Boeing 737 MAX Kazalarıyla İlgili Suçlarını Kabul Etti

ABD Adalet Bakanlığı (DOJ), Boeing’in Ekim 2018 ve Mart 2019’da yaşanan iki 737 MAX kazasıyla ilgili yolsuzluk suçlamalarını kabul ettiğini ve hakkında herhangi bir ceza davası açılmasını önlemek için yeni bir anlaşma yapmayı kabul ettiğini duyurdu. Ancak yapılan bu yeni anlaşma da şirkette yaşananlardan sorumlu olan kişilerin suçlanacağı anlamına gelmiyor.

Son beş yıldır havacılık endüstrisindeki en büyük tartışmalar, ABD’li imalatçı Boeing’in, üretim sürecinde yaptığı hatalar ve içinde bulunduğu krizlerin etrafında dolaşıyor. Eskiden çok saygı duyulan havacılık ve uzay devi, mühendisliğe odaklanmak yerine kısa vadeli finansal kârlılığa odaklanmaya karar verdi. Bu makas değişiminin sonucu, 2018’de Enonezyalı Lion Air’in 610 sefer sayılı (JT610) uçuşu ve 2019’da Etiyopya Havayolları’nın 302 (ET302) sefer sayılı uçuşlarını icra eden 737 MAX uçaklarının düşmesi ve toplam 346 kişinin yaşamını yitirmesi oldu.

Boeing’in, kârlılık hırsı nedeniyle, 737 MAX uçaklarının sertifikasyon sürecine onay veren otorite yetkililerini aldattığı belirlendi. Boeing, pilotların uçağı emniyetli bir şekilde uçurmak için ihtiyaç duyacağı eğitim süresini azaltmak için, uçağın eski modellerinde bulunmayan bazı yazılımlarla ilgili bilgileri sakladı. Üstelik FAA’den gizlenen, uçaktaki bu güncellemeler, aslında 737 MAX uçaklarının önceki versiyonlarına göre en büyük fark olarak sunulup, satışları artırmak için kullanılan en temel argümanlar arasında yer alıyordu.

O dönemde Boeing’in, yaşanan kazalardan sorumlu tutulması yönünde bir kamuoyu oluştu. 2021’in başlarında ABD Adalet Bakanlığı, şirketin belirli koşullara üç yıl boyunca uyması halinde, Boeing’e dava açılmayacağını duyurdu. Bakanlık ve Boeing toplam bedeli 2.5 milyar Dolar’ı bulan belirli koşullar çerçevesinde anlaşmaya vardı. Ancak belli ki Boeing yaşananlardan hiç ders almamıştı.

Boeing Anlaşmanın Koşullarını İhlal Etti

Birkaç hafta önce savcılar, Boeing’in federal yolsuzlukla mücadele yasalarının ihlallerini önlemek için vaat edilen değişiklikleri yapmayarak, bakanlıkla yapılan anlaşma şartlarını ihlal ettiğini iddia etti. Boeing spesifik olarak “operasyonlarında ABD yolsuzluk yasalarının ihlallerini tespit etmek ve önlemek için bir uyumluluk ve etik programı tasarlamamak ve uygulamamakla” suçlandı.

Bu gelişmelerin ardından federal savcıların önünde, Boeing’e suç duyurusunda bulunarak, para cezası ödetmek veya ABD’yi dolandırmaya yönelik komplo kurmak gibi ağır suçlardan yargılanmasını sağlamak gibi oldukça farklı seçenekler vardı. Savcılar, Amerikan havacılık devini, pilot eğitimi gereklilikleri konusunda onay verecek otorite yetkililerini yanıltmakla suçladı.

Boeing’in, hakkındaki suçlamaları kabul etmek için, 7 Temmuz Pazar gece yarısına kadar süresi vardı. The Washington Post’un haberine göre, Boeing, yüksek profilli davada mahkemeye çıkmaktan kaçınacak. Bu gelişme, şirketin CEO değişimi kararıyla ve uçakların gövdesini üreten tedarikçisi Spirit AeroSystems’i satın almayı kabul etmesiyle ortaya çıktı.

Boeing, bu suçlamayı kabul ederek, savunma anlaşması yapmayı talep ediyor. Bu suçun, hakim tarafından onaylanması halinde Boeing, 2021’de yapılan anlaşmanın bir parçası olarak ödemesi gereken para cezası tutarı kadar (243,6 milyon Dolar) ek para cezası ödemek zorunda kalacak.

Hükümet, üç yıl süreyle Boeing’in kalite ve emniyet prosedürlerini denetleyecek birini görevlendirecek. Boeing, ayrıca emniyet ve uyumluluk programlarına en az 455 milyon Dolar yatırım yapacak.

