20 Şubat 2021. Hollanda ve ABD’de gökyüzünden uçak parçaları yağan gün olarak kayıtlara geçti. Sevindirici olan, şans eseri hiç kimse hayatını kaybetmedi veya ciddi bir yaralanma vakası bildirilmedi. Ancak tüm havacılık endüstrisi, birkaç gündür bu olaylar ve yansımaları ile adeta çalkalanıyor. Gelin biz de tam olarak ne oldu, neden oldu, bundan sonra ne olacak gibi sorulara yanıt arayalım.
Hollanda’nın Maastricht şehrinden New York’a gitmek üzere havalanan, Bermudalı Longtail Aviation’a ait, 30 yaşındaki Boeing 747-400 kargo uçağının motorlarından birinde, kalkıştan kısa süre sonra, ağır hasar oluştu. Motorun türbin kanatçıkları, Meerssen kasabasına düştü. İki kişi hafif şekilde yaralandı. Bazı arabalar düşen parçalar nedeniyle hasar gördü. Motor problemi yaşandıktan sonra, havada birkaç tur atan uçak, Belçika’nın Liege Havalimanı’na sorunsuz bir şekilde indi.
DENVER’DAN KALKIŞTA MOTORU PATLADI!
Ardından ABD’li United Havayolları’nın, Denver-Honolulu seferini yapmak üzere 10 mürettebat ve 231 yolcusu ile kalkışını gerçekleştiren Boeing 777-200 uçağının sağ motorunda bir arıza yaşandı.
Uçaktan kopan çok sayıda parça, Denver’ın yaklaşık 24 km kuzeyindeki Broomfield’ta evlerin ve insanların üzerine düştü. Hem havada hem de yerde büyük bir paniğe sebep olan olayın ardından; geri dönüş kararı alan kokpit ekibi, uçağı, Denver’a sorunsuz bir şekilde indirmeyi başardı.
Yerdeki görgü tanıkları ve uçaktaki yolcular, olay esnasında korkunç bir patlama sesi duyduklarını söylüyor. Zaten uçağın yere indiği videolardaki alkış ve çığlık sesleri de gökyüzünde nasıl bir panik yaşandığının ve inişin ardından yaşanan rahatlamanın en net göstergesi.
3 YIL ÖNCEKİ OLAYIN AYNISI!
United’ın yaşadığı olay, havacılık endüstrisini adeta karıştırdı. Çünkü bu olayın neredeyse birebir aynısı 3 yıl önce de yaşanmıştı.
Şubat 2018’de, yine United’a ait bir Boeing 777, San Francisco’dan Honolulu’ya yaptığı uçuşta benzer bir olay yaşadı. İnişe yaklaşık yarım saat kala, uçağın sağ motorundaki 11 numaralı fan blade kırıldı. Kırılan bu parça, motorda çok kritik hasarların oluşmasına neden oldu. Bir saniyeden daha kısa bir süre içinde motoru muhafaza eden kaporta patladı ve ayrıldı. Uçağın motoruna ait parçalar, Pasifik Okyanusu’na yağdı. Bu esnada sıçrayan parçalardan bazıları uçağın gövdesine de zarar verdi. Neyse ki kokpit ekibi, uçağı güvenli bir şekilde indirmeyi başardı.
JAPAN AIRLINES ARALIK 2020’DE YAŞADI!
Geçtiğimiz Aralık ayında, Japon Havayolları’nın, Naha- Tokyo seferini yapan Boeing 777 uçağının sol motorundaki 16 numaralı fan blade kırıldıktan sonra da benzer bir durum yaşandı. Pilotlar o olayda da uçağı güvenli bir şekilde indirebildi.
Havacılığın en güvenli ulaşım metodu olmasının en önemli nedenlerinden biri, otoritelerin, havayollarının, uçak ve motor üreticilerinin, yaşanan her olaydan bir şeyler öğrenmesi, bu olaylardan çeşitli dersler çıkarması ve tekrarlanmasının önüne geçmek için gerekli aksiyonları alması.
Aynı havayolunun, aynı uçak ve aynı motor tipinde, yine Honolulu’ya yaptığı bir seferde tarih tekerrür etmiş gibi görünüyor. Ama havacılıkta bir şeylerin tekrarlanması, üstelik bu kadar sıklıkla tekrarlanması, hiç hayra alamet bir şey değil. Özetle bu işte bir terslik var.
