Dar gövde uçak pazarında Avrupalı imalatçı Airbus’ın %60’lık pazar payına karşılık; ABD’li imalatçı Boeing, pazarın yaklaşık %40’ını elinde tutabiliyor. BofA Securities analisti Ron Epstein, Boeing’in taşıma kuvvetini artırmak ve karbon ayak izini azaltmak için kirişlerle desteklenen yüksek kanat tasarımı ile sürdürülebilir havacılık yakıtı (SAF) gibi ileri teknolojiyi kullanan yeni bir dar gövde uçak geliştirerek, pazardaki konumunu güçlendirebileceğini öne sürüyor . Yeni uçak, kullanım ömrü boyunca potansiyel olarak 100 milyar doların üzerinde brüt kar elde edilesini sağlayabilir.
BofA Securities analisti Ron Epstein tarafından kısa süre önce hazırlanan bir rapora göre, ABD’li üretici Boeing, dar gövde pazarında, Avrupalı Airbus’la karşı karşıya geldiğinde, rakibinin popüler yeni nesil A220 ve A321 modelleri nedeniyle, kendisini ciddi şekilde dezavantajlı durumda buluyor.
Mevcut pazar dinamikleri, Airbus’ın dar gövde sektöründe %60 gibi önemli bir pazar payı ile hakimiyet elde ettiğini ortaya koyuyor. Epstein, Boeing’in geniş gövdeli uçak pazarındaki liderliğini sürdürmesine rağmen; fiyatların düşüşü ve kârlılığın azalması gibi etkenlerin tuzağına düşmekten kaçınması için, ABD’li şirketin, dar gövde pazarındaki pozisyonunu güçlendirmesi gerektiğinin altını çiziyor.
Boeing’in Covid-19 salgını sırasında izlediği türbülanslı yol, yazılım arızalarıyla bağlantılı iki kazanın ardından 737 MAX’ın tüm dünyada yere indirilmesi gibi krizlerle birleştiğinde, pazardaki konumu çok daha kötüleşti. Boeing, 2019’dan 2021’e kadar çok ciddi nakit akışı kaybetti. 2022 ve 2023 için tahminler 6,5 milyar Dolar civarındaydı. Bu miktar, 2019’da üretilen yaklaşık 14 milyar Dolar’lık nakit akışının çok altında.
Mali sorunlara rağmen Epstein, yeni bir uçak geliştirilmesinin ihmal edilmemesini tavsiye ediyor. Yeni teknolojilerden yararlanmak, potansiyel olarak uçağın operasyonel kullanım süresi boyunca 100 milyar Dolar’ı aşan brüt kar elde edilmesini sağlayabilir. Bu, 2024’te beklenen 13 milyar Dolarlık brüt kârın çok üzerinde görünüyor. Böyle çığır açıcı bir tasarımın yol haritası, taşıma kuvvetini artıran, çapraz desteklerle güçlendirilmiş yüksek kanat tasarımını içeriyor. Gövdeyi kanadın ortasına bağlayan payandalar, ticari uçak tasarımları için yenilikçi bir eklenti.
Tasarlanacak dar gövde uçakta, yenilenen kanat yapısına ek olarak Epstein, yeni fan blade tasarımları ile görsel olarak çarpıcı bir motor ile birlikte, verimliliği optimize eden kanalsız bir turbofan motorun entegrasyonunu da öngörüyor. Bitkisel ve atık yağlar gibi yenilenebilir kaynaklardan elde edilen sürdürülebilir havacılık yakıtına (SAF) ilişkin yakıt planı, verimliliği önemli ölçüde artırmasa da karbon ayak izini azaltmayı vaat edebilir.
Plan, mevcut MAX ve A321 NEO‘nun boyutlarını orta derecede aşan bir uçağın taslağını ortaya çıkarıyor. Yaklaşık 6.500 adetlik bir pazar potansiyelini gözler önüne seriyor. Airbus’ın A220 ve NEO serileri için aldığı 10.000‘den fazla siparişle karşılaştırıldığında, Boeing’in 7.000‘den fazla MAX siparişinin üzerine, böyle bir stratejik hamle, pazarda pastanın dağılımının yeniden değişmesi için önemli rol oynayabilir.