Gökyüzünde Michelin Düzeyinde Yemek Sunan Havayolları

İş jeti operatörleri, Michelin kalibreli yemekler için, ünlü şeflerle ortaklıklar kurarken; ticari havayolları, Business ve First Class kabindeki seyahat deneyimini geliştirmek için yerel kaynaklı malzemelere odaklanıyor. Sonuçta atılan tüm adımlar, şirketler için de yolcular için de kazan-kazan durumu ifade ediyor.

Şekli belirsiz solgun renkli öğelerle kaplı bir tepsi. Plastiğe sarılmış tek bir muzdan oluşan vegan bir yemek. Bayat sandviçler, pörsümüş sebzeler, donmuş peynir. Korkunç havayolu yemekleri, pek çoğumuz için bir kabus gibi olsa da tüm havayolları için aynı durumun geçerli olduğunu söylemek zor.

Hem özel jet operatörleri hem de ticari havayolları, yalnızca daha iyi yemekler sunarak ve bazen ünlü şefleri masaya getirerek değil, aynı zamanda malzemelerin menşei, yerel olma durumu ve mevsimselliğe de dikkat ederek, restoran endüstrisinin trendlerini yakından takip ederek, gökyüzüne taşıyor.

İş jeti havacılığının lideri VistaJet, menülerini dünya çapında 7.000 sağlayıcıdan yararlanarak, mevsimsel olarak değiştiriyor. Yerel mutfağı ilk benimseyen Swiss Air, Taste of Switzerland programını yirmi yılı aşkın bir süre önce, 26 kantondan yiyeceklerle (şarap ve peynir dahil) başlattı. Türk Hava Yolları’nın business class menüsü, asla dondurulmayan yerel malzemelerle Adana kebap, lahmacun, gözleme ve köpoğlu patlıcan ezmesi gibi Akdeniz yemekleriyle dolu.

İşte uçak içi yemek deneyimini zirvelere taşıyan havayolları ve operatörler…

VistaJet

VistaJet, mevsimlere göre değişen menüler oluşturmak için, dünyanın dört bir yanından, 7.000 civarında tedarikçiden temin edilen yüksek kaliteli malzemelerle yemek hazırlıyor. İlkbahar/yaz için, Isle of Skye viskisinde kürlenmiş ve Alman cambozola mavi peynirli mus ile servis edilen yabani somon tabaklarını bekleyebilirsiniz; Fransız baharında kuzu yahnisi ve Şili’den konfit domatesli levrek, önünüze servis edildiğinde şaşırmazsınız.

Özel jet operasyonları yapan şirket, mevsimsel seçimin ötesinde, Cenova’daki Zeffirino’dan Singapur’daki Origin Grill’e kadar, 100’den fazla özel şef ve Michelin yıldızlı restoranla da ortaklığa sahip. Şef Nobu Matsuhisa’nın buğulanmış somon, kuru miso gibi bazı yemekleri yerde bile bulunmazken; yalnızca VistaJet’in filosunda uçan yolcular için yapılıyor.

Flexjet

Flexjet’in Baş Deneyim Sorumlusu Megan Wolf, “Bazen talep edildiğinde, menü için belirli restoranları kullanıyor olmamıza rağmen, başka birinin hazırladığı yiyecekleri yeniden ısıtmak istemiyoruz” diyor. Kabin ekiplerini bir şef zihniyetine ve eğitimine sahip olacak şekilde donatan şirket, bunu başarmak için, yerel kökenlerle bağlantı kuruyor. Şirket, uçakta sunulan yemeğin ait olduğu memleketin kökenini vurgulamak için yerel kaynak bulma, masa başında hazırlık ve hikaye anlatımı merkezli kendi eğitim programını bile oluşturdu.

Kabin ekibine yönelik eğitim alıştırmalarından biri, özel bir kokteyl ve ham madde hazırlamayı içeriyor. Bu görev, malzemelerin tedarik edilmesinin yanı sıra, bunun arkasındaki hikayenin sunulmasını da kapsıyor. Yemek hakkında konuşmak ve fikir sahibi olmanın, personelin mutfak becerilerini keskinleştirdiğini düşünen şirket, kabin ekiplerinin hizmet verdiği mutfak konusundaki ciddiyetini de gösteriyor.

NetJets

Dünyanın en büyük ve en çeşitli özel jet filosuna sahip olan Netjets, farklı zevklere hitap etmek konusunda hiç yabancı değil. ABD genelinde, mevsimsel olarak değiştirilen, tamamen özel olarak tasarlanan ama kalabalıkları memnun eden soğuk tabaklardan oluşan bir imza menüsü (Signature Selections) sunuyorlar.

New York odaklı menüler ise daha etkileyici: New York’taki 11 havalimanının herhangi birinden ayrılan uçak sahipleri veya yolcuları, Jean-Georges’nin ABC Kitchen, şık şarküteri Sadelle’s ve Little Italy’nin yeni klasiği Parm gibi şehirlerle özdeşleşmiş yemeklerle, gökyüzünde kendisine bir ziyafet veriyor.

SWISS

İsviçreli Swiss Air, Taste of Switzerland programı ile uçak içi mutfağına yerelliği katma konusunda gerçek bir lider konumunda. Bu fikri erken benimseyenlerden biri olan SWISS, yirmi yılı aşkın süredir bu uygulamayı sürdürüyor.

