Endüstri 4.0 ve unsurlarına iletişim zemininde adapte olan içerik üretim platformu ve Contentbigg’in bir ürünü olan MAGG4 Dergisi için çok keyifli bir röportaj yaptık.
- Uçak mühendisi ve sosyal medya içerik üreticisi Muhammed Yılmaz kimdir? Bu iki etiketi birbirinden ayrı düşünmek mümkün mü?
Sondan başlamak gerekirse bahsettiğiniz iki etiketi birbirinden ayırmak doğru olmaz. Uçak mühendisliği, İstanbul Teknik Üniversitesi’nde eğitimini aldığım ve diplomasına sahip olduğum; icra ettiğim mesleği bana yapma hakkı veren etiketim. Sosyal medya içerik üreticisi ise bununla doğrudan ilintili. Uçak mühendisliği kimliğimin bana kazandırdığı bilgi ve birikimi, iş dünyası ve sosyal hayatta yaşadıklarım/karşılaştıklarım ile harmanladıktan sonra ortaya çıkan deneyimler bütününü, insanlarla paylaşma şeklimin vücut bulmuş hali diyebilirim. Bilimsel olarak eğitimini aldığım havacılık ve uçaklara dair herkesin merak ettiği, bilmek istediği şeylere, aklındaki soru işaretlerine toplu bir şekilde cevap vermemi sağlayan şey, sosyal medya araçları. Uçaklara dair bildiğim şeyleri, uçaklarla tek ilişkisi seyahat etmekten ibaret olan veya hobi olarak ilgi duyan insanlara aktarmaya çalışma çabası.
- Sosyal medya hesaplarınızı dikkatle takip eden birisi, sizin yerinizde olmak ister. Çok kısa süre içinde sizi dünyanın bambaşka şehirlerinde görüyoruz. Siz ne iş yapıyorsunuz da bu kadar geziyorsunuz?
- Teknoloji birçok mesleği yok edip, istihdamı tehdit ederken; aynı zamanda yeni meslek dallarının oluşmasına neden oluyor. YouTuber ya da sosyal medya içerik üreticisi olmak aklınıza nasıl geldi?
Teknolojinin gelişim hızı ve dünyanın giderek daha globalleşmesi sebebiyle hiçbir şey artık dünle aynı değil. Herkes bilgiye çok daha kolay ulaşıp, çok daha kolay tüketiyor. Hepimizin zamanı kendimiz için çok daha kıymetli hale geldi. Bu koşuşturma içinde çağın gerekliliklerine ayak uydurmak son derece büyük önem taşıyor. Uyduramayanlar ise doğal seçilimle elenip, varlıklarını sürdüremiyor. Gazetelerin önce sayfa sayılarını azaltıp ardından birer birer kapılarına kilit vurması ekonomik kaynaklı çok sayıda sebebe bağlı olsa da artık çağın gerisinde kalmış olmalarıyla da ilgili.
Eskiden olayları gazeteden okuyup, televizyondaki haberlerden takip etmeye çalışan bizler; artık herhangi bir durum yaşandığında cebimizdeki küçücük cihazlar aracılığıyla yaşanan şeye dair görüntülü, sesli, yazılı tüm bilgilere birkaç saniye içinde ulaşabiliyoruz. Ertesi gün çıkacak gazetede haberi okumak için beklemiyoruz! Yani içerikleri tüketenler aynı olsa da içerikleri üretenlerin değiştiği bir dönemin şahitleriyiz. Hepimiz paylaştığımız fotoğraflar, tweetler, hikayeler, yorumlar ile birer içerik üreticisi olduk. Ben de bilgi sahibi olduğum ve insanların ilgisini çekebileceğini düşündüğüm konular ile ilgili olarak insanlara en kolay ulaşabileceğim mecralar aracılığıyla kendi yayın organlarım üzerinden paylaşımlar yapmaya başladım ve sonra giderek kalabalıklaştık.
- Amacınız sosyal medyada ya da kendi mecralarınızda içerik üreticisi olmak mıydı yoksa ilgilendiğiniz alanda amatör olarak paylaşımlar yapmak mı?
Herhangi bir sosyal mecra üzerinde bir kullanıcı adına sahip olup hesabınıza giriş yaptığınız anda o dünyada artık bir içerik üreticisi oluyorsunuz. O platform aracılığıyla ulaştığınız takipçi, abone, okuyucu -adı her ne olursa olsun- sizin yaptığınız içeriklerin doğal bir alıcısı durumuna geliyor. Yani sizi 30 kişi takip ediyorsa yapacağınız bir paylaşımla o 30 kişiye ifade etmek istediklerinizi tek tek anlatmak yerine topluca yapıyorsunuz. Sosyal medya kitle iletişiminin en etkili yöntemlerinden biri olması nedeniyle çok özel.
