Havacılık Bülteni-179

KAYIP MALEZYA UÇAĞININ YERİ TESPİT EDİLDİ Mİ?

8 Mart 2014’te Kuala Lumpur’dan Pekin’e gitmek üzere havalanan Malezya Havayolları’na ait Boeing 777, kalkıştan 38 dakika sonra hava trafik kontrolüyle temasını kaybetti. İçindeki 239 yolcu ve mürettebatıyla ortadan kaybolan uçaktan o günden bu yana bir yanıt alınamıyor.

İngiliz uzay mühendisi ve fizikçi Richard Godfrey tarafından hazırlanan yeni bir rapor, uçağın Avustralya’nın Perth şehrinin 1933 km batısında okyanusa çarptığını ve suyun 4000 m altında olduğunu söylüyor. Godfrey, hazırladığı raporda, amatör radyo meraklıları tarafından dünya çapında iletişim kurmak için kullanılan Zayıf Sinyal Yayılım Raporlayıcısı ((Weak Signal Propagation Reporter (WSPR)) yöntemi kullanılarak uçağı tespit etmenin mümkün olabileceğini iddia ediyor.

Fısıltı olarak da bilinen Zayıf Sinyal Yayılım Raporlayıcısı, amatör telsiz operatörleri arasında zayıf sinyalli telsiz iletişimi için kullanılan, bilgisayar programında uygulanan bir protokol . Program, MF ve HF bantlarında yayılma yollarını test etmek için düşük güçlü iletimleri göndermek ve almak için tasarlandı.

Daha önce uydu verilerine ve okyanus sürüklenme analizine dayalı olarak belirlenen 120.000 km²’lik alanda, 4 yıl aralıksız sürdürülen ve 200 milyon dolar harcanan arama kurtarma çalışmaları sonuçsuz kalmıştı. Ancak Richard Godfrey’in raporunda, uçağın da içinde olduğu konumun 300 km²’ye kadar daraltılabileceği iddia ediliyor. İlginç bir şekilde, bu alan, önceki aramalarda tam olarak incelenmemiş kısımları da içeriyor. Bu da sekiz yıl sonra havacılık tarihinin en büyük gizemlerinden birinin çözülebileceği umudunu artırıyor.

Bu rapor üzerine Avustralya Ulaştırma Güvenliği Bürosu harekete geçti. Avustralyalı uzmanlar, beş yıl önce resmi olarak sona eren uçağı arama çalışmalarına yeniden başladı. Kurumun yeni yöneticisi Angus Mitchell, “günümüzün çözülmemiş en büyük gizemine” yeniden odaklandı.

Ekip, öncelikle tüm eski verileri yeniden inceliyor ve gözden kaçmış olabilecek herhangi bir şey arıyor. Avustralya yer bilimleri kurumu Geoscience’nin de dahil olduğu tüm arama kurtarma çalışmaları, Sky News Australia tarafından hazırlanacak belgesele de konu olacak.

AIRBUS’TAN QATAR’A ZEYTİN DALI

Airbus CEO’su Guillaume Faury, A350 uçaklarının yüzeyindeki boya hasarı konusunda Qatar Airways ile dostane bir çözüme ulaşmayı umduklarını açıkladı.

Yaşanan boya erozyonu ve yıldırım önleyici sistemlerde oluşabilecek potansiyel sorunlar ile ilgili iki dev şirket arasında anlaşmazlık sürüyor. Airbus, tespit edilen boya kusurlarının uçuş emniyetini riske atmadığı konusunda ısrar ederken; dikkat edilmesi gerektiğini de kabul etti.

Qatar Airways, Airbus’a 600 milyon Dolar’ın üzerinde bir tazminat davası açtı ve sorunun resmi bir analizi yapılana kadar başka A350 teslim almayı da reddediyor.

Qatar Airways’in A350’deki kusurları yanlış nitelendirdiği ve sözleşmeyi de yanlış yorumladığını iddia eden Airbus da havayolunun daha önce verdiği 2 adet A350 ve 50 adet A321neo siparişlerini iptal etti. Airbus CEO’su bu durumu “sözleşmeden doğan haklarını kullanma kararını vermek zorunda kaldıkları” şeklinde özetledi. Ancak dostane bir çözüm için umut etmeye devam ettiklerini belirterek havayoluna kapıları tamamen kapatmadı.

Qatar Airways ise Airbus kanadından gelen bu yaklaşıma herhangi bir yanıt vermedi. Her iki taraf da havacılık endüstrisinde son derece nadir görülebilecek bu konuda iddiasını sürdürüyor.

Uzmanlar, Qatar Airways’in Airbus’ın A321 anlaşmasını iptal etmesini önleyecek bir dava daha açacağı görüşünde. Ancak havayolu geçtiğimiz haftalarda bu uçakların yerine 25’i kesin 25’i opsiyonlu toplam 50 adet Boeing 737 MAX-10 siparişi verdi.

Airbus’ın A321 siparişlerini iptal etme kararı, Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği (IATA) başkanı da dahil olmak üzere havacılık endüstrisini alarma geçirdi. Airbus’ın herhangi bir kriz durumunda uçak teslimatları üzerinden tehditkar bir yaklaşım sergilemesi eleştirilirken; Airbus kanadından ise müşterilerle ilişkilerin son derece sağlıklı olduğu ve bu yaklaşımın sürdürüleceği yanıtı geldi.