Üzerinde çalışılan bu anlaşma, yalnızca şirketi suçluyor. Mevcut veya eski Boeing yetkililerini kapsamıyor. Anlaşma metni ayrıca Boeing’in kazalardan önceki hatalarını ilgilendiriyor. Sonraki süreçle ilgili bir dokunulmazlık sağlamıyor. Dolayısıyla Boeing, bu yılın başında yaşanan Alaska Havayolları’na ait Boeing 737 MAX 9’un havada acil çıkış kapağının kopması olayı başta olmak üzere diğer üretim kusurlarıyla ilgili farklı suçlamalarla karşı karşıya kalabilir.

Adalet Bakanlığı, yazılı savunma anlaşmasının, 19 Temmuz’a kadar mahkemeye sunulmasının beklendiğini açıkladı. Boeing 737 MAX kazalarında yaşamını yitirenlerin ailelerini savunan Avukat Paul Cassell ise hakimden bu iddiayı reddetmesini talep edecek.

Teksas’taki ABD Bölge Mahkemesi’nde görülecek davada “Boeing’in korkunç bir suç teşkil eden davranışı” olarak adlandırılan davaya bakan yargıç, savcıların savunmasını dinledikten sonra önerilen cezayı kabul edebilir veya anlaşmayı reddedebilir. Böylesi bir senaryo, Adalet Bakanlığı ile Boeing arasında yeni müzakereler başlatılmasını gerektirebilir.

Ceza Kimseyi Tatmin Etmedi

Bu gelişmeler Boeing’in, işlediği suçları itiraf eden bir suçlu olarak damgalanmasına neden olacak ve bu gelişme, şirketin uzun süredir zarar gören itibarına bir darbe daha vuracak. Her ne kadar Boeing’in, yaptıkları nedeniyle hesap vermek zorunda kalması, hiç hesap vermemesinden daha iyi olsa da verilen kararın çok adil olmadığı düşünülüyor. Birkaç yüz milyon dolarlık para cezasının, havacılık ve uzay devi şirket için büyük bir anlam ifade etmeyeceği kesin.

Bazı hukuk uzmanlarına göre, cezai bir mahkumiyet alması, Boeing’in federal yüklenici statüsünü teknik olarak tehlikeye atabilir. Bu, şirketin işlerinin büyük bir bölümünü oluşturuyor. Boeing ile iş birliklerinin bitirilip bitirilmemesi kararını her devlet kurumunun ayrı alması gerekiyor. Yani Boeing’in ABD devleti ile yaptığı sözleşmelerinin bir anda sonlandırılmayacağı kesin.

Öte yandan bu cezayı adil bulanlar da var. Çünkü devletin bir gecede başka bir uçak üreticisine gidip, bu kadar stratejik projeler için sözleşme yapması mümkün değil.

Boeing, ABD için askeri havacılık alanında hayati bir rol oynuyor. ABD Hava Kuvvetleri, Boeing’in 2006 yılında cezai ve hukuki suçlamaları çözmek için 615 milyon Dolar para cezası ödemesinin ardından, Boeing’in sözleşmeler için rekabet etmeye devam etmesine izin vermenin “ulusal çıkarlar için zorunlu” olduğunu belirtti. Buna bir uzay projesi ihalesini kazanmak için, rakibinden çalınan bilgileri kullanması da dahil!

Boeing’in 170.000 çalışanı var ve geçtiğimiz yıl elde ettiği 80 milyar Dolar’ın üzerindeki toplam gelirlerinin %37’si ABD hükümeti ile yaptığı sözleşmelerden geldi. Bunların çoğu, Washington’un diğer ülkeler için organize ettiği askeri satışlar da dahil olmak üzere savunma alanında yapılan çalışmalarla gerçekleşti.

Boeing ayrıca NASA için bir kapsül de yapıyor. Boeing ve NASA mühendisleri, kapsülün manevrasında kullanılan itki sisteminde yaşanan sorunları gidermeye çalışırken; iki astronot Uluslararası Uzay İstasyonu’nda beklenenden daha uzun süre kalmak zorunda.

Bazı Boeing eleştirmenleri bile, yaşanan süreç nedeniyle, ülkenin en önemli şirketlerinden birinin zarar görmesinden endişe ediyor.

Demokratların Connecticut üyesi Richard Blumenthal, geçtiğimiz ay Senato’da, Boeing’in bozuk emniyet kültürü olarak adlandırılan duruşmada, Boeing’in başarılı olmasını istediklerini söyledi. “Boeing’in sağladığı işler adına, desteklediği yerel ekonomiler adına, seyahat eden Amerikan halkı ve ordumuzun iyiliği adına başarılı olması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Tüm bu gerçekler, Boeing’in gerçekten başarısız olamayacak ve yaptığı işlerden sorumlu tutulamayacak kadar büyük bir güç olduğu gerçeğini karşımıza çıkarıyor.

Mağdurların Aileleri Daha Fazlasını İstiyor!