Sosyal hayatta tanıştığım, karşılaştığım veya yakın çevremdeki insanların, mesleğim nedeniyle uçaklar ve havacılık ile ilgili bana sorduğu sorulara toplu yanıt vermenin bir yöntemi olarak paylaşımlar yapmaya başladım. Daha sonra bu bilgi alışverişi yapılan içerikleri YouTube ile biraz daha süsleyip eğlenceli hale getirmeye başladım. Çevremde birbirini hiç tanımayan insanlar bu konuları merak edip bu soruları bana soruyorsa; bu toplumun genelini yansıtan bir durum olabilir düşüncesiyle yola çıktım paylaşımları yapmaya başlarken. Türkçe bilen ve aynı sorulara cevap arayan tüm insanlığa toplu birer cevaptı hepsi ilk günden itibaren.
- İçeriklerinizi üretmek için ne kadar zaman harcıyorsunuz?
Benim asıl para kazandığım iş içerik üreticiliği değil. Bu kısım, benim için hem hobi hem de ek iş durumunda. İçerik ürettiğim üç alan var. Blog sitem (boardinginfo.com), instagram hesabım (yilmazmuh) ve YouTube kanalım (Boarding Info). Linkedin’i de aktif kullanmaya başladım son dönemlerde. Buradaki tüm içeriklerin birbirini beslediği bir ekosistem yaratmış durumdayım.
Türkiye ve dünyada olup bitenleri içerik tüketicisi etiketimle takip ederken; bahsettiğim 3 temel alanın kapsamına giren şeyler keşfettiğimde bir anda içerik üreticisi kimliğime geçiş yapıyorum. Bahsedilen olay, durum, bilgiyi; her üç mecranın kendi gerekliliklerine göre uyarlayıp beni takip eden insanlarla paylaşıyorum. Instagram için karakter sıkıntısı yaşıyor; YouTube için insanların izlemekten sıkılmayacağı zaman sınırları içinde kalmak gibi bir kısıtlama yaşıyorsunuz. Ayrıca videoların çekilmesi ve montajı da ekstra zaman gerektiriyor. Ancak blog tam olarak öyle değil. Derinlemesine anlatmak istediklerinizi anlatabildiğiniz sonsuz bir alan. Yani aslında içeriklerimi üretmek için 24 saat çalıştığımı söylemek yanlış olmaz. Sürekli algınız açık şekilde dolaşmaya başladığınız an; ilgili içerikleri üretmeye başlamış oluyorsunuz zaten.
- Sosyal medyada haftada kaç içerik paylaşıyorsunuz?
Instagram’da her gün bir post paylaşmaya çalışıyorum. Hiçbir postu sadece görsel olarak paylaşmadığım için; sıradan bir paylaşıma göre benim için çok meşakkatli olabiliyor. Tüm paylaşımların altına bir açıklama ve bilgilendirici metin yazıyorum. Yani tüm instagram paylaşımlarım tematik. Günde birden fazla yapmak bu yüzden pek mantıklı değil takip eden insanlar açısından. Tabii benim açımdan da. Ancak instagram story kısmında herhangi bir sınırlamam yok. Özellikle seyahatteysem çok sık hikaye paylaşabiliyorum. Blog’da yayımlanan yazılarım ve youtube’deki her yeni videomu da ayrıca instagram story üzerinden linkleriyle birlikte duyuruyorum.
YouTube’de haftada iki video üretiyorum. Pazartesi günleri saat 20:00’de havacılık ve uçaklara dair ilginç ve özel bir konuyu işliyorum. Cuma günü 20:00’de yayınlanan videonun konsepti ise Türkiye ve dünya havacılık sektöründe geride bıraktığımız hafta yaşanan gelişmelerinin tümünün derlendiği bir havacılık bülteni.
Blog ve linkedin hesabım için belirli süre ve sayı kıstasım yok. Onlar tamamen değişken.
Dinamik, genç bir dijital platform olarak kurgulanan; sanatsal ve estetik kaygının ön planda olduğu, Türkiye’nin en seçkin kurum, kuruluş ve isimlerine iletilmek üzere yılda 3 kez hazırlanan dergide yer alan röportajın tamamına; şu link üzerinden erişebilirsiniz.