Uçakların kalkıştan kısa süre sonra tıbbi acil durum, yangın ya da teknik sebeple acil iniş yapmak zorunda kalması halinde, “fuel dumping” veya “fuel jettison” yani kontrollü yakıt boşaltma prosedürü uygulaması gerekiyor.
Uçakların tasarım aşamasında belirlenen, maksimum kalkış ağırlıkları olduğu gibi maksimum iniş ağırlık değerleri de var. Genellikle uçakların maksimum kalkış ağırlığı, maksimum iniş ağırlığından daha yüksek oluyor. Uçağın kendi ağırlığı, yolcu ve kargo yükleri ile birlikte yakıt da eklendiği zaman toplam ağırlık ciddi şekilde artıyor.
Sefer öncesi, uçağa alınan yakıt miktarı, uçağın toplam ağırlığı içinde önemli bir yüzde oluşturduğu için, kalkıştan kısa süre sonra inmek zorunda kalındığı durumlarda, yolcuları veya kargoları uçaktan atamayacağımıza göre, uçaktan atılabilecek tek yük yakıt oluyor.
Uçağın gereğinden fazla ağırlıkla inmesi “owerweight landing” olarak adlandırılıyor. Bu hiç istenmeyen bir durum. İnişin fazla yük boşaltıldıktan sonra gerçekleşmesi, yangın riski veya uçağın başta iniş takımları olmak üzere yapısal olarak hasar görmesini engelliyor.
İlgili Haber | THY Uçağı Neden Havada 7.5 Saat Turladı?
Uçağın olağandan fazla ağırlıkla inmesi, teknik inceleme gerektiriyor ve ekstra bakım maliyeti yaratıyor. 2010 yılında Qantas havayollarına ait bir Airbus A380, Endonezya üzerindeyken, motordaki patlama ve yakıt boşaltım sistemi arızası nedeniyle, 386 ton olan maksimum iniş ağırlığının 50 ton fazlası ile inmek zorunda kaldı. Olay üzerine uçağa bakım için 135 Milyon Dolar harcanarak, 18 ay sonrasında yeniden uçuşlara döndürülebildi.
Ancak dump sistemi her uçakta standart olarak bulunmuyor. Havayolları isterse bu sistemi ekstra bir işlem ile uçaklarına entegre edebiliyor. Boeing 747 ve 777 ile Airbus A330, A350 ve A380 gibi geniş gövde uçaklara istenirse dump sistemi entegre etmek mümkün. Ancak Boeing 737 ve Airbus A320 ailesi gibi dar gövde uçaklarla bölgesel jetlerde bu sistem bulunmuyor. Onlar bu tip durumlarda havada turlayarak yakıtı bitirmek şeklinde yüklerini azaltıyor.
Yakıt, uçağın kanatlarında bulunan yakıt tanklarında depolanıyor. Dump sistemi sayesinde, kanatların ucunda konumlandırılan küçük deliklerden yakıt dışarı püskürtülüyor. Pilotların, dump sisteminin devreye alması ve yakıtı boşaltmaya başlaması üç veya dört aşamalı bir işlemin sonunda gerçekleşiyor.
Bir Bakışta | Uçakta Yakıtın Bulunduğu Kısımlar
Havada Yakıt Boşaltma Prosedürleri
Yakıt boşaltımı için, öncelikle acil durum (Mayday) deklare etmek gerekiyor. Hava trafik kontrolörü ile koordine olan pilotlar, yakıt boşaltmaya başlamadan önce en uygun irtifa ve konum için rehberlik talep edip süreci başlatıyor. Uluslararası kurallara uyacak şekilde seyrek nüfusun olduğu yerlere ve mümkünse deniz üzerine yakıt boşaltılıyor.
Pilotlardan gelen yakıt boşaltma talebinin ardından, kulede bir ASSIST (A – Acknowledge (Onay) S – Seperate (Ayrılma) S – Silence (Sessizlik) I – Information (Bilgi) S – Support (Destek) T – Time (Zaman)) süreci başlıyor.
- A – acil durumu kabul edip, uygun yakıt boşaltma alanları ve irtifaları ile acil iniş için uygun havaalanlarına dair bilgiler pilotlara iletiliyor.
- S – uçağın genel uçuş trafiğinden ayrılması sağlanıyor. Bu esnada uçak, belirlenen yakıt boşaltma alanına yönlendiriliyor. Yakıtın yere ulaşmadan buharlaşmasına veya dağılmasına izin verecek bir yükseklikte boşaltmanın gerçekleştiğinden emin olunması gerekiyor. Genellikle 5000 – 6000 feet irtifa, bu iş için uygun görülüyor. Yakıt boşaltacak uçağın diğer uçuş trafiğinden ayrılma limitleri de kurallarla belirlenmiş durumda. Yakıt boşaltan uçağın arkasında yaklaşık 90 km veya en az 15 dakikalık ayrılma mesafesi belirlenirken, dikey eksen de ise yakıt boşaltan uçağın en az 1000 ft üzerinde ve en az 3000 ft altında olmak gerekiyor.
- S – acil olmayan aramaları susturuluyor ve mümkünse pilotlarla ayrı frekans kullanarak iletişim kuruluyor
- I – denetim otoriteleri, havaalanı acil durum yangınla mücadele ekiplerini ve tüm ilgili paydaşlar bilgilendiriliyor. Genel bir çağrı kodu ile çevredeki diğer uçuş trafiği, durum hakkında bilgilendiriliyor.
- S – yakıt boşalttıktan sonra inilecek meydan ile ilgili yaklaşma tipi, pist uzunluğu ve her türlü ekstra detay bilgilerle pilotlar destekleniyor.
- T – bütün süreç esnasında da kokpit ekibine durumu değerlendirmeleri, boşaltma prosedürünü yürütmeleri ve ilgili check listleri tamamlamaları için zaman vermek ve onlara acil olmayan konularda baskı yapmamak felsefesi öne çıkıyor.
Sonuç olarak boşaltılan yakıt, bulunan irtifadaki şartlar sebebiyle anında buharlaşıyor; yani sandığınız gibi sıvı halde yeryüzüne inmiyor. Buharlaşan kerosen, insan sağlığı için herhangi bir tehdit oluşturmuyor.
Okulun Üzerine Yakıt Boşalttı!
FAA kurallarına göre, 2.000 feet irtifa altında herhangi bir nedenle yakıt boşaltmak mümkün değil. Ancak 2020 yılının Ocak ayında, Los Angeles’tan Şanghay’a giden, Delta’ya ait bir Boeing 777, kalkıştan hemen sonra acil bir durum yaşadı ve motorlardan birini kapatmak zorunda kaldı. Uçak daha sonra, 2000 feet yükseklikte, yerleşim merkezlerinin üzerinde 15.000 galon yakıtı boşaltmak zorunda kaldı.
Yakıtın boşaltıldığı bölgede biri anaokulu olmak üzere üçten fazla okul da vardı. Boşaltılan yakıt, üzerlerinden çok yakın şekilde bir uçak geçtiğini ve güçlü bir yakıt kokusu fark ettiklerini söyleyen 50’den fazla kişiyi etkiledi. Bu kişiler, gözlerde yanma, ciltte kaşıntı ve çeşitli solunum problemleri ile hastaneye başvurdu. Neyse ki çok ciddi bir yaralanma raporlanmadı. Konuyla ilgili FAA soruşturması sürüyor.