Havacılık Bülteni-235

İSTANBUL HAVALİMANI’NDA 200 MİLYON YOLCUYA ULAŞILDI!

Avrupa’nın en yoğun meydanı ve dünyanın en önemli küresel aktarma merkezlerinden biri olan İGA İstanbul Havalimanı, hafta içinde 200 milyonuncu yolcusuna hizmet vererek çok özel bir kilometre taşını daha geride bıraktı. Bu anlamlı gün için, havalimanında bir etkinlik düzenlendi.

29 Ekim 2018’de hizmete başlayan İstanbul Havalimanı, pandemi gibi, havacılık sektörünü derinden etkileyen bir krizi de içinde barındıran 4.5 sene gibi bir sürede yolcu sayısını 200 milyona çıkararak büyük bir başarıya imza attı.

Havalimanının 200 milyonuncu yolcusu, İstanbul’dan Singapur’a seyahat eden 32 yaşındaki Malezyalı Carine Lee oldu. Uçuş öncesi düzenlenen törenle kendisine 200 milyonuncu yolcu plaketi verilen Lee, Unifree’nin işlettiği Duty Free’de kullanılmak üzere 500 Euro’luk hediye çekinin de sahibi oldu. Lee’ye ayrıca İstanbul Havalimanı özel yolcu programı olan İGA PASS Premium üyeliği de hediye edildi.

Carine Lee, İGA İstanbul Havalimanı’nın 200 milyonuncu yolcusu oldu

Hiçbir şeyden habersiz şekilde uçağa binmek üzere havalimanına gelen Lee, kendisi adına böyle bir etkinlik düzenlendiğini öğrendiğinde büyük bir sürpriz yaşadı. Lee, İGA İstanbul Havalimanı’nından seyahat etmenin oldukça konforlu olduğunu söyleyerek uçağa bindi.

İGA İstanbul Havalimanı, faaliyete geçtiği tarihten bu yana, yaklaşık 51,5 milyon yerli ve 148,5 milyon uluslararası yolcuya ev sahipliği yaparken; 2023’ten bu yana hizmet verilen yolcu sayısı da 23 milyonu aştı.

4,5 yıllık zaman dilimi içinde, İstanbul Havalimanı’ndan iç hat uçuşlarında en yoğun yolcu trafiği 6,3 milyon yolcu ile Antalya uçuşlarında oluştu. Onu 6,2 milyon yolcu ile İzmir, 4,9 milyon yolcu ile Ankara, 3,6 milyon yolcusuyla Adana ve 2,5 milyon yolcu ile Trabzon takip etti.

Uluslararası uçuşlarda ise zirvede 5,8 milyon yolcu ile Tahran yer aldı. Tahran’ı 4,5 milyon yolcu ile Moskova, 3,8milyon yolcu ile Londra, 3,2 milyon yolcu ile Dubai ve 2,7 milyon  yolcu ile Tel Aviv izledi.

AIR FRANCE ÇİN UÇUŞLARINDA ADİL REKABET İSTİYOR!

Çin’de uzun süre boyunca devam eden katı Covid-19 kısıtlamalarının sona ermesi ve ülkenin dış dünyaya tamamen kapılarını açmasının ardından, havacılık dünyasında derin bir tartışmanın fitili ateşlendi.

Çinli havayolları, Avrupa’ya yaptıkları uçuşlara, tıpkı pandemi öncesinde olduğu gibi, Rusya hava sahasını kullanarak aynı güzergahta devam ederken; Avrupalı havayolları ise Rusya’ya yönelik yaptırımlar neticesinde bu ülkenin hava sahasını kullanamadıkları için daha uzun bir rota üzerinden Çin’e gidip geliyor.

Air France, Çin uçuşlarında haksız rekabetin önlenmesini istiyor

Yaşanan bu durum, Avrupalı ve Çinli havayollarının aynı güzergahtaki uçuşlarının süresi arasında 3-4 saatlik fark oluşmasına neden oluyor. Bu da Avrupalı havayollarının haksız rekabet vurgusu ile yoğun itirazlarını beraberinde getiriyor. Ancak Avrupa Komisyonu, bu durumu değiştirmek için bir şeyler yapmanın mümkün olmadığını daha önce duyurmuştu.