Her üç ayda bir, uçak içi menü, İsviçre’nin 26 kantonundan birindeki gurme restoranla işbirliği içinde oluşturulan mutfağın (şarap ve peynir dahil) etrafında şekillenecek şekilde değiştiriliyor. Örneğin, bu yaz Swiss Air ile uçan konuklar, Bern’in Biel Gölü’ndeki Michelin yıldızlı Aux Trois Amis‘ten tütsülenmiş alabalık quenelle ve bıldırcın yumurtası ile pancar ve çilekli gazpacho gibi yemeklerle Bern’in tadına varıyorlar.

Emirates

Aylık olarak değişen menüleriyle Emirates, yolcularına hem çıkış ülkesinden hem de varış ülkesinden otantik yemekler sunuyor. Bu hizmetin first class olmasını sağlamak için, ana odak noktası çeşitliliğe sahip bir mutfak ekibi oluşturmak. Zira havayolunun ikramlarını hazırlayan ekibi 60 farklı milletten oluşuyor.

Emirates, 180’den fazla vegan yemeğiyle, veganlar için en iyi havayollarından biri durumunda. Ayrıca Ramazan Bayramı ve Paskalya gibi tatiller için, uçakta kutlama yemekleri de sunuluyor.

Uçakta ekstra lüks arayanlar için bir bonus puan da first class kabindeki yemeklerin, zarif kaliteli İngiliz kemik porseleni Royal Doulton ile servis ediliyor olmasına geliyor. Geçtiğimiz aylarda, uçakta havyar keyfini sınırsız hale getiren de yine Emirates olmuştu.

Türk Hava Yolları

Doğu Anadolu’da Erzincan’dan bal; bereketli Karadeniz kıyısındaki Rize’den siyah çay; Ege’den Afyon kaymağı… Türk Hava Yolları’nın bu günlerde business class yemeklerinin hiper-yerel ve taze tatlarından sadece bir kaç tanesi.

2023 yılında Skytrax tarafından, gökyüzünde en iyi business class ikram ödülünü alan THY, yakın zamanda güncellenen menülerinde Adana kebap; lahmacun, gözleme ve köpoğlu patlıcan ezmesi gibi, yüzde 80 yerel kaynaklı, asla dondurulmamış malzemelerden oluşan yemekler sunuyor.

Sekiz saatin üzerindeki business class uçuşlarda yer alan Uçan Aşçılar da bu konuya yapılan hoş bir dokunuş. Özel bir üniforma giyen uçan şefler, hazırladıkları yemeği, özel bir troller ile servis ediyor ve yolcunun koltuğunda yemeğe son rötuşları yapıyor. Bu uygulama 40.000 ft irtifada aşırıya kaçmak gibi görünebilir; ancak havayolunun sunum konusunda yolcuyu tatmin edeceğine dair kesin bir taahhüdü olduğunu gösteriyor.

Singapur Havayolları

Uçakta ünlü bir şefin imzasını taşıyan yemeğin tadını çıkarmak bile pek sık rastlanan bir durum değilken; Singapur Havayolları, yedi ünlü şefin imzalı yemeklerini yolcularına sunarak, çıtayı ulaşılamaz bir noktaya çekiyor.

Havayolunun Uluslararası Mutfak Paneli (International Culinary Panel – ICP) dünyaca ünlü yedi şefin bir araya gelmesiyle oluşturuldu. Paneli oluşturan şefler ve ülkeleri şu şekilde: Carlo Cracco (Milano-İtalya), Georges Blanc (Vonnas-Fransa), Matthew Moran (Sidney-Avustralya), Sanjeev Kapoor (Mumbai-Hindistan), Suzanne Goin (Los Angeles-ABD), Yoshihito Murata (Kyoto-Japonya), Zhu Jun (Şangay-Çin)

Kendi kültürleri ve deneyimlerinin yanı sıra, uçulan destinasyonlardan da ilham alan ünlü şefler, yolculara gökyüzünde sunulmak üzere sürekli olarak yeni yemekler yaratıyor.

Havayolunun ‘Book the Cook’ adını verdiği hizmet sayesinde, yolcuların uçuştan en az 24 saat önce sipariş vermesi durumunda, 30 bin feette kendisine bir restoran ortamı yaratıp, Michelin standartlarında bir yemek ziyafeti yaşayabilmesi mümkün hale geliyor.

Süitler, First Class ve Business Class kabinlerde, 1,5 saatin üzerindeki uçuşlarda ve Kontinental Kahvaltı ile Atıştırmalıklar hariç, tüm yemek servislerinde ‘Book the Cook’ hizmeti sunuluyor.

Virgin Atlantic

Virgin Atlantic, first class gurme mutfağına ait yemeklerin yanı sıra, Walker’s Shortbread, Twinings çayı, McVitie’s bisküvileri, Brewdog birası ve Fever-Tree gibi markaların imzalarını taşıyan, en iyi klasik İngiliz atıştırmalıkları ve içeceklerini de gökyüzüne taşıyor. Ama aynı zamanda, Londra’nın ünlü gurme cenneti Borough Market‘te kurulan bir aile şirketi olan Pip imzalı organik buzlu şekerlemeler gibi küçük, gelecek vadeden İngiliz üreticilerin de ürünlerini uçakta yolcularına sunuyor.

Virgin Atlantic, amiral gemisi Londra Heathrow Clubhouse’da yakın zamanda, havayoluna pestisit ve herbisit içermeyen meyve, sebze ve çeşitli otlar tedarik edecek olan, West Sussex merkezli, çiftlik sahibi Full Circle Farms ile yeni bir ortaklık kurduğunu da açıkladı.

adbanner