Dünyanın farklı bölgelerindeki havaalanları, otizm başta olmak üzere zihinsel ve fiziksel gelişim problemlerine sahip olan çocuklar ve ailelerinin seyahat etmesine yardımcı olacak özel alanlar oluşturuyor, programlar geliştiriyor ve uzman personeller yetiştiriyor.
Jason Rudge’ın oğlunun seyahat etmesi için dahiyane bir fikri vardı. Çünkü 4 yaşındaki oğlu Presley, herhangi bir çocuk değildi. Presley üçüncü derece otizm ve havalimanı gibi kalabalık yerler onu fazlasıyla rahatsız ediyor.
Pittsburg Havaalanı’nda ağır vasıta operatörü olan Rudge “Otizmli çocukları olan ebevynler, maalesef ki çocuklarının elinde olmadan sergilediği bağırma, aşırı tepki verme ve bazen kendini kaybetmeye kadar gidecek davranışlarında etraflarındaki insanların nasıl tepki vereceğini kestiremiyor. Çünkü maalesef ki toplumdaki çoğu birey otizm ne demek anlamıyor, daha da kötüsü anlamak istemiyor” diyor ve ekliyor: “Alışverişe gitmek veya yemeğe çıkmak çoğu zaman çok zorlayıcı ve hatta aşağılayıcı olabiliyor. Özellikle de bir yere uçmamız gerekiyorsa, çoğu zaman bu gözümüzü korkutuyor. Bu nedenle de bu kadar sıradan bir aktivite bile çoğu zaman gözümüzde büyüyor” diyerek yaşadıkları zorlukları özetliyor.
Bu nedenle Rudge, Pittsburg Havaalanı’na bir dilekçeyle kendisi gibi aileler ve çocukları için uçuştan önce onları rahat hissettirecek bir oda ayrılmasını istedi. Bu dilekçeye olumlu yanıt veren havaalanı, Presely’nin Yeri (Presley’s Place) isimli yaklaşık 140 metrekarelik bir alanı 2020 yılında kullanıma açmayı planlıyor.
Presley’in Yeri, fuaye alanı, aile odası, küçük bireysel odalar olmak üzere, gürültülü ve stresli bir havaalanında, sakinleştirici bir etki yaratacak şekilde tasarlanmış. Hatta gerçek bir uçak kabini ve jetway de içeriyor. Böylece misafirler biniş işlemini (boarding) prova edebiliyor ve uçuş stresini biraz da olsa ortadan kaldırabiliyor.
HER 59 ÇOCUKTAN 1’İ OTİZMLİ!
Aslında bütün bu adımlar, havacılık endüstrisi tarafından otizm spektrumunda yer alan ve diğer gelişimsel engelli bireyler için havayolu seyahatini daha erişilebilir kılmaya yardımcı olmak için atılması gereken adımların küçük bir parçası. Zira ABD Hastalıktan Koruma ve Kontrol Merkezi (Centers for Disease Control and Prevention -CDC) her 59 çocuktan birinin otizm spektrum bozukluğu olduğunu söylüyor.
Pittsburg Havaalanı CEO’su Christina Cassotis: “Uçmayı herkes için kolay ve ulaşılabilir hale getirmeyi hedefliyoruz. Bu oda özel ihtiyaç sahibi çocukları olan ebeveynlerden tutun da uçmaktan korkan ya da bu süreçte rahatsızlık çeken yetişkinlere kadar geniş bir kitleye hitap ediyor ve onları burada rahat bir şekilde uçuşa hazırlamayı hedefliyoruz.”
Pittsburg Havaalanı bu projeyi hayata geçirmeyi hedefleyen ilk havaalanı olmanın dışında; bu fikre ışık tutmuş. Bu nedenle Atlanta Hartsfield-Jackson, Alabama Birmingham-Shuttlesworth, İrlanda Shanon Havaalanları da otizmli ya da kalabalığa karşı duyarlı yolcularına rahat bir ortam sunan bu fikri hayata geçirmek konusunda çalışmalara şimdiden başladı.
ABD çapında “Wings for Autism for Fliers” (Otizmli Yolcular için Kanatlar) isimli, zihinsel ve/veya fiziksel engelleri olan yolculara özel pilot bir program kampanya yürüten The Arc topluluğunun yöneticisi Kerry Mauger: “Havaalanlarında özellikle otizmli yolcular için bir çok can sıkıcı ve baskı oluşturucu durumlar olabiliyor” diyor ve ekliyor: “Bilinmedik, alışılmadık yeni ortamlar ve yeni rutinler bu tür insalarda korku ve anksiyete oluşturabiliyor. Biz bu projemizle en azından bu etkenleri minimize etmeyi planlıyoruz. Bu programla artık bu tür yolcular ve aileleri, bizler için basit ama onlar için korkutucu hale gelebilecek uçuş kartını almak, güvenlikten geçmek, uçağa binmek gibi aktiviteleri rahatça gerçekleştirebilecek.”
ABD’DE DESTEK HATTI DA VAR!
Çok yaygın olarak bilinmese de ABD Ulaşım Güvenlik Yönetimi de otizmli uçucular için kolaylıklar sağlıyor. 2011 yılında kurum, fiziksel ya da gelişimsel problemleri olan yolcuları için TSA Cares (TSA Önemser) adlı bir acil durum hattını hayata geçirdi. Bu hat, soruları olan ve/veya güvenlik sürecinde yardıma ihtiyaç duyabilecek yolcuların uçuşlarından 72 saat önce arayabileceği ve yardım isteyebileceği bir hat olarak günümüzde de hizmet veriyor. Umarız ki ülkemizde de bu tip faaliyetlerin başladığı haberlerini duymaya başlarız.
Seattle’da K5 News Gazetesi’ne konuşan 8 yaşında Rayne adlı bir otizmli çocuğu olan Lacey Pires: ‘’bu tip adımlar sayesinde toplumun daha fazla farkındalık kazandığını ve kendilerinin de toplum nezdinde daha çok kabul gördüklerini’’ ifade etti. Mayıs ayında Seattle’dan Kalifonya’ya yapacakları yolculuk sırasında bu hattı aradığını ve kendilerini havaalanı girişinde bir yetkilinin karşılayıp onlara eşlik ettiğini anlatan Pires, yetkilinin havaalanında yürürken ona dönüp Rayne eğer kötü hissederse ne yapabilirim, eğer bir krize girerse ne yapmam nasıl bir yol izlemem gerekiyor diye sorduğunu; bunların, birileri tarafından ona sorulabilecek en içten en yardımsever sorular olduğunun da altını çizdi.
Otizmli bireyler için bu hizmet gerçekten çok büyük anlam ifade ediyor. Öyle bir anlam ki dünyayı keşfetmekle evde oturmak arasındaki ince gibi görünen kocaman büyük bir çizgiyi ortadan kaldırmak demek onlar için.
Otizmli Presley’in babası, bu projelerin temelinin atılmasını sağlayan fikir babası Rudge, otizmli bir çocuğa sahip kişilerin “Hiçbir yere ailem olmadan uçamayacağım” fikrinin bu özel odalar ve hizmetlerle değiştirebileceğini ve uçmaktan, gezmekten bu korkuları sebebiyle vazgeçmelerini yüksek oranda düşürüceğine inanıyor.
Çığ Berfuğ Fersah KARAKAYA