YENİ AN-225 İÇİN TÜRKİYE’DEN DESTEK İSTEDİ!
Ukrayna devletine ait bir teşebbüs olan Antonov Havayolları, ülkeden uluslararası uçuşlar gerçekleştirmenin imkansız olması nedeniyle, filosundaki 5 adet An-124-100 Ruslan uçağının Almanya’nın Leipzig Havaalanı’na geçici olarak konuşlandırıldığını açıkladı. Havalimanında uçaklar için bir teknik bakım tesisi de açıldı.
Atılan bu adım, havayolunun ticari şirketler ve çeşitli devletlerden geln ağır ve büyük kargoları taşıma işlerinin devam ettirilebilmesi için tek yol gibi görünüyor.
Antonov şirketinin Kiev yakınlarındaki Hostomel Havalimanı’nda bulunan merkezi yerle bir edildi. Sviatoshyn Havaalanı’ndaki merkezi büyük hasar gördü. Antonov’un An-26, An-74 gibi uçakları ile dünyanın en büyük kargo uçağı An-225 Mriya imha edildi ve kullanılamaz hale geldi.
Ayrıca An-12, An-22, An-28, An-132D ve An-124-100-150 olmak üzere beş uçak da hasar gördü. Antonov Enterprise, Rusların saldırılarının başladığı 24 Şubat’tan önce Ukrayna’dan beş An-124 uçağını kaçırmıştı.
Öte yandan hafta içinde Ukrayna Devlet Başkanı Zelensky’den Türkiye’yi de yakından ilgilendiren bir itiraf geldi. Rusya ile devam eden savaşta hayatını kaybeden pilotların anısına ithaf edilecek yeni bir An-225 MRIYA inşa etme niyetini açıklayan Zelensky, ikonik uçağın yenisini üretmek için 800 milyon Dolar’a ihtiyaçları olduğunu ve bunun için Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kapısını çaldığını söyledi. Ancak gerekli parayı bulamadıklarını anlattı. Savaşta ölen kahraman pilotların anısına yeni bir MRIYA inşa etmenin devletin görevi olduğunu sözlerine ekledi. Bakalım bu konuda Türkiye’den açıklama gelecek mi?
BOEING 787 TESLİMATINDA YENİ KRİZ!
ABD’li imalatçı Boeing’in, 787 Dreamliner uçaklarının teslimatlarını sürdürmek için Federal Havacılık İdaresi FAA’ye yetersiz belge sunduğu iddia ediliyor. Boeing’in Nisan ayı sonlarında yaptığı sunumda, 787 teslimatlarının yeniden başlaması için FAA’den gelen taleplerin bir kısmının göz ardı edildiğinin tespit edilmesi nedeniyle ilerleme sağlanamadığı belirtiliyor. Boeing kanadından yapılan açıklamalar ise FAA ile devam eden görüşmelerin son derece şeffaf olduğu yönünde.
787 uçaklarının imalat sürecinde tespit edilen çeşitli üretim sorunları, 787’nin teslimatlarını yaklaşık bir yıldır tamamen durdurmuş durumda. Teslimatların önce 2021’in Ekim ayında, sonra 2022’nin başlarında ve son olarak 2022’nin Nisan ayının sonlarında yeniden başlayacağına dair açıklamaların ardından, Boeing’in son açıklaması, 2022’nin sonlarında teslimatların başlayacağı yönünde. Ancak FAA’nin endişelerinin teslimatları daha da geciktirebileceği söyleniyor.
İlk olarak Ekim 2020’de teslimatların askıya alınmasının ardından; 2021’in Nisan ve Haziran ayları arasında kısa süre devam eden devam edilebildi.
1 yılı aşkın süredir yaşanan gecikmeler, çok sayıda havayolunu ciddi şekilde etkilediği gibi; Boeing için büyük bir sipariş birikimi oluşturdu ve teslim edilmeyen uçak sayısını azaltmak için üretim kapasitesi düşürmek zorunda kalındı.
Teslim edilemeyen 787 Dreamliner ve 737 MAX uçaklarının kabaran envanterini temizlemek, tedarik zinciri darboğazlarını aşmak, Ukrayna’daki savaş, pandemi ve uçaklarının emniyetsiz olduğuna dair algının yarattığı tüm krizlerin içinden çıkabilmek, ABD’li uçak üreticisi için hayati önem taşıyor.
