Havacılık Bülteni-119

BOEING 737 MAX YENİDEN GÖKYÜZÜNDE!

ABD Federal Havacılık İdaresi FAA, ticari havacılık tarihinde bir yolcu uçağına uygulanan en uzun uçuş yasağını kaldırarak, 737 MAX’lerin yeniden gökyüzü ile buluşmasına onay verdi.

5 ay içinde Endonezya ve Etiyopya’da iki kez düşen ve 346 kişiye mezar olan 737 MAX uçakları, Mart 2019’dan bu yana yani 20 aydır uçamıyordu. Uçuş emniyetini artıran güncellemeler, pilotlar için yeni eğitim protokolleri ve kapsamlı güvenlik testlerinin başarıyla geçilmesinin ardından yasak sona erdi.

Havacılık tarihindeki en çok incelenen uçak haline gelen MAX’in yeniden kaza yapmaması için mümkün olan her şeyin yapıldığını açıklayan FAA Başkanı Dickson, geçtiğimiz ay kendisi de MAX ile bir test uçuşu yapmıştı.

ABD’deki havayolları, FAA’in gerekliliklerini karşıladıktan sonra 737 MAX ile ticari uçuşlara başlamakta özgür. Ancak dünyanın dört bir yanındaki diğer sivil havacılık otoriteleri MAX’lerin uçuşuna henüz onay vermedi. Brezilya, Kanada ve Hindistan sivil havacılık otoriteleri, kendi incelemelerine devam edeceklerini, bu sürede uçakların yerde kalacağını; ancak incelemeleri kısa süre içinde tamamlamak istediklerini açıklarken; Avrupa Birliği Havacılık Güvenliği Ajansı (EASA) henüz yasağın ne zaman kaldırılacağına dair bir açıklamada bulunmadı. Uçakların dünya genelinde yere indirilmesine önayak olan Çin sivil havacılık otoritesinin MAX’lerin uçuş yasağını kaldırıp kaldırmayacağı da belirsiz.

FAA, yayımladığı bir uçuşa elverişlilik direktifi ile 737 MAX’lerin 20 aylık kış uykusundan uyandırılabileceğini açıklarken; havayollarının uçakları uçurmadan önce yapması gerekenleri de detaylandırdı. Buna göre uzun süredir park halindeki uçakların süresi gelmiş planlı bakım işlemlerinin uygulanması, kazaya neden olan MCAS sistemine ait yazılım güncellemelerinin gerçekleştirilmesi, yatay stabilize trim kablosunun montaj talimatının değiştirilmesi, hücum açısı sensör sistem testinin yapılmasının ardından; son bir test uçuşu yapıldıktan sonra her şeyin sorunsuz olması durumunda, uçakların ticari operasyonlara dönebileceği vurgulandı. Her bir uçağa test uçuşu öncesinde, 280 adam saatlik işlem yapılması gerekiyor. Ayrıca 737 MAX pilotlarının eğitim prosedürlerinde değişiklik yapılarak; her pilota 5 saatlik ekstra eğitim verilmesi zorunlu tutuldu. Bu eğitimin 2 saatlik kısmı simülatörde verilecek.

Ticari uçuşlar yeniden başladığında, Boeing, bir kriz masası oluşturarak, tüm MAX uçuşlarını 24 saat kesintisiz izleyecek. İniş takımı arızalarından acil sağlık problemlerine kadar uçaklardaki en ufak sorun kriz masası tarafından detaylı olarak takip edilecek.

Bu arada 737 MAX’lerin uçuş yasağının kaldırılması, Etiyopya ve Endonezya’daki kazalarda hayatını kaybedenlerin ailelerinde büyük bir hayal kırıklığı ve tepkiye neden oldu.

