Kabin memuru olmak dışardan bakıldığında harika bir iş gibi görünebilir. En iyi otellerde kalıp, Dünya’yı dolaşıyor olabilirler. Ancak bir çoğu, inanılmaz derecede yalnızlıktan şikayetçi olabiliyor. Aile ve arkadaşlarıyla yapmak istedikleri birçok kutlamayı kaçırıyorlar. Herkes tatil, bayram ve özel günler için seyahat ederken; onlar çalışmak zorunda. Yaptıkları iş gereği de fiziksel olarak epey yoruluyorlar.
Bütün bunlar dışında, sarhoş ve tacizci yolculardan, kalp krizi geçirenlere; daha fazla sütlü çikolatası olmadığı için büyük kriz çıkaran yolculara kadar, gökyüzünde birçok zor durumla başa çıkmaya çalışıyorlar. Bu yüzden de yolcuların bazı konularda hassasiyet göstermesini istiyorlar. İşte her kabin görevlisinin, yolcuların uçağa adım atmadan önce bilmesini istediği dokuz şey:
1 – Sizden yapmanızı istediğimiz her can sıkıcı şey, uçuş emniyeti sebebiyledir!
-Kalkış ve inişte güneşliklerin açık olmasını istemek: Kabin ekibi kalkış ve inişlerde kanat veya motorları göremez . Bu yüzden herhangi birinin yangın, duman, fiziksel hasar ihtimaline karşı dışarıyı gören birilerinin olması, riskleri önceden tespit etme açısından faydalı olacaktır.
Hava gayet güzel fakat emniyet kemeri ikaz işaretleri mi açık ? Çünkü uçulan rotada fırtına veya türbülans ihtimali olabilir.
Bu yüzden, bizim uçuş boyunca yaptığımız ikazlara kulak vermeniz gerek. Hiç birini keyfi nedenlerle yapmıyoruz. Eğer türbülansa girilirse uçak birkaç bin fit düşebilir ve emin olun ki o anlarda emniyet kemerinizi takmak isteyeceksiniz!
2- İlk uçuşunuz mu, rahat veya gergin bir yolcu musunuz, bilmek istiyoruz!
Bu sayede, türbülans veya olağan dışı durumlarda sizi sakinleştirebiliyoruz ve iniş/kalkış esnasında oluşan farklı sesleri size açıklayabiliyoruz. Ama aynı zamanda gerginliğinizi azaltmanız için size uçuş emniyetini riske atacak imtiyazlar tanıyamayız!
3- Biz Google değiliz!
Evet, biz uçuş görevlileri olarak, Jetlag’a meydan okuyor gibi görünen inanılmaz insanlar olabiliriz. Fakat her şeyi bilmiyoruz.
Örneğin, Dünya’daki her şehirde şu an saat kaç olduğunu, bağlantılı uçuşunuzun nereden kalktığını, havalimanında bir kapıdan diğerine nasıl gidileceğini, bağlantılı uçuşunuzun ne kadar sürdüğünü, diğer havayollarındaki işleyiş ve kuralları, güncel döviz kurlarını, okyanusun ortasında herhangi bir yerdeki noktanın ne olduğunu, Dünya’daki her havalimanının kat planlarını bize sormayın çünkü bilmiyoruz.
İlgili Haber | Geçmişten Günümüze Kabin Memurluğu Tarihi
Çoğu havalimanında, kendi geçiş alanlarımız var. Uçaktan indikten sonra doğrudan otelimize giden bir otobüse biniyoruz. Bu yüzden şehrin içini de nadiren görebiliyoruz.
4 – Nazik jestleriniz için teşekkür ederiz!
Büyük bir kutu çikolata veya koltuğunuzun çevresindeki dağınıklığı toplamanıza kadar her şey olabilir. Evet, ne kadar dağınık bıraktığınıza göre sizi yargılıyoruz. Gördüklerimize dayanarak, bazı insanların evlerinin hijyen ve temizlik durumunu gerçekten merak ediyoruz.
Evet, bize bir kutu çikolata verdiğiniz için, emniyet kemerinizi biz istemeden tekrar bağladığınız için ya da herhangi bir konuda nezaket gösterdiğiniz için sizi bir üst sınıfa upgrade etmeyeceğiz ama kesinlikle size daha iyi davranacağız.
5- Yok diyorsak, gerçekten yoktur!
Uçaklar, sonsuz kaynak ve ürünlerle donatılmıyor. Ayrıca çok fazla bagaj da getirmeyi seviyorsunuz, bu nedenle alan oldukça sınırlı.
Yani kişi başına sadece bir battaniye olduğunu veya tavuk kalmadığını söylediğimizde, gerçekten de durum böyle. İnanın size evet diyebilmek ve hak ettiğinizi düşündüğünüz her şeyi size verebilmeyi biz de istiyoruz. Çünkü bu bizim de hayatımızı çok kolaylaştırıyor. Ama aynı şeyleri isteyen 300 kişi olduğunda, sonunda tükeniyoruz ve cevap hayır oluyor.
İlgili Haber | Kabin Memuru Mülakatlarında En Çok Sorulan Sorular
Ayrıca, upgrade etmek ve diğer sınıflardan ürün verme konusunda şirket politikaları oldukça katı. Sonuçta First veya Business sınıfında oturan yolcular, orada olmak için çok daha fazla ödeme yapıyor, Bu yüzden, size Dom Perignon şampanya veremeyiz veya sizi 10.000 TL’lik business bir koltuğa alamayız.
6 – Kurallar gereği bagajınızı kaldırmamıza izin verilmemektedir!
Bagajınızı, baş üstü dolabına kaldırırken herhangi bir aksilik nedeniyle bir kaza yaşarsak, bu endüstriyel yaralanma/iş kazası olarak sınıflandırılmıyor. Bunu izinsiz olarak yaptığımız için, tedavimizin de karşılanmayabileceği sonuçlar doğabiliyor Sanılanın aksine, biz kabin görevlilerinin aslında süper güçleri yok.
7 – Gecikmelerden en az sizin kadar nefret ediyoruz!
Bir uçuştan yaklaşık üç veya dört saat önce işe geliyoruz. Eğer bu bir gece uçuşuysa, muhtemelen uyumamış oluyoruz ve bir süre uyumayacağımız anlamına geliyor. Ayrıca uçuş sekiz saatten kısaysa dinlenmiyoruz. Bu nedenle, gecikmeler sizin için bir rahatsızlık olsa da, lütfen bunu bizden çıkarmayın; biz de en az sizin kadar acı çekiyoruz.
8 – Kişisel sorular sorulmasından hoşlanmıyoruz!
Hiç tanımadığımız insanlar tarafından her gün, Dünya’nın her yerinde ‘arkadaşımız’ olup olmadığı soruluyor. Ve genellikle, bunun kadar kibar bile ifade edilmiyor. Lütfen bunu bize sormayın.!
9 – Biz insanız!
Saatlerdir yemek yememiş ve oturmamış olabiliyoruz. Bazen tuvalet için zaman bulamıyoruz. Dünya’nın diğer ucunda bizim de çözemediğimiz kişisel sorunlarımız oluyor. En önemlisi de yorgun olabiliyoruz. Bunun bir müşteri hizmeti olduğuna inanıyor olsak da, lütfen bizim de duyguları olan insanlar olduğumuzu unutmayın. O yüzden arkanıza yaslanın, uçuşunuzun keyfini çıkarın ve uçuş görevlilerinize iyi davranın.
Kerem Yaman