ÜÇ UÇAK DA ÇOK ESKİ!
Cumartesi günü motor arızası yaşayan, United’ın 777’si imalat hattından çıkan en eski beşinci uçak. 1995’in Eylül’ünde United’ın filosuna katılmıştı. Bahsettiğim her üç olaydaki uçak da 777’nin piyasaya sürülmesinden sonraki ilk iki yıl içinde üretilip teslim edilen ve bugün aktif olarak kullanılan en eski 777 uçakları arasında yer alıyor.
Elbette bu üç olayda sorun yaşayan Pratt & Whitney motorları, uçaklarla beraber teslim edilen motorlar değil. Biliyorsunuz, motorlar rutin bakımlar için belli periyotlarda uçaklardan sökülüyor. Geniş kapsamlı bir revizyon geçirdikten sonra farklı uçaklarda uçmaya devam ediyor.
2018’deki olayda, arızalanan motor 1996 yılında üretilmiş. 77.593 saat uçmuş ve 13.921 iniş kalkış yapmıştı. Cumartesi günü arızalanan motor ise 43.060 saat uçmuş ve 33.518 iniş kalkış yapmıştı.
KONTROLSÜZ MOTOR ARIZASI!
Gökyüzünde motor arızaları nadir yaşanan durumlardır. Motordaki dönen, hareketli parçaların, motoru koruyan dış muhafazayı deldiği ve zarar verdiği olaylar, kontrolsüz motor arızası olarak adlandırılıyor ve gerçekleştiği zaman, potansiyel olarak büyük bir tehlikeye yaklaşıldığını işaret ediyor.
ABD Ulusal Ulaşım Güvenliği Kurulu (NTSB)’nin Şubat 2018’de yaşanan olaya ilişkin yürüttüğü soruşturma sonucunda, olayın motordaki fan pervane palleri yani fan blade’lerden birinin kırılması sonucu yaşandığı belirlenmişti. Motorların kontrolleri sırasında fan blade’lerin birinin güçsüz olduğuna dair sorunun tespit edemediği ortaya çıkmıştı. Zira seyir esnasında kırılan ve motoru korkunç bir hale getiren fan blade’in köşesinin çatlak olduğu ve bakım sırasında bunun fark edilmemesinin bu korkunç olaya neden olduğu anlaşılmıştı.
Motor imalatçısı Pratt & Whitney’in fan blade’lerin incelenip kontrol edilmesi konusunda sağlıklı bir prosedür sunamadığına hükmedildi.
İlgili Haber | Uçağın Havada Tüm Motorları Durursa Ne Olur?
NTSB, United’ın yaşadığı seyir esnasında fan blade kopması olayı üzerine, tüm PW4000 serisi motorlarının fan blade’lerinin incelenmesi ve eski kayıtların gözden geçirilmesi gerektiğine yönelik bir karar aldı. Bunun üzerine FAA, Mart 2019’da bu motordaki fan blade’lerin ilk ve tekrarlı kontrolleri üzerinde değişiklikler içeren bir uçuşa elverişlilik direktifi yayımladı.
PRATT & WHITNEY’DE İHMALLER ZİNCİRİ!
Seyir halinde patlayan motorlardaki bu sorun birdenbire ortaya çıkmaz. Uçaklar ve motorlar eskidikçe, mekanik parçalarında strese bağlı olarak, zamanla büyüyüp can sıkıcı hale gelebilecek mikroskobik çatlaklar oluşur. Zaten bakımların amacı da bu çatlakların, uçağı tehlikeye atabilecek kırıklara dönüşmesini önlemek için periyodik olarak kontrol edilmesidir.
Pratt & Whitney, Connecticut’ta, tahribatsız muayene olarak bilinen yöntemi kullanarak PW-4000 motorlarının fan bladelerini inceleyen bir tesise sahip. 2018’de yaşanan olaya yönelik NTSB soruşturması, fan blade’lerin kontol sürecinde burada çok sayıda hata buldu. Blade’lerin iç yüzeylerini inceleyebilmek için 2005 yılında geliştirilen termal akustik görüntüleme yönteminde bazı çatlakların boya hasarı olarak kaydedildiği ortaya çıktı.