Her ne kadar uçakların gökyüzüne dönüşü için engeller ortadan kaldırılıp olumlu gelişmeler yaşanıyor olsa da, Boeing’in önünde hala zorlu bir mücadele var. Dünya genelinde havayollarının filolarında şuan 390 adet 737 MAX bulunuyor. Amerikalı imalatçının elinde ise şu anda 450’ye yakın 737 MAX, müşterilerine teslim edilmek üzere hazır bekliyor. Bu uçakların FAA tarafından zorunlu tutulan gereksinimleri, Boeing tarafından karşılanmak zorunda. Bunun da teslimatların daha da gecikmesine neden olacağı düşünülüyor. Zaten havayolları, pandeminin olumsuz etkileri nedeniyle tüm uçak tipleri için teslimatlarını ertelemenin yollarını arıyor.

Bir yandan da Boeing’in önemli müşterileri, koşullar düzelene kadar 737 MAX için yeni sipariş vermeyeceklerini açıklıyor. Boeing’in Avrupalı en büyük müşterilerinden Ryanair, 737 MAX için yeni sipariş vermeyi düşünmediklerini açıkladı. Mevcut piyasa koşullarının maliyetlerini düşürmesi halinde yeni MAX uçakları için yatırım konusunun gündeme gelebileceği vurgulandı. Ryanair daha önce, ilk 30 adet MAX’i 2021 yazına kadar teslim almayı beklediğini açıklamıştı.

Boeing’in dünya çapındaki en büyük müşterisi olarak bilinen ABD’li Southwest Airlines, sipariş verdiği yeni 737 MAX’leri teslim almak gerekmeyebileceğini ve filoyu küçültmeyi planladıklarını açıkladı.

Southwest, 210 adet MAX siparişindeki gecikmeler için Boeing’ten tazminat talep ettiğini açıklamasının ardından, daha önce teslim alınan 737 MAX’lerini de hemen gökyüzüne döndürmeyi düşünmediğini duyurdu. Southwest daha önce teslim aldığı 34 adet MAX’i 2021’in üçüncü veya dördüncü çeyreğine kadar yerde bekletmeye devam edecek.

737 MAX ile ilk yolculu ticari seferi ise American Airlines Aralık ayı sonunda gerçekleştirmeyi planlıyor. Havayolu, yolcuların MAX ile uçmak istemediklerini bildirdikleri an ücretsiz değişim yapabilecekleri bir uygulamayı da hayata geçirecek.

Öte yandan Boeing sabıkası çok ciddi şekilde kabaran ‘MAX’ markasını gelecekte tamamen kaldırmanın hesaplarını yapıyor. Bu yüzden de MAX uçaklarından bahsederken artık 737-8 gibi isimlendirmeler kullanıyor. Bağımsız danışmanlık şirketi Brand Finance, geçtiğimiz yıl yaptığı bir çalışmanın sonucunda, MAX’in sorunlarının Boeing’in kurumsal imajına 7,5 milyar Dolar zarar verdiğini açıklamıştı.

Türkiye’de 737 MAX’i filosunda bulunduran 3 havayolu bulunuyor. Türk Hava Yolları, uçuş yasaklarından önce 12 uçağını teslim almıştı. Bu uçaklar İstanbul’da yerde bekletiliyor. 20 aylık sürede THY’ye teslim edilmek üzere 12 adet MAX daha üretildi ve Seattle’dan İstanbul’a gelmeyi bekliyor. THY’nin toplam 75 adet MAX siparişi bulunuyor. Türk şirketleri arasında 737 MAX’i filosuna katan ilk havayolu Corendon olmuştu. SunExpress’te ilk 737 MAX’i Nisan 2019’da teslim almayı bekliyordu. Uçakların yere indirilmesiyle bu teslimat aksamış olsa da Seattle’da SunExpress filosuna katılmayı bekleyen 737 MAX’ler hazır bulunuyor.

Öte yandan ABD Temsilciler Meclisi, Federal Havacılık İdaresi’nin uçak sertifikasyon sürecini reforme edecek yeni mevzuatı oybirliğiyle onayladı. Değişiklik, ABD yapımı bir uçağın tasarım sorunları veya regülasyonlardaki boşluklar nedeniyle bir daha asla düşmemesini sağlamak amacı taşıyor. Kararın alınmasına ön ayak olan komite, 737 MAX sürecini bir fiyasko olarak değerlendirip, kazaların mühendislik kusurları, yanlış yönetim ve ciddi endüstriyel ve federal gözetim eksikliğinden kaynaklandığını açıklamış; kazaların önlenebilir olduğunu ama önlenmedikleri için Boeing ve FAA’i ağır bir şekilde eleştirmişti.