Hafta içinde Fransızlar’ın ulusal havayolu Air France yönetimi, Çin ile aralarındaki yolcu kapasitesini yeniden inşa etmeye çalıştıkları bu dönemde, Çinli havayolları ile eşit şartlarda rekabet etmek istediklerine yönelik bir çağrıda bulundu. Havayolu, Fransa ve Çin arasında artan kapasiteyi desteklemekle birlikte, ele alınması gereken bir diğer konunun adil rekabet koşullarının oluşması ihtiyacı olduğunu vurguluyor.

Temmuz ayına kadar Air France, Pekin ve Şanghay Pudong’a her gün karşılıklı 2 sefer yapabilmek için hazırlıklarını yürütüyor. Havayolu ayrıca Paris CDG ve Hong Kong arasında da her gün uçacak. Air France’nin %29’una sahip olan Fransız hükümeti, Çin ile bağlantıların “ilerici ve dengeli” bir şekilde geri dönüşünü savunuyor. Birkaç bakanlık konuyu önümüzdeki günlerde Çinli mevkidaşları ile görüşecek.

Air France, şu anda birçok havayoluna kapalı olan Rus hava sahası üzerinden uçabildikleri için haksız bir avantaja sahip oldukları için, Çinli havayollarının Fransa’ya erişimini sınırlayan politikları destekliyor. Air France yönetimi, kendileri ve Çinli havayolları arasında benzer bir maliyet tabanı oluşturmak için, ekstra vergiler veya diğer önlemlerin hayata geçirilmesi gerektiğini savunuyor.

Çinli havayolları, Avrupa uçuşlarında Rusya hava sahasını kullanmaya devam ediyor

Çinli turistlerin artan erişimi, Fransa ekonomisi için oldukça önemli. Ancak Çinli havayollarına karşı aşırı cömert bir yaklaşım, ülkenin bayrak taşıyıcısının toparlanmasını engelleyebilir. Pandemiden önce Air France, Çin anakarasına haftalık 32 uçuş gerçekleştiriyordu. Rusya üzerinden kaçınma kararı, Çin’e yapılan uçuşlarda iki ila üç saatlik ekstra uçuş süresi ile birlikte ekstra mürettebat, ekstra yakıt ve yolcular için de daha yüksek bilet fiyatı anlamına geliyor. Ayrıca, Rusya üzerinden uçmanın bedeli o kadar yüksek ki, Rus hava sahasından kaçınmak, uzun uçuşların maliyetini dengeleyecek bir karara dönüşebiliyor.

Fransa ile Çin arasında 2017’de imzalanan ikili anlaşma, Çinli havayollarına haftalık yüzlerce uçuş gerçekleştirebilme izni verdi. Ancak pandemi nedeniyle bu karar hiçbir zaman yürürlüğe girmedi. Pandemi öncesinde, Fransa ile Çin arasında haftalık yaklaşık 90 uçuş vardı ve bu da Paris’i Avrupa’da Çin anakarasına en çok bağlantı veren şehri haline getiriyordu.

AIRBUS KOLTUK BULAMIYOR A350 TESLİM EDEMİYOR!

Avrupalı imalatçı Airbus, koltuk tedarik sorunları nedeniyle, geniş gövdeli uçak teslimatlarında büyük bir krizle karşı karşıya. Airbus, yılın ilk çeyreğinde, Starlux, Türk Hava Yolları, China Eastern Airlines ve Singapore Airlines’a toplamda yalnızca beş adet A350 teslim edebildi.

Airbus CEO’su Guillaume Faury, hafta içinde yaptığı bir açıklamayla, A350 teslimatlarının ilk çeyrekte zayıf olduğunu ve ikinci çeyrekte de böyle olmaya devam edeceğini itiraf etti. Airbus’ın yılın ilk çeyreğindeki teslimat profili, kendi ortalamasının çok altında kaldı. Faury, çeşitli kısıtlamalara bağlı olarak bu eğrinin doğrusal olması gerekmediği görüşünde.

