Çevre konusundaki hassasiyetler, özellikle son yıllarda havacılık için çok daha önemli bir konu haline geldi. Amerika Birleşik Devletleri’nin, bu konuda Avrupa’nın gerisinde kaldığını söylemek pek yanlış olmaz. Ancak ABD’de büyük havalimanları, bu konudaki seviyeyi bir adım öteye götürecek yeni bir politikayı tek tek uygulamaya başlıyor.
30 Haziran 2023 itibarıyla Los Angeles Uluslararası Havalimanı (LAX) yönetimi, tek kullanımlık plastik su şişelerinin satışını yasakladı. San Francisco Havalimanı (SFO) da 2019’da benzer bir yasağı uygulamaya koymuştu. Böylece, bu çevreci politikanın hayata geçirildiği ABD’deki ikinci büyük havalimanı Los Angeles oldu.
Bu yeni kural, restoranlar, kafeler ve otomatlar için geçerli. Yani bundan böyle bir şişe su almak isteyen yolcuların ya kendi yeniden doldurulabilir şişelerini yanlarında getirmeleri ya da havaalanında bir alüminyum ya da cam şişe ile su satın almaları gerekiyor.
Bu yasak, LA Havaalanı Komiserleri Kurulu’nun, havalimanının tüm tesislerde sıfır atık hedefine doğru ilerlemesinin bir parçası olarak, LAX’te tek kullanımlık plastik şişeleri aşamalı olarak kaldırma yönünde oylama yapmasından yaklaşık iki yıl sonra uygulamaya geçti.
Yasağın devreye girmesiyle aynı zamana denk gelecek şekilde, yolcuların ekstra içme suyuna erişimini sağlamak için havalimanı yönetimi, terminallere 60 yeni hidrasyon istasyonu kurdu.
Los Angeles World Airports (LAWA) CEO’su Justin Erbacci bu değişikliği şöyle açıklıyor:
“Tek kullanımlık plastik su şişelerini ortadan kaldırmak, havalimanlarımız, topluluklarımız ve çevremiz için yapılacak doğru bir hamle. Şehrin daha iyi, daha sürdürülebilir gelecek vizyonuna öncülük ettiği için L.A. Belediye Başkanı Eric Garcetti’ye ve 2045 yılına kadar havalimanlarımızda sıfır atık elde etmek için harekete geçtiği için Havalimanları Komiserleri Kurulumuza teşekkür ediyoruz.”
Şişelenmiş suyun büyük bir çevre sorunu yarattığı gerçek. Ancak bu hamlelerle birlikte “havalimanları sıvılarına karşı savaş” mantalitesinin bambaşka bir boyuta taşınacağı düşünülüyor.
LAX’in hayata geçirdiği politika değişikliği, insanları kendi doldurulabilir şişelerini yanlarında getirmeye teşvik etmeye yönelik bir hamle. Ama buna itirazı olan da ciddi bir kesim var. Onların kafalarındaki soru işaretleri ve kuşkuları, şu sorular etrafında birleşiyor:
- Terminaldeki restoran ve kafeler, neden plastik şişelerde soda satabilirken su satamıyor? Bu durum, sodayı sudan daha ucuz hale getirerek, insanları daha sağlıksız şeyler satın almaya itebilir.
- Bu politika değişikliğinin ardından, terminalde potansiyel cam kırıkları ile ilgili endişe nasıl giderilecek?
- Bu adımın yaratacağı çevresel etki gerçekten tamamen olumlu mu? Cam şişeler plastik şişelerden önemli ölçüde daha ağır. Bu nedenle şişeleri havaalanına taşımak için üretilecek emisyonlar daha fazla. Ayrıca çok sayıda insan yanında cam şişe getirirse, bu durum uçaklarda yakıt tüketimini artırır mı?
- Pek çok havaalanı tesisinin, yeniden kullanılabilir şişeleri daha yüksek bir fiyatla satması muhtemel. Ancak bunlar gerçekten sık sık yeniden kullanılırsa çevre için ciddi bir fayda sağlıyor. Ancak pek çok insanın bir kullanımdan sonra yeniden kullanılabilir şişeleri atacağı düşünüldüğünde, plastik şişe satın alma seçeneğine sahip olmak neden tamamen kaldırılıyor?
- Havaalanı gerçekten çevre ve yolcular için en iyisini yapmak istiyorsa, yeniden kullanılabilir şişelerin maliyetine oldukça yakın bir ücretle satılması gerekmez mi? Bu da insanların çevreyi korurken, makul bir maliyetle susuzluğunu gidermesine yardımcı olmaz mı? Bu durum, havalimanının, temel bir insani gereksinim üzerinden servet kazanan satıcılarla yaptığı anlaşmaları ihlal etmeden mümkün olabilir mi?