PANDEMİDE KÜRESEL UÇUŞ ROTALARININ 3’TE 1’İ YOK OLDU!

Koronavirüs öncesi, dünya genelinde yaklaşık 50 bin rotada ticari uçuşlar gerçekleştiriliyordu. Ancak salgın nedeniyle, bir yıldan daha kısa bir süre içinde bu uçuş rotalarının neredeyse üçte biri uçuş haritalarından silindi.

Sınırların kapatılması, ülkelerin kendine ait karantina uygulamaları, insanların endişeleri ve seyahat talebindeki aşırı düşüş, ticari havayolu seyahatlerini adeta felç etti. Binlerce yurt içi ve yurt dışı bağlantı uçuşu, havayollarının tarifelerinden tamamen kaldırılırken; son 30 yıldır uçuş ağlarının gelişmesiyle giderek küçülen dünya birdenbire bu özelliğini yitirdi.

Pandemi sonrasında, havacılıkta kapsamlı bir sosyal ve endüstriyel dönüşüm yaşanması öngörülüyor. Önümüzdeki yıllarda, uzun iş seyahatleri ve tatiller, muhtemelen daha fazla aktarma yaparak gerçekleştirilebilecek. Seyahat sürelerimiz uzayacak ve belki de uçuş sonrası başka bir ulaşım şekliyle istediğimiz noktaya ulaşabileceğiz. Etkili bir aşı bulunduğunda bile, toparlanmanın ekonomik boyutu da düşünüldüğünde, bazı aktarmasız uçuşlar belki de bir daha hayatımıza girmemek üzere ortadan kaldırıldı.

Avrupa’dan Yeni Zelanda’ya kadar; ülkelerin sınırlarını kapatmasıyla, uçmaktan vazgeçilen rotalarının çoğu sınır ötesi olsa da binlerce iç hat rotası da bu durumdan etkilendi. Havayollarının ekonomik baskılar nedeniyle filolarını küçültüp, maliyetleri azaltma çabalarına girişmesi; iç hat pazarlarındaki çoğu rota için sona gelinmesine neden oldu.

İngiliz merkezli OAG’ye göre Ocak ayı sonunda; yarıdan fazlası ABD, Batı Avrupa ve Kuzeydoğu Asya’da olmak üzere toplam 47.756 rotada uçuş gerçekleştiriliyordu. 2 Kasım itibariyle uçulan rota sayısı 33.416’ya indi.

Avustralya’nın doğu kıyısındaki küçük bir turizm kasabası olan Hervey Bay’de yaşayanlar, ülkenin ana merkezi Sidney ile son direkt hava bağlantılarının bitişinin yasını tutuyor. Virgin Australia, Nisan ayında 5 milyar $ borç nedeniyle iflas koruma başvurusu yapmasının ardından sekiz bölgesel rotada uçuşlarını durdurma kararı alınca Harvey Bay sakinleri, Sidney ile bağlantısını kaybetti.

Uçuşların bitişinden en çok etkilenenler arasında, Sidney’deki alıcılara ulaşmak için uçuşları yoğun olarak kullanan yerel bir kamyon gövde parçaları üreticisi oldu. Yani kar elde edilmeyen uçuşların devam etmesi havayollarının mali gücünü zayıflatıyor olsa da uçuşların durdurulması kararı, hava yollarının küresel mobiliteye, sosyal etkileşime ve ticari faaliyetlere de doğrudan darbe vuruyor.

Avustralya’nın başkenti Canberra da uluslararası uçuş haritalarından silindi. Singapore Havayolları’nın Eylül ayında uçuşları durdurmasının ardından şehrin yurtdışına doğrudan uçuşu kalmadı.

Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü ICAO’nun 2019 yılı Havacılık Faydaları Raporu’na göre sektör 2,7 trilyon dolarlık küresel ekonomik etkiye sahipti. Koronavirüsten önce, sivil havacılık sektörü, yarısından fazlası turizm yoluyla dolaylı olarak 65,5 milyon iş yaratıyordu.

FlightAware verilerine göre, ABD’deki ticari hava yolu trafiği geçtiğimiz ayın sonunda, pandemi öncesi seviyelerin yarısından fazlasına geri döndü. Çin’de neredeyse pandemi öncesi seviyelere ulaşılmış durumda.

Asya’da, bu ay içinde, bir yıl önce olmayan 790 yeni rotada uçuş başladı. Ancak Asya’da artık uçulmayan 2.279 rota, yeni açılan rotalardan çok daha fazla. Geçen yıl Kasım ayında Kazakistan’da Almatı ile Nur-Sultan arasında 1000’den fazla tarifeli uçuş yapıldığını gösteriyor. 2020’nin Kasım ayında ise bu rotada hiç uçuş yok.

Önce ülkedeki protestolar ardından pandemi nedeniyle sektörde en büyük darbe yiyen şirketlerin başında gelen Hong Kong merkezli Cathay Pacific, Washington, Brüksel, Londra, New York, Seattle, Dublin ve Maldivler’e yaptığı uluslararası uçuşlarını zarar ettiği gerekçesiyle kalıcı olarak durdurdu.

American Airlines İcra Kurulu Başkanı Doug Parker, hükümetten daha fazla destek alınmadığı takdirde ülkenin bazı kısımlarına uçuşların kesintiye uğrayabileceği konusunda uyardı. Küçük topluluklara hizmet kesinlikle kesilecek ve daha büyük topluluklara çok daha az hizmet sağlanacak 13 ABD şehrine uçmayı bırakan havayolu bu kesintilerin sayısı ve süresinin artabileceğini açıkladı.

Analistler, en kırılgan kar marjlarına sahip rotaların ilk durdurulanlar olacağını, havayollarının yolcuları daha büyük merkezlere ulaştırdığı bağlantı uçuşlarını korumaya çalışacağı görüşünde.

HAVACILIKTA İFLAS VE KONSOLİDASYON HABERLERİ ARTIYOR!

NORWEGIAN İFLAS KORUMA BAŞVURUSU YAPTI!

Pandeminin havacılık sektörü üzerindeki yıkıcı etkisinin, çok sayıda iflas kararı ve konsolidasyon hamlesini beraberinde getireceğine yönelik tahminler birer birer gerçekleşmeye başladı.

Norveç hükümetinin havayollarına bu yıl ikinci bir kurtarma paketi verilmeyeceğini açıklamasının ardından, düşük maliyetli havayolu Norwegian, İrlanda’da iflas koruma başvurusunda bulundu. Bu gelişme COVID-19’un havacılık sektöründe şimdiye kadarki en büyük tahribatı olarak kayıtlara geçti.

Norwegian’ın tüm uçak finansmanı ve mülkiyetini kontrol eden yan kuruluşu Arctic Aviation Assets’in Dublin merkezli oluşu, Norwegian’ın yeniden yapılanması için İrlanda’yı en uygun yer haline getiriyor. Havayolu, İrlanda mahkemelerinden, yeniden yapılanmanın bir parçası olarak, yeni sermaye finansmanı sağlanmaya çalışılırken, grubun varlıklarını koruyacak bir inceleme süreci yürütülmesini talep etti. Sürecin tamamlanmasının beş ayı bulabileceği düşünülüyor.

Norwegian’ın bu inceleme sürecinde, COVID-19 nedeniyle zaten büyük ölçüde kısıtlanan mevcut uçuş programı sürdürülecek ve şirket hisseleri Oslo borsasında işlem görmeye devam edecek.

Şirketin geleceğinin güvence altına alınması için bu kararın alındığını açıklayan Norwegian yönetimi, bu süreçten, yeni bir finansal yapı, doğru büyüklükte bir filo, finansal olarak daha güvenli ve rekabetçi bir havayolu olarak çıkabilmeyi umuyor.

