Uçak Yolcuları Biyometrik Teknolojiye Hazır

Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği (IATA) tarafından yapılan bir anket, hava yolu ile seyahat edenlerin, daha kısa bekleme süreleri istediğini ve biyometrik teknolojiye açık olduklarını gösteriyor.

IATA, seyahat ederken yaşadıkları deneyimleri öğrenmek için her yıl yaklaşık 10.000 kişinin katıldığı bir anket düzenliyor. Bu yıl 200’den fazla ülkeden 10.206 katılımcı ile nu anket gerçekleştirildi. Yapılan çalışmada, yolcuların yüzde 80’i deneyimlerini “çok memnun” veya “biraz memnun” kaldım şeklinde değerlendirdi.

IATA’nın 2022 Küresel Yolcu Anketi (GPS) yolcuların en yüksek memnuniyet seviyesinin, %84 ile rezervasyon süreciyle ilgili olduğu sonucuna ulaşırken; sınır kontrolü ve göçmenlik konularının ise %64 ile en düşük memnuniyet seviyesine sahip olduğu ortaya konuldu.

IATA’nın operasyonlar, emniyet ve güvenlikten sorumlu kıdemli başkan yardımcısı Nick Careen, teknolojideki gelişmelerin, müşteriler için genel memnuniyeti artırmanın anahtarı olacağı düşüncesini paylaştı..

Careen, yolcuların havaalanına uçmaya hazır bir şekilde ulaşmak, biyometrik sistemleri kullanarak yolculuklarının her iki ucundaki havaalanında daha hızlı hareket edebilmek ve bagajlarının her zaman nerede olduğunu bilmek istediklerini söylüyor. Teknolojinin de bu ideal deneyimi desteklemek için var olduğunu belirtiyor.

Havalimanlarındaki biyometrik sistemler, yolcular tarafından beğeniliyor.

Ankete göre, Sınır kontrolü, göçmenlik ve bagajların geri alınması gibi detaylar, IATA tarafından “stres alanları” olarak tanımlanıyor. Her bir alan, yüzde 70’in altında memnuniyet performansı sergiliyor. IATA yönetimi, pandemi sürecinde başlatılan temassız sistemlerin sürekli tanıtımlarının yapılmasının bu sayıları iyileştirmenin yolu olduğuna inanıyor.

IATA’ya göre, yolcu kontrol noktalarında biyometrik işlemler ve yüz tanıma teknolojisi, müşteri memnuniyetini artırıyor.

Anket, biyometrik işleme teknolojisini kullanan kişilerin yüzde 88’inin bu süreçten memnun olduklarını ve yüzde 75’inin pasaportlarını veya biniş kartlarını yanlarında taşımak yerine biyometri kullanmayı tercih ettiği sonucuna varıyor.

Singapur Havayolları, Ekim ayının başında bir biyometrik işlem denemesi gerçekleştirdi ve uçuş gecikmelerde azalma ve müşteri mutluluğunda bir iyileşme gördü.

Anketten ayrıca valiz taşıma konusunda hayal kırıklığı ve daha fazla seçenek isteği de öne çıktı. Katılımcıların yüzde 40’ı valizlerine ulaşamamaktan şikayetçi. Yüzde 20’si ise hizmetten hiç memnun değil.

Kayıp bagajlarla ilgili sorunlar, pandemi sonrası uluslararası seyahatlerin dönüşü hızlandığından beri dünya çapında manşetlere çıkıyor.


İlgili Haber | Uçaklarda AirTag Kullanmak Yasak mı?


Ankete katılanların neredeyse yüzde 50’sinin kendi bagaj takip cihazlarını kullanmak istemesi veya halihazırda kullanıyor olması, kaybolan bagaj sorununun kısa süre içinde çözülmesinin bir yolu olarak yorumlanıyor.

Havaalanına varıştan uçağa binişe kadar geçen süreçte, harcanan vakit de katılımcılar tarafından kilit nokta olarak vurgulandı.

Ankete katılanların yüzde 42’si havaalanında 1-2 saat; yüzde 25’i 2-3 saat ve yüzde 21’i 30 dakika ile 1 saat arasında vakit harcadığını iddia ediyor.

Check-in’den uçağa binişe kadar olan süreçte en az vakit harcayanlar daha fazla memnuniyet bildirdi. Daha uzun bekleme süreleri yaşayanlar da daha düşük memnuniyet bildirdi.

adbanner