Uçak Kazası Raporlarının Çoğu Standartları Karşılamıyor

Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği – IATA, hükümetleri, havacılıkta yaşanan kaza raporlarının zamanında ve eksiksiz bir şekilde yayınlanması için uzun süredir devam eden uluslararası anlaşma yükümlülüklerini yerine getirmeye çağırdı.

Emniyet kavramının havacılığın en büyük önceliği olduğu belirtildi. Kaza inceleme raporlarının, zamanında ve eksiksiz olarak yayınlanmamasının, işletmecileri, ekipman üreticilerini, düzenleyicileri, altyapı sağlayıcılarını ve diğer ilgili paydaşları, uçuşları daha da emniyetli hale getirebilecek kritik bilgilerden mahrum bıraktığına vurgu yapıldı.

IATA Genel Müdürü Willie Walsh

Konu ile ilgili açıklamalarda bulunan IATA Genel Müdürü Willie Walsh, “Kaza inceleme süreci, küresel emniyet standartlarını oluştururken en önemli öğrenme araçlarımızdan biridir. Ancak bir kazadan ders çıkarabilmek için eksiksiz, erişilebilir ve zamanında hazırlanmış raporlara ihtiyacımız var” şeklinde konuştu.

Bu konuda, Uluslararası Sivil Havacılık Sözleşmesi (Şikago Konvansiyonu) Ek 13’ün gereklilikleri açık ve net bir şekilde ortada. Bir kaza soruşturmasından sorumlu devletlerin yükümlülükleri net bir şekilde bu sözleşmeyle kayıt altına alınmış durumda. Buna göre:

  • Kazadan sonraki 30 gün içinde Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü’ne (ICAO) bir ön rapor sunmak
  • Nihai raporu mümkün olan en kısa sürede ve kazadan sonraki 12 ay içinde kamuya açık olarak yayınlamak.
  • Nihai raporun 12 ay içinde yayınlanmasının mümkün olmaması halinde yıllık olarak ara bildirimler yayınlamak.

2018-2022 döneminde yapılan 214 kaza incelemesinden sadece 96’sının Şikago Sözleşmesi’nin gerekliliklerine uygun olduğu ortaya çıktı. Sadece 31 rapor, kazadan sonraki bir yıldan daha kısa bir süre içinde yayınlanırken, 58’inin yayınlanmasının 1-3 yıl arasında sürdüğü tespit edildi. Nihai raporların oluşturulmasının bir yıldan fazla zaman almasına ek olarak, ara raporların da genellikle ön raporda sunulan bilgilerden biraz daha fazlasını içerdiği görülüyor.

Geçtiğimiz beş yıl içinde, hazırlanan kaza raporlarının yarısından daha azı eksiksizlik ve zamanlılık standartlarını karşılayabildi. Bu durum, Şikago Sözleşmesi’nde açıkça belirtilen gerekliliklerin net bir şekilde ihlal edildiğini ortaya koyuyor.

Willi Walsh, havacılık sektörünün ICAO Annex 13’te yer alan kaza soruşturma sürecini savunmak üzere hükümetler nezdinde sesini yükseltmesi gerektiği düşüncesini net bir şekilde savunuyor. Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü – ICAO’nun da devletlere, eksiksiz bir kaza raporunun yayınlanmasının isteğe bağlı değil, Şikago Konvansiyonu Ek 13 kapsamında bir yükümlülük olduğunu hatırlatması gerektiğine inandığını belirtiyor.

adbanner