Havalimanlarında Follow Me Araçları Ne İşe Yarıyor?

Kimi zaman süper lüks bir Lamborghini Huracan, bazen bir Porche Taycan çoğunlukla da gündelik hayatta rastladığımız sıradan araçlar. Havalimanlarında gördüğümüz ve üzerinde ‘Follow Me’, yani ‘Beni takip et’ yazılı araçlardan bahsedeceğiz bugün. Ancak bu yazının amacı, araçların modellerini karşılaştırmak değil, ne kadar önemli oldukları ve ne işe yaradıkları aktarmak. Belki başka bir içerikte, mesela TOGG, İstanbul Havalimanı’nda boy gösterdiği zaman, dünyanın dört bir yanında öne çıkan ‘Follow Me’ araçlarını inceleme ve karşılaştırma şansımız olur, kim bilir?

Follow Me Aracı Nedir, Neden İhtiyaç Duyulur ?

Bir yolcu olarak her ne kadar farketmesek de ‘Follow Me’ araçları, havalimanlarında apron güvenliği için olmazsa olmazlardandır. ‘Marshall’ adı verilen bir sürücüye; sarı ile siyah renklerden oluşan damalı desene sahip bu araçlar, üstünde bulunan parlak ikaz ışıkları ile kolayca fark edilebiliyor. Genellikle havalimanlarında görüş mesafesinin düştüğü durumlarda ortaya çıkıyorlar. Eğer büyük bir havalimanına ilk kez inen bir uçak varsa; pilotların taksi yollarını karıştırma ihtimaline karşı, rehberlik isteyen pilotların yardımına koşup, yolculuğun emniyetli bir şekilde sona ermesini sağlıyorlar.

Follow Me Araçları Gerçekten Gerekli mi?

Yoğun sis altında görüş mesafesinin 150 metrenin bile altına düştüğü İstanbul Havalimanı’na inen bir pilot olduğunuzu düşünün ya da durun işleri biraz daha zorlaştıralım; 8 pisti olan Chicago O’Hare Uluslararası Havalimanı’ndasınız. İşte tam o anda beyazlar içinden kurtarıcı bir kahraman gibi gelen bu araçlar size park pozisyonuna emniyetli bir şekilde ulaşabilmeniz için eşlik ediyor.

Görüş seviyesi yeterli olan durumlarda bile günümüzün çok pistli havalimanlarında, birbirine geçmiş taksi yolları ve pistlerin hangisinin kullanılacağı, uçak tipine göre belirleniyor. Çünkü eğer bir A380 veya Boeing 747 pilotu iseniz, kanat açıklığının  80 metreye ulaştığı bir jumbo jetin içerisindesiniz demektir. Bu gibi durumlarda gireceğiniz taksi yolları bile sınırlı. Çünkü o anda olduğunuz havalimanın her taksi yolu; dönüş mesafesi, çevresinde bulunan direkler ve diğer engellerden dolayı size uygun olmayabilir.

Hatırlarsanız 22 Mayıs 2019 tarihinde Türk Hava Yolları’na ait olan bir Airbus A330, henüz taksi yoluna girmeden yanlış hesaplamadan dolayı kanadını elektrik direğine çarparak hem uçağın kanadına zarar vermiş hem de çarptığı direği yıkmıştı.

Daha güncel bir örnek ise 7 Ağustos 2021 tarihinde ABD’nin New Jersey eyaletinde bulunan Newark Havalimanı’nda, Newark-İstanbul seferine başlamak isteyen yine bir Airbus A330-300’ün pilotları, iki paralel pistin ortasında bulunan bir taksi yolundan kalkmaya çalışmıştı. Uçak, hava trafik kontrolörünün farketmesiyle fren yapmış ve kalkışını son anda iptal etmişti. Bu hata, pilotların işlerine son verilmesine neden oldu.

Follow Me Araçları Pilotlarla Nasıl iletişim Kurabiliyor ve Nasıl Yönlendirme Yapabiliyor?

Her ‘Follow Me’ aracı, sahip olduğu anten sistemiyle tüm havalimanı frekansları ile iletişim sağlayabiliyor. Böylelikle kuleden gelen talimatlar doğrultusunda yönlendirme isteyen uçağa doğru yola çıkıp yine o uçağın frekansına bağlanarak kokpit ekibiyle iletişim kuruyor.

Araçların tavanındaki ikaz ışıkları ile temel yönlendirmeleri sağlayıp, araç içi monitörlerden de havalimanına özel navigasyon sistemi yardımı ile gidilmesi gereken yere doğru yönlendirme yapıyorlar. Park yerine gelindikten sonra, aracı kullanan görevli araçtan inerek yönlendirme çubukları ile uçağın doğru park pozisyonunda durmasında yardımcı oluyor.

Ahmet EKER

adbanner