Uzun mesafeli uçuşların pandemi nedeniyle büyük darbe almasının dışında, Norveç iç hat pazarındaki rekabetin de giderek artması, Norwegian için işleri daha da zorlaştırıyor. Macarların düşük maliyetli havayolu Wizz Air’in Norveç’te iki ayrı base açma planı ve Norveç’te yeni bir yerli havayolu şirketinin kurulması için çalışmaların sürdüğü düşünülürse, Norwegian’ın geleceğinin pek parlak olmadığı ve iflas edebileceği konuşuluyor.

KOREAN AIR RAKİBİ ASIANA’YI SATIN ALDI!

Güney Kore’nin milli havayolu Korean Air, rakibi Asiana Airlines’ı, düşük maliyetli yan kuruluşları Air Soul ve Air Busan da dahil olmak 1,6 milyar dolarlık bir anlaşmayla satın alarak, dünyanın en büyük taşıyıcıları arasına katılacak. Anlaşma kısmen Kore Kalkınma Bankası’ndan gelecek yatırımla finanse edilecek, geri kalanı ise yeni yılda hisse ve tahviller yoluyla toplanacak.

Satın alma kararının arkasındaki ana nedenin, COVID-19 salgınından muzdarip olan Kore havacılık endüstrisini istikrara kavuşturmak olduğu açıklandı

Pandeminin uzamasının Korean Air’ın mali durumunu da tehlikeye atacağı düşünülerek, rekabet gücünü artırmak ve kamu fonlarının doğru kullanılması için yerel havacılık pazarının yeniden yapılandırılmasının kaçınılmaz hale geldiğini belirten yetkililer, satın almanın ardından, Korean Air’in dünyanın en iyi 10 havayolundan biri olmasını hedefliyor.

İki havayolunun birleşmesinin, Kore havacılık endüstrisinin, küresel rekabet gücünü, daha düşük maliyetlerle artırması bekleniyor. Pandemi öncesinde de finansal sorunlarla boğuşan, yılın ilk 6 ayında 242 milyon dolarlık zarar açıklayan Asiana’nın toplam borcu 10 milyar doların üzerinde.

Geçen yıl alacaklılarının artan baskısıyla, havayolunun yüzde 31 hissesi satışa sunulmuştu. Güney Koreli bir inşaat şirketi HDC Hyundai Developer’ın Asiana’yı satın alması için yapılan bir önceki anlaşma, pandeminin havacılık endüstrisinde yarattığı tahribat nedeniyle Eylül ayında iptal olmuştu.

QANTAS 100 YAŞINDA!

Avustralya’nın milli havayolu Qantas, 16 Kasım’da kuruluşunun 100’üncü yılını kutladı. KLM ve Avianca’nın ardından, kurulduğundan bu yana operasyonlarını sürdüren dünyanın en eski üçüncü havayolu olan şirket, yerleşimin olduğu her kıtaya uçan tek havayolu ünvanını da elinde bulunduruyor. Qantas 100 yıllık tarihinde hiç ölümlü kazaya karışmamasıyla, kırılması güç bir başka rekoru da elinde bulunduruyor.

Şirket, 100’üncü yılı için hazırladığı görkemli kutlama törenini, pandemi nedeniyle mütevazı bir hale getirdi. Sidney Limanı’nda Qantas’a ait bir 787, 1.500 fitte yaptığı alçak uçuş ile 1938 ve 1942 yılları arasında Singapur’a uçan Qantas Empire Flying Boats’un kalktığı Rose Körfezi’nin yakınından geçti. 787’nin 100’üncü yıla özel gerçekleştirdiği 100 dakikalık uçuşta, 100 Qantas personeli dahil olmak üzere toplam 200 yolcu bulunuyordu.

1.500’ün üzerinde LED ışık ve 38 projektörün kullanıldığı törende, 82 yıldır Qantas’a ev sahipliği yapan Sidney’in dünyaca ünlü Harbour Köprüsü’nün tamamını aydınlatıldı. Şirket tarihinin en özel 60 fotoğrafı köprüye yansıtılırken, köprünün 65 metre yüksekliğindeki iki ayağına doğum günü mumları yansıtıldı. 787 köprü üzerinden geçtiği sırada mumları söndürdü ve Qantas için eşsiz bir doğum günü kompozisyonu yaratıldı.