787’nin teslimatlarının yaklaşık 1 yıldır devam edemiyor olmasının, Boeing’e şimdiden 5.5 milyar Dolar’lık bir fatura yarattığı tahmin ediliyor. Boeing, üretimi tamamlanıp sahibine teslim edilemeyen ve park halinde bekleyen, yaklaşık 12,5 milyar Dolar değerinde 100’den fazla 787’ye sahip.
FAA, 787’deki sorunların birkaç basit üretim probleminden çok daha derin olduğu konusunda ısrarcı. Şubat ayında FAA, Boeing’in yeni 787 jetlerini kendi kendine sertifikalandırmasına izin vermeyeceğini ve şirketin üretim süreçlerinde sistemik bir düzeltmeye ihtiyacı olduğunu açıkladı. Boeing’in kalite kontrol ve üretim süreçlerinin, sürekli olarak FAA tasarım standartlarını karşılayan 787’lerin üretileceği konusunda ikna edene kadar, Boeing uçaklarına uçuşa elverişlilik sertifikaları verme yetkisi FAA’nin elinde olacak.
RYANAIR CEO’SUNDAN BOEING’E SERT ELEŞTİRİ!
Öte yandan Ryanair CEO’su Michael O’Leary, uzun zamandır devam eden teslimat gecikmeleri nedeniyle, Boeing yönetimini, ilginç bir dille eleştirdi. O’Leary, ABD’li uçak üreticisinin şu anda kafası kopmuş tavuklar gibi sağa sola koşturduğunu, yeni uçak satamayacaklarını ve daha önce sattıkları uçakları da zamanında teslim edemediklerini söyledi.
Dünyanın en büyük 737 MAX operatörlerinden biri olan ve 10 yıldan fazla süre içinde 400’den fazla uçak siparişi veren Ryanair, son olarak geçtiğimiz Eylül ayında, fiyat beklentilerini karşılamadığı gerekçesiyle milyarlarca dolarlık 737 MAX 10 için Boeing ile yapılan görüşmeleri sonlandırmıştı.
O’Leary: “Yeni uçak üretmenin çeşitli zorlukları olabileceğini anladığını, ancak iki yıl önce üretilen uçaklara tek yapılması gerekenin, içine yakıt koyup Dublin’e uçurmak olduğunu” belirtti. Bu konuda yaşadıkları gecikmeleri asla anlamadığını söyleyerek, Boeing’i çok kötü bir yönetim performansına sahip olmakla eleştirdi.
ATR’DEN YENİ NESİL TURBOPROP UÇAK!
Fransız-İtalyan ortaklığında turboprop uçaklar üreten ATR, en çok satan bölgesel uçak ailesinin yeni nesli ATR’ EVO için 2030 yılına kadar olan planlarını açıkladı.
Plan, müşterilere yeni nesil ATR uçaklarını sunmak için gelişmiş tasarım özellikleri ve hibrit özellikli yeni bir motor öngörüyor. Performans, ekonomi ve sürdürülebilirlikte önemli iyileştirmeler sağlamak için yenilikçi teknolojileri de kapsıyor.
Yeni pervaneleri, geliştirilmiş kabin ve sistemleri içeren yeni bir eko-tasarımı bünyesinde barındıran uçak, %100 Sürdürülebilir Havacılık Yakıtı (SAF) ile çalıştırılabilen iki motorlu bir turboprop olarak kalacak.
ATR İcra Kurulu Başkanı Stefano Bortoli’ye göre, ATR ‘EVO’ havacılık için karbondan arındırılmış bir geleceğe giden yolu açacak. Uçağın temel faydaları arasında %20 genel yakıt tasarruf iyileştirmesi ve %100 SAF uyumluluğu yer alıyor. Bu gelişmeler, uçağın kerosen ile çalışan bölgesel bir uçağa göre %50’den fazla daha az CO2 salacağı anlamına geliyor. %100 SAF kullanıldığında, uçağın emisyonları sıfıra yakın olacak.
Avrupalı bölgesel uçak üreticisi, önümüzdeki aylarda, ATR’ EVO programını 2023 yılına kadar başlatabilmek için havayolları, motor üreticileri ve sistem sağlayıcılarla masaya oturacak.