Airbus, 2023’ün ilk çeyreğinde beklentilerin uzağında performans sergiledi

Faury, sorunun talepten ziyade arzdan kaynaklandığının altını çizerken; geç kalan business ve first class koltuk tedarikleri, geniş gövdeli uçakların teslimatında gecikmelere katkıda bulunduğunu söyledi. Airbus şu anda ayda yaklaşık altı adet A350 üretiyor ve 2025’in sonuna kadar aylık üretimin dokuz adete çıkarılması planlanıyor.

Airbus’ta yaşanan teslimat gecikmelerinin tek sebebinin koltuk arzı değil. İlk çeyrekte Airbus, aylık üretim hızı A350’nin yarısı kadar olan A330 uçaklarından da altı adet teslim edebildi.

Airbus, 2023’ün ilk çeyreğinde toplam 127 adet uçağı müşterilerine teslim etti. 2022’nin aynı döneminde teslimat sayısı 142 olarak gerçekleşmişti. Bu yılın ilk çeyreğinde en büyük rakip Boeing’ 130 teslimat yaparak, Airbus’tan daha iyi bir performans gösterdi. Airbus yılın ilk çeyreğinde, 2022’ye göre %5 düşüşle 8,1 milyar Euro gelir elde etti. 2022’nin ilk çeyreğinde 1,22 milyar Euro net kar açıklayan Airbus’ın 2023’ün ilk çeyreğindeki net karı ise %62 düşüşle 466 milyon Euro olarak gerçekleşti.

A350’nin Kargo Varyantının Piyasaya Çıkışı Ertelendi!

Öte yandan Airbus, A350’nin kargo varyantının da hizmete başlama tarihini 2025’in son çeyreğinden 2026’nın ilk çeyreğine öteledi. Bu ötelemeye gerekçe olarak “endüstriyel planlama düzenlemeleri” gösterildi. Çok kötü bir ilk çeyrek performansı gösteren Airbus’ın A350’nin kargo varyantı ile ilgili aldığı bu karar da oldukça dikkat çekici. Yaşanacak gecikmenin programın geliştirme maliyetleri üzerinde önemli bir etkisinin olup olmayacağı ise henüz belli değil.

A350F’nin piyasaya çıkışı ertelendi

Nisan ayı başında A350’nin kargo versiyonu için ilk parçanın üretimi tamamlanmış ve uçağın  üretimi resmi olarak başlamıştı. 2021’de ilk kez duyurulan A350 kargo uçağı, aradan geçen iki yılda makul sayıda alıcıyı cezbetti. Uçağın önemli müşterileri arasında yedişer adet sipariş veren Singapur Havayolları, Etihad Havayolları ve Air Lease Corporation (ALC) kiralama şirketi yer alıyor.

2024’te hizmete başlaması beklenen A321XLR ile ilgili de çeşitli tedarik sorunları olduğu iddia ediliyor. Mikroelektronik bileşenlerin yer aldığı ekipmanların tedarikçileriyle sorunlar yaşayan Airbus, bir yandan da motor üreticileri ile yakın temasta.

QANTAS’TA 15 YILLIK ALAN JOYCE DÖNEMİ BİTİYOR!

15 yıldır Avustralya’nın ulusal havayolu Qantas’ın CEO koltuğunda oturan ve adı artık şirketle özdeşleşen Alan Joyce, Kasım 2023 itibarıyla emekli olup, koltuğunu bırakıyor. 56 yaşındaki Joyce, sektörde en uzun süre CEO olarak hizmet veren isimler arasında yerini aldı. Joyce, pandeminin başlangıcında emekli olması gerektiğini; ancak yönetim kurulunun talebi üzerine, pandemi boyunca görevde kalmaya devam ettiği açıklandı.

Alan Joyce CEO olarak payına düşenden daha fazla zorlukla karşılaştı. Küresel ekonomik krizler, rekor petrol fiyatları, yoğun rekabet baskıları, pandemi ve karşılaştığı diğer tüm zorlukları, son derece iyi yöneten Joyce, bu süreçte birkaç kez rekor kar elde etti.

Uçaklara, özel yolcu salonlarına, Jetstar’ın yaratılmasına, Emirates ile yapılan geniş kapsamlı ortaklığa ve Perth-Londra arasında başlatılan Sunrise Projesi gibi çok önemli yeniliklere yapılan yatırımlar Joyce tarafından yürütüldü. Dünyanın en uzun uçuşları için Airbus A350-1000 uçaklarının sipariş edilmesi ve dar gövde filosunun yenilenmesi gibi bazı önemli yeniliklerin altında da onun imzası var.