Avustralya Kolordusu ile 1. Dünya Savaşı’nda Gelibolu’da da görev yapan iki asker Hudson Fysh ve Paul McGinness, çiftçi Fergus McMaster ile birlikte, sonradan Avustralya’nın milli havayolu olacak Qantas’ı, 16 Kasım 1920’de ülkenin kırsal kesiminde kurdu. Kuruculardan McGinness, 21 Ocak 1921’de para ödeyen bir yolcu ile yapılan ilk uçuşun pilotuydu.

Qantas’ın ismi aslında bir kısaltmanın ürünü: Queensland ve Northern Territory Aerial Services

Başlangıçta taşra kasabaları arasında posta taşıyan havayolu, 1930’larda Singapur’a yolcu taşımaya başladı. 1940’ların sonunda stratjik önemi nedeniyle devletleştirilen havayolunun ünlü kanguru logosu 1944’te kullanılmaya başladı. 1960’larda küresel seyahatin yaygınlaşacağını hisseden ve jet motorlu uçaklara geçiş yapan Qantas, 1970’lerde dünyanın ilk business class kavramını hayata geçirdi. 1980’lerde Boeing 747 filosuna geçti. 1990’larda özelleştirildi. 2004’te JetStar’ı kurdu. 2014’te büyük bir yeniden yapılanma yaşadı.

Havayolunun en son kilometre taşı ise Avustralya’dan Avrupa ve Amerika’ya non-stop tarifeli seferlere başlamak için yaptığı çalışmalar oldu. Boeing 787-9 Dreamliner uçakları ile Perth ile Londra arası 17 saate indirildi. Perth-New York arasında 19 saati aşan test uçuşları yapıldı. Bu hatta tarifeli seferler henüz başlatılamadı.

KISA HABERLER

EVA AIR’DEN ÇÖPÇATANLIK UÇUŞLARI!

Pandemi sürecinde havayolları, uçmayı özleyen yolcuların hasret gidermesi ve biraz olsun nakit elde edebilmek amacıyla, başlangıç ve bitiş noktası aynı olan özel uçuşlar yapma yarışına girdi. “hiçbir yere” yapılan uçuşlar olarak adlandırılan bu trendi, Tayvanlı havayolu Eva Air bir adım daha öteye taşıyor. Havayolu, bekarların gökyüzünde aşkı bulmasına ön ayak olacak yeni bir uçuş modelini hayata geçirmeye hazırlanıyor.

Bekarların sık sık yeni bir aşk arayışıyla dünyayı dolaştığını düşünerek yola çıkan Eva Air, “aşk havada’’ adını verdiği bir projesinde, bekar yolcularına, gökyüzünde üç saatlik romantik randevu fırsatı sunacak. Taipei Taoyuan Havaalanı’ndan başlayan uçuş yine aynı yerde son bulacak.

Bekar yolcuların, uçakta tanışma ve sohbet etmesi teşvik edilirken; Michelin yıldızlı şef Motoke Nakamura tarafından hazırlanan yemekler yolculara ikram edilecek. Her ne kadar Tayvan’da COVID-19 vaka sayısı çok düşük olsa da; yolculardan yemek haricinde uçakta maskelerini çıkarmamaları istenecek. Yolcular, kabinde özgürce dolaşıp sohbet edebilecek.

Aşk havada uçuşları, Noel Günü, Yılbaşı Gecesi ve Yılbaşı Günü olmak üzere toplam üç defa düzenlenecek. Her uçuşa özel benzersiz sürprizler hazırlanacak.

EVA Air’in çöpçatanlık uçuşlarından ikisi gündüz olacak. Bu uçuşlar, kuzeydeki Hualien Şehrinden güneydeki Taitung Şehrine uzanan bir rotada dağ manzarasıyla ülkenin doğu kıyısında gerçekleşecek. Gece uçuşu adanın batı kıyı şeridinde icra edilecek.

