Süpersonik Uçak Savaşının Kazanları ve Kaybedenleri Kim Olacak?

Ticari yolcu uçağı tasarımları, uzun bir sessizlik dönemine girdi. Boeing ya da Airbus’tan, 2025’ten önce ses altı (subsonic) yeni bir yolcu uçağı modeli beklenmiyor. Ancak yeni bir yolcu uçağı türü, hem hızı hem de hitap ettiği pazar üzerinden yapacağı patlama ile bu sessizliği bitirecek gibi görünüyor. Büyük bir yatırım bankasındaki analist ve araştırmacılar tarafından hazırlanan yeni bir rapora göre, bu teknolojik sıçrama, havacılık endüstrisinin bazı aktörleri için iyi; bazıları için de oldukça kötü haberler getirecek.

Geçtiğimiz Aralık ayında UBS, “Hız İhtiyacı: Süpersonik Jetler Seyahat Sektörünü Nasıl Dönüştürecek?” başlıklı bir rapor yayımladı. Myles Walton liderliğindeki analistlerden oluşan ekip tarafından hazırlanan ve UBS Evidence Lab veri araştırma ekibi tarafından desteklenen 43 sayfalık belge, bir dizi potansiyel ticari süpersonik piyasa sonucunu özetliyor. Büyük bir büyüme adımı için net bir beklenti olduğu sonucunu ortaya koyuyor.

UBS, ticari süpersonik yeni uçak pazarının, kümülatif büyüklüğünün 2040 yılına kadar yaklaşık 160 milyar Dolar olabileceğini söylüyor. Süpersonik uçakların ve bizjetlerin performans ve üretim vaatlerini karşıladığı, otorite ve kural koyucuları gürültü seviyesi konusunda bastırdığı ve sindirilebilir bilet fiyatları ile müşterileri ikna ettiği en iyi senaryoda 280 milyar Dolarlık bir pazar öngörülüyor. Ancak en kötü senaryoda bile 80 milyar Dolar’lık bir pazar bekleniyor.

Bu bilgiler, eninde sonunda, hızın kazanacağı anlamına geliyor. Ayrı yapılan ama bu çalışma ile ilişkili bir başka ankette UBS, yolculara neden ses hızını aşan (süpersonik) veya ses hızının beş katı hızla uçan (hipersonik) bir hava aracına binmeye istekli oldukları soruldu. Cevaplar arasında 1 numaralı sebep: özellikle uluslararası olarak daha hızlı seyahat edebilme isteği oldu. Uçanların yaklaşık yüzde 35’i, daha hızlı seyahat için, biletine yüzde 25’ten fazla ödemeye istekli görünüyor.

Doğal olarak, herhangi bir konuda yaşanan paradigma değişimlerinin de elbette kazananları ve kaybedenleri olacak. Analistler, “fiyat konusunda hassas olmayan” yolcular yeni seçeneğe yöneleceği için, büyük olasılıkla eski üst düzey bizjet üreticileri başta olmak üzere bir kesim üretici ve hizmet sağlayıcısı, bu durumdan olumsuz etkilenecek gibi görünüyor. Bu trendden en az yararlanacak halka açık şirketler arasında Airbus, Boeing, Bombardier, Embraer ve General Dynamics yer alıyor. Yararlanma olasılığı en yüksek olanlar ise Hexcel, Raytheon Technologies, Rolls-Royce ve Virgin Galactic.

UBS’nin öngördüğü pazar 2040 civarında rayına oturuyor. Bu zamana kadar süpersonik ulaşımın büyük olasılıkla hayatımıza girmiş olacağı tahmin ediliyor. Analistler, uçakların hizmete girmesinin en erken bu on yılın sonlarından önce gerçekleşeceğinden şüphe etseler de, yaklaşık beş yıl içinde, uçuş testleri de dahil olmak üzere bir dizi gelişme bekleniyor.


İlgili Haber | Concorde Günümüzde Uçmaya Devam Etse Ne Olurdu?


UBS, Aerion’un Florida’daki yeni üretim tesisinde ve potansiyel olarak diğer üreticilerin önümüzdeki yıllarda ilk üretim süreçlerini hızlandırması beklenirken, içinde bulunduğumu on yılın ortasında, bir çoğunun uçuş testlerini gerçekleştirmesi öngörülüyor.

Hermeus’un kurucu ortağı ve CEO’su AJ Piplica, Aralık ayında yaptığı bir açıklamada, “Önümüzdeki dört yıl içinde, ticari şirketler tarafından inşa edilen ses bariyerini aşan uçakların havada olduğunu göreceksiniz.” demişti. Aerion Finans Direktörü Matthew Mejia ise “Momentum gerçekten artıyor. Şirketin sipariş listesi 6,7 milyar dolar değerinde yaklaşık 50 uçağa ulaşmış durumda. Siparişleri, elimizden geldiğince agresif bir şekilde üretmeyi ve uçurmayı hedefliyoruz. 10 yılda 300 uçak satmak istiyoruz.” diyerek sürecin geleceğini net şekilde özetlemişti.

Tüm bunlar, piyasaya yeni gelenler için heyecan verici olsa da, yine de piyasanın tozunu attıracaklarını garanti etmiyor. Süpersonik Business jet geliştirmek, milyarlarca dolarlık bir çaba olarak görülüyor. Geçen yaz uzay turizmi adayı Virgin Galactic, yüksek hızlı, noktadan noktaya seyahat sağlama planını açıkladığında, uzmanlar maliyet yükü nedeniyle projeye olumsuz bakmışlardı.

Araştırma grubunun ortakları, “Virgin Galactic’in ilk stratejisi büyük olasılıkla daha büyük bir kısa vadeli nakit kredi çekmek olacak gibi görünüyor. Çünkü bunu inşa etmek için kullanılan teknolojinin çoğu bugün elimizde. B planı ise Virgin’i benzersiz temel yetkinliğinden, benzer konseptleri takip eden veya başarısız bir şekilde takip eden rakiplerle dolu bir yola götürdüğü için daha düşük bir nihai getiri sunuyor” şeklinde yorumlamıştı.

UBS ekibi, girişimlerin her zaman başarıyla sonuçlanmadığını söylüyor: “Diğer birçok ‘yeni’ teknolojide de gördüğümüz gibi, her zaman pazara hakim olan, bu işe ilk giren şirketler olmuyor. Çoğu zaman, pazar lideri ürünü geliştiren şirketler, kendinden öncekilerin hatalarından ders alma potansiyeli olan ve zamanı iyi kullananlar oluyor.”

Bakalım süpersonik uçak savaşının galipleri ve kaybedenleri kim olacak. Hep birlikte göreceğiz.

adbanner