Avustralyalı Qantas CEO’su Alan Joyce, 15 yıl sonra emekli oluyor

Çalışanların bir kısmı, onun çok başarılı olduğunu düşünürken, karşı taraf ise onun dönemini korkunç bir süreç olarak özetliyor.

Destekçileri, Joyce’nin havayolunu her zaman disiplinli ve muhafazakar bir şekilde yönettiğini ve şirketin, onun liderliği altında epeyce yol kat ettiği görüşünde. Qantas’ın önündeki parlak geleceğin en büyük mimarlarından birinin Joyceolduğunu düşünüyorlar.

Joyce hakkında en dikkat çeken eleştiri ise çalışma arkadaşlarına yaklaşım şekli. Personelleri her an tamamen değiştirilebilir olarak gören Joyce, dış kaynak kullanımı için imzalanan yeni sözleşmeler ve yeni personel alımları gibi konularda acımasız kararlar aldı.

Qantas için en iyisini yapmak için çabalarken, şiddetli rekabetçi kişiliği ve kutuplaştırıcı bakış açısıyla bilinen Joyce’nin kendisi ve geride bıraktığı mirası hakkında çok şey yazılacak gibi görünüyor. Ayrıca pandemi sırasında Avustralya’da, Qantas algısının önemli ölçüde kötüleştiği söyleniyor.

Yaklaşık bir yıl önce Qantas, son derece dağınık görüntüye sahip ve büyük bir karmaşa içindeydi. Ancak Joyce ve ekibi durumu tersine çevirmeyi başardı. Hudson’a devredilecek havayolunun, 2022’nin başındaki versiyonuyla hiçbir benzerliği kalmadı.

Sunrise Projesi gerçeğe dönüştüğünde, havayolunun tarihindeki en büyük karlılık rakamlarına ulaşması beklenirken; hem finansal hem de operasyonel açıdan çok daha farklı bir konuma ulaşması bekleniyor.

Alan Joyce, önümüzdeki altı ay içinde yapması gereken çok işi olduğunu ve şirket yönetimini Vanessa’ya sorunsuz bir şekilde bırakmak ve yumuşak bir geçiş yapabilmek için uğraşacağını söyledi.

Qantas Tarihindeki İlk Kadın CEO Olacak!

Alan Joyce’nin yerine geçecek isim de onun ekibinden seçildi. Joyce, Kasım 2023 itibariyle Qantas’ın CEO koltuğunu Vanessa Hudson‘a devredecek. Şu anda Qantas bünyesinde Grup Finans Direktörü olarak görev yapan Hudson, 28 yılı aşkın süre boyunca, şirketin finans, ikram, uçak içi hizmetler, satış ve dağıtım ve ticari planlama alanlarında üst düzey yönetim rollerinin yanı sıra; Amerika ve Yeni Zelanda’dan sorumlu kıdemli başkan yardımcısı olarak da görev yaptı.

Vanessa Hudson, Qantas’ın ilk kadın CEO’su olacak

1994’te şirkete iç denetçi olarak giren Hudson, son beş yıldır Qantas Grubu Yönetim Kurulu üyesi olarak, şirketin stratejisinin şekillendirilmesinde doğrudan rol oynuyor. COVID-19 krizi sırasında mali açıdan şirketi çok iyi yönettiği belirtiliyor. Qantas’ın önümüzdeki on yıl içinde yapacağı filo yenileme projesinin de yönetiminde etkin rol oynadığı belirtiliyor. Bu sebeple Vanessa, Yönetim Kurulu’nun yanı sıra, şirket genelinde çok ciddi bir yönetici grubu tarafından desteklenecek gibi görünüyor.

Havayolunun 103 yıllık tarihindeki 13. CEO’su olacak Vanessa Hudon, yeni görevine, Kasım ayında yapılacak Yıllık Genel Kurul’un ardından başlayacak. Hudson şirketin ilk kadın CEO’su olacak.

Geçtiğimiz aylarda Güliz Öztürk, Pegasus Havayolları’nın başına geçerek, Türkiye’deki ilk kadın havayolu CEO’su olmuştu. Vanessa Hudson ile havayolu endüstrisinde kadın CEO’ların sayısı artmaya devam etti.