Çöpçatanlık uçuşlarına katılmak için belirli şartlar aranacak. Her uçuşta 20 kadın ve 20 erkek olmak üzere sadece 40 yolcu bulunurken; yolcuların tamamı üniversite mezunu olacak. Uçuşa katılım için erkeklerin yaş sınırı 28 ila 38; kadınların yaş sınırı ise 24 ila 35 olarak belirlendi. Bu kriterlerin belirlenmesi için önceden bazı ön araştırmalar da yapıldı.

Uçuşa katılım için kişi başı 294 Dolar ücret belirlendi. İlk uçuş için 40 koltuğun tamamı bir hafta içinde tükendi.

TIKTOK PAYLAŞIMIYLA HAVAYOLUNUN KARA LİSTESİNE GİRDİ!

180.000’den fazla takipçisi olan Rob isimli bir Tiktok kullanıcısı, Spirit Airlines ile uçacak yolculara, büyük bir kabin bagajını para ödemeden nasıl kabine alabileceklerini anlatan bir video yayınladıktan sonra, en az 2 yıl süreyle havayolunun kara listesine girdi ve uçuşu yasaklandı.

Bir yazılım aracılığıyla, biniş kartındaki “kabin bagajı” hanesinde değişiklik yapan ve bunu da videosunda anlatan yolcu, kendisinin bu yöntemi kesinlikle kullanmadığını açıkça belirtse de videonun ardından havayolundan kara listeye alındınız başlıklı bir mektup aldı.

Mektupta, şirketi maddi zarara uğrattığı gerekçesiyle, en az 2 yıl kendileriyle uçmasına izin verilmeyeceği belirtilirken; Spirit’in tesislerine girişinin de yasaklandığı vurgulandı.

Bu süreçte bilet satın alması durumunda, iade yapılmaksızın biletin iptal edileceği, tesislere girmesi durumunda da yasal işlem uygulanacağı bildirildi. Rob’un paylaştığı video 3 milyon kez izlendi, 154.000 beğeni ve 800’ün üzerinde yorum aldı.

IRAN AIR PİLOTLARININ TEBRİZ PİSTİYLE SINAVI!

3 Ekim’de 106 yolcusuyla İran’ın İsfahan şehrinden kalkan İran Air’e ait Airbus A319’un Tebriz Havaalanı’nda yanlış piste indiği olay ile ilgili soruşturma tamamlandı. İki pilotun da hatalı olduğunu belirledi. Kuleden 12L pistine iniş için izin alan kokpit ekibi uçağı 12R’ye indirmişti.

Olayla ilgili hazırlanan raporda, mürettebatın yaklaşıma sırasında Mahan Air’e ait başka bir uçağa odaklandığı ve 12L için iniş izni aldıklarını unuttuğu vurgulandı. Pilotların, yaptıkları hatayı inişin ardından kuleden aldıkları uyarı ile fark ettiklerinin aktarıldığı raporda, uçuşun pilotlar için günün üçüncü uçuşu olduğu açıklandı. Kokpit ekibi günün ilk uçuşunda Tahran’dan Tebriz’e uçmuş ve inişi 12R pistine yapmıştı. Araştırmada pilotların bir önceki uçuştan sonra FMS ayarlarını değiştirdiği ancak ILS frekansını değiştirmedikleri ortaya çıktı.

Soruşturma sonucunda, her iki pilotun da “Kokpit Kaynak Yönetimi, Kokpit Yönetimi ve Görev Paylaşımı konularında eksikliklere bağlı olarak Durumsal Farkındalığını kaybettiği raporlandı. Kaptan pilotun bir gün önce mesaisini tamamlayıp eve gittikten 10 saat sonra beklenmedik bir şekilde bu uçuşlar için çağrıldığı ortaya çıktı.

İlginç bir tesadüf olarak, Şubat ayında yine İran Hava Yolları’nın ATR72 ile gerçekleştirdiği Bakü-Tebriz uçuşunda, kokpit ekibi 30L pisti için iniş izni almasına rağmen uçağı 30R pistine indirmişti.

adbanner