737 MAX kazalarında hayatını kaybedenlerin yakınları, Boeing içindeki kişilerin FAA’yı aldatma konusunda bildiklerini anlatmalarını gerektirecek bir ceza davası açılması için baskı yapıyor. Ayrıca Adalet Bakanlığı’nın, sadece şirketi değil, üst düzey Boeing yetkililerini de kovuşturmasını istiyorlar.

Mağdurların ailelerini savunan Avukat Paul Cassell, alınan bu kararı şöyle açıklıyor:

“Bu tatlı anlaşma, Boeing’in komplosu yüzünden 346 kişinin öldüğünü göz ardı ediyor. Boeing ve Adalet Bakanlığı arasındaki kurnaz hukuki hamleler sayesinde, Boeing’in suçunun ölümcül sonuçları gizleniyor.”

Oğulları Melvin ve Bennett, Etiyopya Havayolları kazasında ölen Kaliforniya’nın Redding kentinde yaşayan Ike Riffel ise: “Boeing birçok kez para cezası ödedi ve bu şekilde herhangi bir değişiklik olacak gibi görünmüyor. Ancak bazı insanlar hapse girmeye başlarsa bir şeylerin değiştiğini görmek mümkün olacak.” şeklinde konuştu.

Özetle mağdurlarının aileleri bu sonuçtan hiç memnun değil.

Kısa süre önce Senato’da yapılan bir duruşma sırasında Boeing CEO’su David Calhoun, arkasındaki sıralarda oturan kazazedelerin yakınlarına dönüp “yarattıkları acıdan dolayı” özür diledikten sonra şirketin emniyet sicilini savundu.

Duruşmadan saatler önce, Senato soruşturma alt komitesi, hatalı üretilen parçaların 737 MAX uçaklarına takılmış olabileceğin endişe ettiğini söyleyen bir itirafçının iddialarını da içeren 204 sayfalık bir rapor hazırladı. İtirafçı, şirketle ilgili emniyet endişelerini dile getiren ve bunun sonucunda misillemeyle karşı karşıya kaldığını iddia eden mevcut ve eski Boeing çalışanlarının sonuncusuydu. 2024 yılı içinde, Boeing aleyhine açıklamalarda bulunan ve mahkemede tanıklık yapan iki kişi, şüpheli şekilde yaşamını yitirdi.

NE OLMUŞTU?

29 Ekim 2018’de Endonezya’da yaşanan ilk kazada Lion Air pilotları, kendileri kumanda vermeden, uçağın burnunu aşağıya doğru bastırabilecek bir uçuş kontrol yazılımı olduğundan haberdar değildi. Mart 2019’daki kazada ise Etiyopya Havayolları pilotları, bu yazılımın varlığını öğrenmişti. Ancak yazılımü hücum açısı sensöründen gelen hatalı bir bilgiye dayanarak aktif hale geldiği için, pilotlara uçağı kontrol etme şansı bırakmamıştı.

Şirkette görev yapan iki pilotu, uçağın otomatik kontrol sistemi hakkındaki kritik bilgileri Federal Havacılık İdaresi – FAA görevlilerinden gizlemekle suçlayan Boeing, kazaların ana nedenlerini arka plana atmaya çalıştı. Tüm dünyada yaklaşık 20 ay süre ile yere indirilerek, uçuştan çekilen 737 MAX uçakları, Boeing’ tarafından yazılımların güncellenmesinin ardından tekrar gökyüzü ile buluştu. O günden sonra 737 MAX uçakları binlerce saat emniyetli şekilde uçtu ve dünyanın dört bir yanındaki havayollarından yeni siparişler almaya devam etti. 2021’de yaklaşık 750 yeni sipariş alan 737 MAX uçakları, 2022’de yaklaşık 700 ve 2023’te yaklaşık 1.000 adet satıldı.

737 MAX uçaklarının en büyük müşterileri arasında ABD’li Southwest, United, American Airlines, Alaska gibi devlerin yanı sıra, İrlandalı Ryanair ve flydubai yer alıyor.

5 Ocak 2024’te, Alaska Havayolları’nın Portland-Ontario seferi yapan 737 MAX 9 uçağında, acil çıkış kapısı yerine kullanılan kapağın, seyir esnasında patlayarak uçaktan ayrılması olayının ardından, 737 MAX uçaklarının güvenilirliği ile ilgili tartışmalar yeniden gündeme geldi.

Alaska pilotları uçağı güvenli bir şekilde indirmeyi başardı ve uçaktaki hiç kimse ciddi şekilde yaralanmadı. Ancak olay, Boeing’in daha yakından incelenmesine yol açtı. Adalet Bakanlığı yeni bir soruşturma başlattı, FBI Alaska uçağındaki yolculara, derinlikle bir suçun kurbanı olabileceklerini söyledi. FAA ise, Boeing üzerindeki denetim ve kontrollerin artırılacağını söyledi.

adbanner