Gökyüzünde Türkiye Hava Yolları Dönemi Başlıyor

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 14 Haziran’da Türksat 5B Uydusu Hizmete Alma Töreni’nde yaptığı konuşmada söylediği sözler, bir anda ülkenin gündemine oturdu.

Brand Finance’ın 2022 yılına ilişkin “Türkiye’nin En Değerli Markaları-Turkey 100” listesinde 1 milyar 604 milyon Dolar’lık marka değeriyle zirvede yer alan Türk Hava Yolları, aynı zamanda dev sponsorluk anlaşmalarıyla da küresel ölçekte tanınıyor.

Türkiye’nin en güçlü küresel markası olan, ulusal havayolu şirketimiz Türk Hava Yolları’nın uçaklarının üzerindeki Turkish Airlines yazısının yerine Türkiye Havayolları yazılacağı duyurusu, ülkedeki insanları adeta ikiye böldü. 

Benim de kişisel instagram hesabımdan sizin fikirlerinizi sorduğum paylaşımlarıma yüzlerce yanıt geldi. İnsanların bir kısmı bunu yerinde bir hamle olarak görürken; bir kısım insan bu hamlenin markanın küresel değerine vereceği zarar nedeniyle çok yanlış olduğunu düşünüyor. 

Bir grup insan Turkish Airlines markasının Türkçe karşılığının Türkiye Hava Yolları değil Türk Hava Yolları olduğu için bunun yanlış bir adım olduğunu iddia ederken; belli bir kesim ise uçakların üzerinde hem Türkçe hem İngilizce ibarenin yazılı olması gerektiğini savunuyor. Böyle bir değişikliğin ortaya çıkaracağı mali tablo nedeniyle bunu gereksiz bulanların sayısı da hiç de az sayılmaz. Kısacası hemen her konuda olduğu gibi bu konuda da toplumsal bir uzlaşı sağlanamadı desek yanlış olmaz.

Yeniden markalaşma, ülkemizin tüm dünyada yerel adımız olan Türkiye şeklinde tanınmasına yönelik küresel bir girişimin parçası. Hatırlayacaksınız Aralık 2021’in başlarında, hükümet, orijinal ismimizin, bizi daha iyi temsil ettiği düşüncesinden yola çıkarak, küresel anlamda ülkemizin resmi adının Turkey yerine “Türkiye” şeklinde kullanılmaya başlanması için girişimlere başlamıştı.

Ülkemizin adının “Türkiye” olarak resmen tescil edilmesi için Haziran ayı başlarında Birleşmiş Milletler’e bir mektup da gönderildi. Türkiye’nin Birleşmiş Milletler’e talebinin ardından yabancı dillerde “Turkey” olarak kullanılan ülke ismi, “Türkiye” olarak değiştirildi. BM Güvenlik Konseyi’nde ülkemizin ismi ilk kez “Turkey” yerine Türkiye olarak kullanıldı. “Turkey” yerine “Türkiye” ismini kullanan ilk resmi kurum ise NATO oldu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Türkiye Hava Yolları çıkışının ardından, yükselen tepkiler üzerine AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Eğer kullanılanın Türkçesi Türk ise o da Türk kullanılacak, Türkiye ise Türkiye kullanılacak. Bu konudaki tartışma yanlıştır. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, nerede Türkiye nerede Türk kullanılacağı konusundaki hassasiyeti açıktır” şeklindeki konuşması tartışmanın tansiyonunu bir miktar düşürdü.

Zira ilk açıklamadan 1 gün sonra yani 15 Haziran’da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın partisinin grup toplantısında, ‘artık milli hava yolumuz da uluslararası uçuşlarını Turkish Airlines değil Türk Hava Yolları ismiyle yapacak’ sözleri konuyu açıklığa kavuşturdu.

Bu isim değiştirme hareketinin arkasındaki gerçek sebebin, Turkey isminin, Kuzey Amerika’ya özgü bir kuş türünü ve İngilizce’deki hindi kelimesini çağrıştırması olduğu savunuluyor. Bu yüzden de tüm dünyanın bizi, Türk milletinin kültürünü, medeniyetini ve değerlerini en iyi şekilde temsil ve ifade eden orijinal ismimiz olan “Türkiye” şeklinde tanıması ve benimsemesinin istendiği iddia ediliyor.

Ancak iletişim sektöründe tecrübeli isimler, yıllardır yatırım yapılan “Turkish Airlines” isminin değiştirilecek olmasının marka açısından yaratabileceği etkiler konusunda uyarıyor. Ülkenin isminin bir kuş türüyle karıştırılmaması için değiştirilmesi ile küresel bir marka olan havayolunun isminin değiştirilmesi arasında bir fark olduğunu düşünen uzmanlar, bunun gereksiz ve pahalıya mal olabilecek bir adım olabileceğini düşünüyor. Havayolunun filosundaki 350’den fazla uçağın üzerine yeni ismin yazılmasının maliyetini de unutmamak gerek tabii.

Türk Hava Yolları’nın yeniden markalaşma süreci ile ilgili siz ne düşünüyorsunuz?

adbanner