını birlikte başarabiliriz şeklinde konuştu.
Mehmet Nane, sözlerini şöyle sürdürdü: “Havacılık sektöründeki paydaşlar, farklı iş modellerinin bir arada var olmasını destekleyen, sağlıklı rekabeti ve maksimum tüketici tercihini teşvik eden yasal düzenlemelere ihtiyaç duyulduğu konusunda hemfikirler. Türkiye, ulusal uçuş ağlarının oluşturulması ve farklı hava yollarının desteklenerek başarıya ulaşması konusunda iyi bir örnek. Bu noktada önemli olan, büyüme politikalarının sürdürülebilir çözümlerle el ele gitmesi…”
Etkinlikte konuşma yapan Pegasus Hava Yolları CEO’su Güliz Öztürk “Pegasus Hava Yolları olarak, Avrupa bölgesinin havacılık alanındaki en önemli etkinliklerinden biri olan IATA Wings of Change Europe’a ev sahipliği yapmaktan büyük bir mutluluk duyuyoruz. Bu önemli etkinlikte; dünyanın dört bir yanından havacılık profesyonelleriyle bir araya gelerek fikir alışverişi yapmanın yanı sıra sektörümüzün geleceğini şekillendirecek çok önemli konuları konuşuyoruz. Global havacılık sektöründe kapsayıcı ve çeşitli bir kurum kültürünün önemini vurgulayabildiğimiz ve şirketlerin bu konulara öncelik vermesi gerektiğinin altını çizebildiğimiz için çok mutluyum. Etkinliğin getireceği olumlu etkiye tanık olmak için sabırsızlanıyorum.” dedi.
IATA Genel Müdürü Willie Walsh ise “Avrupa, tıpkı dünyanın geri kalanı gibi, toplum, turizm ve ticaret için hayati bir öneme sahip olan uçuş ağlarına güveniyor. En son yapılan IATA anketinin sonuçlarına göre; Avrupa hava taşımacılığını kullanan küçük ve büyük ölçekli ticari işletmelerin %82’si küresel tedarik zincirlerine erişimin işletmeleri için hayati olduğunu söylüyor. %84’ü ise uçuş ağlarına erişimleri olmadan iş yapmayı hayal bile edemiyor.” dedi ve sözlerine şöyle devam etti: “Dünyanın dört bir yanında odaklanmamız gereken konu, en düşük maliyetle en yüksek miktarda Sürdürülebilir Havacılık Yakıtı (SAF) üretimini teşvik etmek olmalıdır.” dedi.
