Uçak Yakıtına Su Karışırsa Ne Olur?

Nijerya Sivil Havacılık Otoritesi (NCAA) Yakın zamanda yapılan kontroller sırasında, bir uçakta önemli miktarda suyla kirlenmiş yakıt tespit edilmesi üzerine soruşturma başlattı. Yaşanan sorunun nedenini belirlemek için başlatılan soruşturma kapsamında, Nijerya’daki havalimanları ve yakıt tedarikçileri, geniş kapsamlı bir incelemeden geçecek. Ülkedeki yakıt kalitesini endüstri standardına uygun hale getirmek üzere çalışan NCAA, Nijerya’ya ve Nijerya’dan uçuş yapan havayollarını, burada yapacakları yakıt ikmali konusunda dikkatli olmaları için uyardı.

Kirlenmiş Yakıt Nasıl Keşfedildi?

Sorun ilk olarak, Temmuz ayı başında Max Air’e ait Boeing 737-300’ün, Yola Uluslararası Havalimanı’nda (YOL) yerdeyken, yakıt kirliliği nedeniyle, Yardımcı Güç Ünitesi (APU) problemi yaşaması ile ortaya çıktı.

Uçağın tanklarından havalimanı apronuna yakıt döküldüğü ve bu yakıtın içinde ciddi miktarda su olduğu tespit edildi. Havayolunun, son dönemde Lagos, Abuja ve Kano havaalanlarından yakıt ikmali yaptığı için, NCAA yakıt tedarikçilerinin su kontrolü yapmasını şart koştu.

NCAA, kirli yakıtın kaynağını araştırırken, havayolunun Standart Operasyonel Prosedürleri’ni (SOP’ler) eksiksiz uyguladığından emin olmak için, Max Air’in dokümanlarını ve yakıt alım prosedürlerini de inceleyecek.

Sorunun yaşanmasına katkıda bulunan tarafların faaliyet lisansları askıya alınacak. Ekstra bir önlem olarak, sorunun çözüldüğünden emin olmak için Nijerya’daki petrol düzenleme kurumuna da danışılmasına karar verildi.

Yakıtta Su Kirliliğinin Riskleri

Su, uçak yakıt kirliliğinin en yaygın nedeni. Bu durum, uçuş operasyonları için emniyet riskleri oluşturarak, suyun donması, yakıt sistemine ait hatların ve boruların tıkanması ve yakıt pompalarına zarar verme ihtimalini doğuruyor.

Bunun başlıca nedeni, sudan farklı olarak yakıtın çeşitli çalışma koşullarında ve sıcaklıklarda kullanılmak üzere arıtılması nedeniyle yakıta karışan suyun beklenmedik bir şekilde donmasına ve sistemin çalışmasını etkilemesi olarak özetleniyor.

Sistemin herhangi bir nedenle bloke olması durumunda, motora yakıt beslemesi durabilir ve bu da uçuş sırasında, motorların durmasına neden olabilir. Özetle yakıtta gereğinden fazla su bulunması, yakıt kalitesini ciddi şekilde bozarak uçuş emniyeti için tehlikeli bir duruma neden olabilir.

Yakıt deposunda su, kir veya çeşitli partiküllerin varlığının tespit edilmesine yardımcı olduğundan, uçuştan önce yakıt depolarından bir miktar örnek alınmasının başlıca nedenlerinden biridir. Uçuş öncesi yakıt toplama işlemi genellikle, uçuş öncesi standart kontrol listesine (pre-flight check) dahil edilir.

IATA’nın Yakıt Kalitesi Havuzu

Düzenleyiciler tarafından yapılan kontrollerin yanı sıra, havayolları da yakıtı sürekli kontrol ediyor. Havayolları yakıtın kalitesini kendileri bireysel olarak kontrol edebilirken, IATA’nın Yakıt Kalitesi Havuzu (IFQP) programına katılma seçeneğine de sahiptir.

Bu program, teftiş tesislerinin iş yükünü, havalimanlarına ortak hizmet veren havayolları arasında paylaştırarak, akaryakıt tesislerinin yasal gereklilikleri karşıladığından emin olunmasını sağlıyor. Bu program, tüm kalite raporları üye havayolları arasında paylaşıldığı için, havalimanlarında yakıt denetimlerinin sürekli tekrarlanmasını ihtiyacını azaltıyor; havayolları ve yakıt tedarikçileri için zaman başta olmak üzere farklı avantajları beraberinde getiriyor.

Ayrıca, bu havuz tarafından belirlenen katı değerlendirme kriterleri nedeniyle denetimler, bireysel kontrollere göre çok daha etkilidir. Ayrıca IFQP, katılımcı üye havayolları ve akaryakıt tedarikçilerinin iş yükünü ve giderlerini %85 oranında azaltıyor.

adbanner