Avustralyalı Qantas’a ait bir Airbus A380, yeniden hizmete dönüşünün ardından gerçekleştirdiği ilk uçuş sırasında, kanadında tespit edilen hasar nedeniyle Los Angeles’ta yere indirildi. Yaklaşık altı yıl boyunca yerde bekletilen süper jumbo için bu olay, talihsiz bir geri dönüş olarak değerlendiriliyor.
VH-OQC kuyruk tescilli ve “Paul McGinness” isimli uçak, 7 Aralık 2025 tarihinde Sidney Kingsford Smith Uluslararası Havalimanı’ndan (SYD) Los Angeles Uluslararası Havalimanı’na (LAX) gerçekleştirilen QF11 seferini icra ediyordu. Yaklaşık 13 saat süren uçuş sırasında yolcular, sol kanatta yer alan bir slat parçasında gözle görülür bir hasar fark etti.
Slat, kalkış ve iniş sırasında kanadın yüzey alanını artırmak amacıyla açılan hareketli bir kanat bileşeni olarak biliniyor. Söz konusu slatta “delaminasyon” meydana geldiği belirtildi. Delaminasyon, kompozit veya lamine malzemelerde katmanların birbirinden ayrılması anlamına geliyor ve genellikle katmanları bir arada tutan yapıştırıcı veya bağlayıcı maddenin başarısız olması sonucu oluşuyor. Slatlar, kalkış ve iniş fazlarında devreye girerken, uçuşun büyük bölümünde kapalı konumda bulunuyor.
Qantas tarafından yapılan açıklamaya göre, uçaktaki hasar, Los Angeles’a iniş yapıldıktan sonra doğrulandı. Açıklamada, uçağın normal şekilde operasyonunu tamamladığı ve herhangi bir olay yaşanmadan iniş yaptığı vurgulanırken, teknik personelin slat parçasını değiştirdikten sonra, uçağın yeniden operasyonlara döneceği belirtildi.
Yolcu endişeleri ve ek teknik sorunlar
Uçakta bulunan oyuncu ve World Poker Tour sunucusu Lynn Gilmartin, kanattaki hasarı Instagram hesabından paylaştı ve yaşanan duruma tepki gösterdi. Gilmartin, uçağın Sidney’den “asla” kalkmaması gerektiğini ve “uçuşa elverişli olmadığını” savundu.
Yolcuların endişelerini artıran bir diğer unsur ise, uçuş sırasında yaşanan ve kanat hasarıyla bağlantılı olmayan elektriksel bir arıza oldu. Bu arıza, uçak içi eğlence sistemlerinin, kabin aydınlatmasının, koltuk fonksiyonlarının ve tuvalet sistemlerinin uçuşun büyük bölümünde devre dışı kalmasına neden oldu. Uzun menzilli uçuş boyunca çoğu yolcu eğlence ekranlarını kullanamazken, aydınlatma ve diğer kabin hizmetlerinde de zaman zaman kesintiler yaşandı.
Gözle görülebilen kanat hasarı ve sistem arızalarına rağmen Qantas, uçuş emniyetinin hiçbir aşamada riske atılmadığını vurguladı. Havayolu, uçuş kontrol sistemleri ve emniyetle ilgili tüm kritik sistemlerin normal şekilde çalıştığını ve herhangi bir yaralanma yaşanmadığını doğruladı.
Yolculara tazminat teklifi
Uçak içi eğlence sistemlerinin devre dışı kalması ve diğer kabin sorunları nedeniyle Qantas, etkilenen yolculara tazminat sundu. Havayolu, Avustralya ile Amerika Birleşik Devletleri arasındaki uzun uçuş sırasında yaşanan aksaklıkları kabul ederek, mağduriyet seviyesine göre sık uçan yolcu puanları veya uçuş kredisi teklif etti.
Yaşanan olay, özellikle Airbus A380 gibi karmaşık ve büyük gövdeli uçakların uzun süreli depolama sonrası yeniden hizmete alınmasında havayollarının karşılaştığı zorlukları bir kez daha gözler önüne serdi.
Kısa süre önce hizmete dönmüştü
Söz konusu yere indirme kararı, Qantas’ın A380’i 2 Aralık 2025 tarihinde Sidney’e geri getirmesinden yalnızca birkaç gün sonra alındı. Havayolu bu süreci, 105 yıllık tarihindeki en büyük bakım projesi olarak tanımlıyor. İlgili uçak, COVID-19 pandemisi sırasında başlatılan depolama sürecinden dönen Qantas filosundaki 10’uncu ve son A380 oldu.
Farklı lokasyonlardaki bakım ve mühendislik ekipleri, uçak üzerinde 100 bin saati aşkın çalışma gerçekleştirdi. Bu çalışmalar kapsamında kapsamlı mühendislik kontrolleri, ağır bakım işlemleri, iniş takımı değişimi ve kabinin tamamen yenilenmesi yer aldı.
Qantas, uçağı başlangıçta yoğun Noel seyahat döneminde operasyonel yedek olarak kullanmayı planlıyordu. 1 Ocak 2026 itibarıyla ise uçağın Sidney–Dallas hattında düzenli seferlere başlaması ve bu hatta günlük A380 operasyonlarının mümkün hale gelmesi hedefleniyordu.











