Havayolu seyahatleri sırasında, uçağın penceresinden baktığımızda pistlerin üzerinde bazı numaralar görüp anlam veremiyoruz. Oysa bu numaralar oldukça önemli.
Gördüğümüz o numaralar pistlerin isimleri olarak kabul ediliyor ve pistin bulunduğu bölgedeki manyetik konuma karşılık geliyor.
Pistler, pusuladaki radyale en yakın değere göre isimlendiriliyor. Pusulanın kuzeyi 360; güneyi 180; batısı 270 ve doğusu da 90’ı gösterir. Pusulada görülen 3 haneli sayı yuvarlanarak 2 haneye indirilip pist isimlendiriliyor. Yani pusula 348’i gösteriyorsa pistin numarası 35 olarak belirleniyor.
Zaman içinde manyetik konum sapabildiği için; böylesi durumlarda pistlerin numaraları yani isimleri de değişiyor. Örneğin Atatürk Havalimanı’nın 06/24 pisti yenilendikten sonra 05/23 olarak değişmişti.
Her pistin iki tane başı var. Kalkış veya iniş yapan uçak, bunlardan hangisini kullanacaksa pist o taraftan isim alıyor. Örneğin, 05/23 pistini ele alalım. Hava trafik kontrolörü pilota “05 pistine iniş serbest” dediğinde uçak piste, burnu 05 doğrultusunu gösterecek şekilde gelerek iniyor. Eğer iniş izni 23 pistine verilirse, bu sefer uçak, burnunu 23 doğrultusuna çevirip inişi gerçekleştiriyor.
Eğer meydanda İstanbul Havalimanı’nda olduğu gibi paralel pistler varsa, uçağın kalkış veya iniş yaptığı yöne göre sağda kalan sağ pist (R), solda kalan ise sol pist (L) adını alıyor.
Havacılık kuralları gereği pist numaraları hep tek tek okunur. Yani 05/23 pisti sıfır-beş ve iki-üç diye okunur.
