Lezbiyenler Adası: Midilli

Armoni ve güzellikler adası… Ege’nin sonsuz maviliğinde kök salmış bir kaya… Sular altında kalmış Aigida’nın parçası, yaşlı doğunun kopan parmağı… Gümüş, yeşil çam, zeytin, meşe ağaçlarının süslediği güzel bir kabuk…

Midilli (Mytilíni) aslında, Doğu Ege Adaları’ndan biri olan ve Yunanistan’ın en büyük üçüncü adası Lesvos’un başkenti.

1462-1912 arası tam 450 yıl Osmanlı egemenliğinde kalmış. 1922’de nüfus mübadelesi sonrası resmi olarak Yunan Devleti’ne katılmış. Burada yaşayan herkes “biz bir zamanlar Osmanlı’nın bahçesiydik” diyor.

Fransızca ve İngilizcede “eşcinsel kadın” anlamında kullanılan lezbiyen terimi etimolojik açıdan incelendiğinde, Eski Yunancada yer alan lesvos sözcüğünden türemiş.

Adanın orjinal ismi Lesvos, lezbiyenliğin dünyaya yayıldığı yer olmasından geliyor. Dünyanın her yerinden cinsel tercihlerini saklamaya gerek duymayan kadınlar burada tatil yapıyor.

Lesvos, Antik Yunan lirik şairi, Lezbiyenlerin büyükannesi, Afrodit kültü rahibesi ve tarihte bilinen ilk kadın şair Sappho’nun doğduğu yer. Adayı turlarken Sappho’nun lirini niçin bu kadar tatlı çaldığını hissetmemek mümkün değil.

Sappho, yaşadığı M.Ö.6.yy da özgür ve özgün düşüncenin sembollerinden biri olan, erkek egemen sistemin karşısında durabilme cesaretini gösteren, kadın haklarının ilk savunucularından biri olarak kabul ediliyor.

Yunancada v sesini karşılayan harfin B şeklinde yazılıyor olması sebebiyle adanın isminin Lesbos olarak kullanımı da oldukça yaygın.

Aralarında Ayvalıklı İlyas Venezis’in de olduğu çok ünlü edebiyat ve sanat adamları var adanın tarihinde.

Midilli’nin en güzel noktası eskiden Mollaların yaşadığı yer olduğuna inanılan, Mollalar anlamına gelen ‘Molivos’ Köyü. Ortaçağdan kalma özgün mimarisi, kalesi ve plajları ile en özel turistik sayfiye beldesi Molivos, Ayvalık’ın karşısına düşüyor.

Karaburun’un karşısına düşen Plomari Köyü de görülmeye değer…

adbanner