Öte yandan ATR ve Safran Landing Systems, hard landing yani sert iniş vakalarının yaşandığı durumlarda tepki sürelerini optimize etmek ve uçağın hızla hizmete geri dönmesini sağlamak için yenilikçi bir iniş takım sistemi olan ‘Smart Lander’ isimli yeni bir sistem üzerinde çalışıyor.
Makine öğrenimi teknolojisine dayanan bu hizmet, havacılık endüstrisinde türünün ilk örneği olacak. Smart Lander, yüz binlerce sert iniş simülasyonuna dayanarak, inişin sertliğine ve iniş takımlarının taşıdığı yük seviyesine göre yapılması gereken bakım işlemleri konusunda havayollarına çeşitli önerilerde bulunacak.
AEROFLOT’UN A350 UÇAKLARINA THY TALİP OLDU!
20 Mayıs’ta kuruluşunun 89’uncu yıl dönümünü kutlayan ulusal havayolumuz Türk Hava Yolları, 2022 ve 2023 yıllarında arasında teslim edilmek üzere, altı adet daha A350-900 uçağı satın alımı için Airbus ile anlaştığını Kamuyu Aydınlatma Platformu KAP’a bildirdi.
Rusların ulusal havayolu Aeroflot tarafından sipariş edilen 6 uçak, yaptırımlar nedeniyle Aeroflot’a verilemeyeceği için bu uçaklara THY talip oldu. Normalde Aeroflot için üretilen ve THY’ye teslim edilecek ilk uçak, hafta içinde Airbus’ın Toulouse’daki tesislerinde ilk kez görüntülendi. Motor ve kuyruk kısımları Aeroflot renkleriyle, gövde kısmı ise THY logolu haliyle fotoğraflanan uçağın TC-LGI kuyruk tesciliyle hizmete başlaması bekleniyor.
Normalde Türk Hava Yolları, doğrudan Avrupalı uçak üreticisi Airbus’tan 20 adet A350-900 sipariş etmişti. Şu ana kadar bu uçakların altısı teslim alınmış durumda.
Airbus’ın, Nisan ayı sonu itibariyle A350-900 için aldığı toplam sipariş sayısı 743 oldu.
PW4000 MOTORLU BOEING 777’LER GÖKYÜZÜNE DÖNÜYOR!
20 Şubat 2021’de Denver-Honolulu seferi yapan ABD’li United Havayolları’na ait Boeing 777-200, seyir halindeyken kontrolsüz bir motor arızası yaşadı. Kalkıştan kısa bir süre sonra uçağın Pratt&Whitney PW4000 motorlarından biri havada patladı ve gökyüzünden yerleşim merkezine, motor parçaları yağdı. Uçak güvenli bir şekilde geri dönüp sorunsuz bir şekilde acil iniş yapmayı başardı. Ancak bu olay, üç yıldan kısa bir süre içinde bir aynı motor tipinin yaşadığı üçüncü büyük olaydı. Olayın ardından PW4000 motorlarından güç alan 777 uçakları hizmetten çekildi.
NTSB tarafından yapılan araştırmalar sonucunda, metal yorgunluğuna bağlı olarak, motordaki iki pervane bıçağının köşesinden çatladığı; bunun bakımlar esnasında fark edilemediği ve seyir esnasında bu bıçaklardan birinin kırılarak motorun diğer parçalarına zarar vererek kullanılamaz hale getirdiği anlaşıldı. Motor imalatçısının da motorun bu parçalarının kontrollerinin nasıl yapılması gerektiği ile ilgili sağlıklı bir prosedür sunamadığına hükmedildi.
United, bu olayın ardından yere indirdiği ve o günden bu yana operasyon yapmadığı 52 adet Boeing 777’yi kademeli olarak gökyüzüne döndürmeye hazırlanıyor. FAA’den onay almayı başaran şirket, uçaklar temizlendikten sonra 26 Mayıs’tan itibaren PW4000 motorlarından güç alan Boeing 777 uçaklarıyla uçuşlara devam etmeyi planlıyor. Kısa süre içinde uluslararası rotalarda da bu uçaklar kullanılmaya başlanacak.
United yetkilileri, uçuşlar devam edecek olsa da FAA, Boeing ve Pratt & Whitney ile konu ile ilgili çalışmaların ciddiyetle devam edeceğini açıkladı. Yere indirilen 52 uçak, United’ın filosundaki uçakların toplam kapasitesinin %10’unu temsil ettiği için uçakların gökyüzüne dönmesi havayolu için çok ciddi bir anlam taşıyor.