Yani, seyir esnasında motoru patlatabilecek olan bazı kusurların fark edildiği ama önemsenmediği anlaşılmıştı. Daha önceki başka bir rapor ise incelenmeyi bekleyen fan blade’lerin sayısının ciddi şekilde arttığı ve kontrolleri yapacak personellerden, sürekli fazla mesai yapmaları istendiği bilgisi yer almıştı. Yani insan hatasına davetiye çıkaran bir uygulama vardı. Raporlar, tesiste bu kontrollerin nasıl yapılacağı ile ilgili resmi bir eğitim prosedürü olmadığı bilgisini de içeriyordu.
Cumartesi günü yaşanan olayın kesin nedeni elbette şuan için bilinmiyor. Ancak hasarlı motora ait görseller, motordaki 22 adet fan blade’in birinin tamamen koptuğunu, hemen yanındakini de ortadan kırdığını ortaya koyuyor. Bu da 2018’de olay ile benzer bir yorgunluk kırılması ihtimalini ciddi şekilde artırıyor.
Uzmanlar, bu tip olaylar ile ilgili kesin bir sonuca varmadan önce mevcut kanıtları dikkatli ve metodik olarak değerlendirmek üzere eğitiliyor. Soruşturma süreci bir yıl veya daha uzun sürebiliyor. United’ın yaşadığı olayın arkasından bakalım ne gibi sonuçlar çıkacak. Hep beraber göreceğiz.
P&W MOTORLU 777’LER YERE İNDİRİLDİ!
ABD’de yaşanan olay Japonları harekete geçirdi. Boeing 777 model uçakların Japonya’da kullanımı durduruldu. Japan Airlines ve All Nippon Airways filosundaki toplam 32 uçak yere indirildi. Kısa bir süre sonra FAA, bu motorların acilen gözden geçirilmesini gerektiren bir direktif yayımladı. United Havayolları da filosundaki 24 adet 777’yi yere indirdi. G. Kore’den de benzer bir karar geldi. İngiltere ise, bu uçak tipini kullanan 777’lerin hava sahasına girmesini yasakladı.
BOEING 777’NİN MOTOR SEÇENEKLERİ
Boeing 777 uçaklarında, müşterilere 3 farklı motor seçeneği sunuluyor. Bunlar General Electric GE90 serisi, Pratt & Whitney PW-4000 serisi ve Rolls-Royce Trent 800 serisi motorlar.
Videoda da anlattığımız üzere, United’ın yaşadığı iki olayda da arıza yaşayan motor Pratt & Whitney PW4077. Bugüne kadar havayollarına teslim edilen 1600’ün üzerindeki 777 uçaklarının sadece 128’inde bu motor tipi kullanılıyor. Bu 128 uçağın 69 tanesi aktif olarak uçmaya devam ederken, 59’u pandemi nedeniyle uzun süreli park pozisyonu yani storage durumunda bekliyor.
TÜRK HAVA YOLLARI’NIN 777’LERİ ETKİLENİR Mİ?
Türk Hava Yolları filosunda da hatırı sayılır sayıda Boeing 777 uçağı bulunuyor. Ancak THY bu uçaklarda General Electric GE90 serisi motorları kullanmayı tercih ediyor.
SORUN BAŞKA UÇAK TİPLERİNE SIÇRAR MI?
PW4000 motorları, Airbus A300, A310, A330, Boeing 747, 767 ve MD-11 dahil olmak üzere bir dizi farklı ticari uçağa güç sağlıyor. Ancak, bu olayların yaşandığı PW4000-112 serisi motorlar, yalnızca Boeing 777-200 ve 777-300 uçaklarında kullanılıyor. Yani mevcut sorunun 777 ailesi dışında herhangi bir uçağı kapsayacağı düşünülmüyor.
737 UÇAKLARINDA DA CFM56 MOTORLARINDA YAŞANMIŞTI!
Bu arada, Boeing 777, son yıllarda birden fazla kontrolsüz motor arızası yaşayan tek uçak modeli değil. 2016’da ve 2018’de, CFM56 motorlarından güç alan 737’ler, çok kritik sorunlara neden olan yorgunluk çatlaklarından muzdaripti. Hatta Southwest Havayolları’nın 2018’deki uçuşunda motordan kopan bir parça uçağın penceresini kırmış ve yolculardan biri camdan dışarı emilerek hayatını kaybetmişti.