FAA BOEING’İN SERTİFİKA YETKİSİNİ ALDI!

ABD Federal Havacılık İdaresi FAA, Boeing’in, yeni 787 uçaklarını kendisinin sertifikalandırmasına izin vermeyeceğini duyurdu. Alınan karar sonrası, Boeing’in kalite kontrol ve üretim süreçlerinin, FAA tasarım standartlarını karşıladığından emin olana kadar, şirketin uçuşa elverişlilik sertifikası verme yetkisi FAA’nin elinde olacak.

FAA tarafından yapılan açıklama ile 787 Dreamliner’daki üretim sorunlarının çözümü için Boeing’in “sistemik bir düzeltme” yapmasına ihtiyaç olduğunu vurgulandı. Ancak bu yeni uçuşa elverişlilik sertifikası düzenlemesinin, uçakların teslimat süreçlerinde bir “tıkanma sebebi” olmayacağı da belirtildi.

FAA’nin sertifika yetkisini eline almasının ardından üretilen her uçak, tek tek FAA yetkilileri tarafından kontrol edilecek. Boeing, FAA’nın endişelerini dile getirmesinin ardından, geçtiğimiz Mayıs ayı sonunda 787’nin teslimatlarını askıya almıştı. FAA, bu süre içinde aktif olarak uçmaya devam eden uçaklardaki potansiyel üretim sorunlarını değerlendirmek için de iki ayrı uçuşa elverişlilik yönergesi yayımladı. Temmuz ayında ise uçakların üretim sürecinde yepyeni sorunlar da tespit edilmişti.

FAA’nin yeni kararı sonrası, 787 teslimatlarının en az altı ay daha gerçekleşmeyeceği duyuruldu. Boeing, şu an 787 üretiminin çok düşük oranda olduğunu ve kademeli olarak ayda 5 adet üretime dönüleceğini açıkladı.

Boeing, fabrika değişiklikleri ve diğer yapısal sorunlar nedeniyle 787’leri önceden planlanladığı sayıda üretmeye devam edemiyor. Boeing, teslimat gecikmeleri nedeniyle müşterilere ödenecek tazminatların 3.5 milyar Dolar’ı aştığını açıkladı. Üretim kusurlarıyla ilgili anormal üretim maliyetleri için de 1 milyar Dolar zarar oluştuğu tahmin ediliyor.

ITA AIRWAYS ÖZELLEŞİYOR!

İtalyan hükümeti, iflas eden Alitalia’nın halefi olarak geçtiğimiz Ekim ayında, yaklaşık 1,3 milyar Euro’luk bir değer ile faaliyetlerine faaliyete başlayan ülkenin yeni ulusal havayolu ITA Airways’in özelleştirilmesine yeşil ışık yaktı.

İtalya Maliye Bakanı Daniele Franco, kabinenin, ITA için ortak arama sürecini başlatma kararı aldığını açıkladı. Bu adımın “halka arz veya doğrudan satış” yoluyla olabileceği belirtildi. Hükümetin, ITA’nın kontrol hissesini değil azınlık hissesini elinde tutacağı belirtildi.

Havayolu şu anda Alman Havacılık devi Lufthansa Grubu ve Cenevre merkezli küresel nakliye şirketi MSC’nin radarında. İtalyan hükümeti, MSC ve Lufthansa’nın müzakerelerde 90 günlük bir münhasırlık süresi talebine rağmen, teklifi tüm potansiyel adaylara açmaya karar verdi.

NETFLIX’IN BOEING 737 MAX BELGESELİ YAYINDA!

Netflix’in yeni belgeseli Downfall, 18 Şubat’ta yayına girdi. 5 ay içinde gerçekleşen ve 346 kişinin yaşamını yitirdiği iki Boeing 737 MAX kazasını derinlemesine inceleyen belgesel, kârlılığı insandan daha öncelikli kılan, karanlık Amerikan zihniyetinin kalbine dokunuyor. Kazalara neden olan temel sorunların, Boeing’in sorumsuzluk ve açgözlülük ile donatılmış bir şirket kültürü ile ilgili olduğuna vurgu yapılıyor.

Eski Boeing çalışanları, havacılık uzmanları, gazeteciler, ABD Kongresi üyeleri, kurbanların aileleri ve tabii ki Chesley Sullenberger ile yapılan görüşmeler ile zenginleştirilen 89 dakikalık belgeselde, Boeing ve McDonnell Douglas arasında 1997’de yaşanan birleşmenin, Boeing için işlerin ters gitmeye başladığı an olduğu  ifade ediliyor. Mühendislik ve inovasyon anlamında mükemmelliği ile tanınan bir şirketin, bir anda yalnızca artan hisse değeri ile ilgilenen bir şirkete dönüştüğü iddia ediliyor.

Airbus’ın, 2003’te satış sayısında Boeing’i geride bıraktığı an, Boeing’in artık mühendislerini dinlemeyi bıraktığı ve yöneticilerin, şirketin finansal durumunu etkileyebilecek herhangi bir kötü haberin önüne geçmek için çaba sarf ettiği söyleniyor. Belgesel, bu kurumsal zihniyetin nihai çöküşe giden yolunu ayrıntılı olarak anlatıyor.

adbanner