DÜNYANIN EN BÜYÜK SIFIR EMİSYONLU UÇAĞI GELİYOR!

ABD’li Alaska Havayolları, hidrojen-elektrik tahrik sistemi ile güçlendirilmesi için, De Havilland Canada Dash 8-400 tipi turboprop uçaklarından birini, güç aktarma organı geliştiricisi olan ZeroAvia’ya devretti. Böylece 76 koltuklu Dash 8-400 uçağının, “dünyanın en büyük sıfır emisyonlu uçağı” olmasının önü açıldı.

ZeroAvia’nın geliştirdiği teknolojinin, Dash 8-400 uçağına entegrasyonu ile mevcut herhangi bir sistemden beş kat daha güçlü yakıt hücreli motora sahip, ticari açıdan uygun, sıfır emisyonlu bir uçak ortaya çıkarılacak. ZeroAvia, HyperCore elektrik motoru sistemini, ağır bir yer tabanlı test teçhizatına monte edilmiş, 1,8 MW’lık bir prototip konfigürasyonunda sergiledi.

Alaska’nın eski uçağı, dünyanın en büyük sıfır emisyonlu uçağına dönüşüyor

Birleşik Krallık ve ABD’de faaliyet gösteren ZeroAvia, havacılık endüstrisini karbonsuzlaştırma aracı olarak Hidrojen yakıtına odaklanan az sayıdaki şirketten biri. Hidrojen yandığında veya elektrik üretmek için kullanıldığında, yalnızca su ortaya çıkıyor.

Hidrojen-elektrik tahrik teknolojileri üzerinde çalışan bir diğer önemli şirket, kısmen hidrojen yakıt hücresi ile çalışan Dash 8-300’ün ilk uçuşunu Mart ayı başlarında başarıyla gerçekleştiren California merkezli Universal Hydrogenolmuştu. Şirket, havacılık endüstrisinin 2050’ye kadar sıfır karbon emisyonuna ulaşması için, tek uygun yol olabileceğine inandığı için, hidrojen tahrik teknolojisini, dar gövdeli Airbus ve Boeing jetlerinin yeni nesil tasarımlarına dahil etmeyi hedefliyor.

Airbus, son yıllarda birkaç hidrojen bazlı uçak konseptini desteklerken, Boeing, bu tür tahrik sistemleri konusunda daha az hevesli görünüyor. Bununla birlikte, Hidrojen’in ticari uçaklar için uygun bir yakıt haline gelmesinden önce, bazı önemli teknik sorunların da çözülmesi gerekiyor.

Kasım ayında NASA, yalnızca su ortaya çıkaran Hidrojen yakıt hücrelerinin, ağırlık, sıcaklık ve elektrik yükleriyle ilgili mühendislik zorlukları nedeniyle, henüz büyük uçaklara güç sağlamak için kullanılmadığını vurguladı. Ancak yeni araştırmalar, bu konuda ileriye dönük bir ışık bulunabileceğini gösteriyor.

ZeroAvia, kısmen hidrojen gazı kullanarak elektrik üreten 600kW ZA600 hidrojen yakıt hücresi sistemiyle çalışan bir Dornier 228 uçağını test ediyor. Şirket, 20’den az koltuklu uçaklar için tasarlanan aktarma organlarını 2025’te hizmete sokmayı planlıyor. Ayrıca ZeroAvia, 40-80 koltuklu turboprop ve bölgesel uçaklara güç sağlamak için, sıvı hidrojen kullanan, daha güçlü, 2-5.4MW ZA2000 tahrik sistemini de geliştiriyor. ZeroAvia’ya göre sistemin lansmanı 2027’de yapılabilir.

Şirketin üzerinde çalışığı bu projeler, yalnızca Dash 8-400’ün potansiyel uçuşunun yolunu açmakla kalmıyor, aynı zamanda ZA2000 tahrik sisteminin sertifikasyonuna yönelik hızlı ilerlemeyi de gösteriyor.

TÜRKİYE’DEN KISA HABERLER

Dünyanın en fazla ülkeye uçan havayolu şirketi olan Türk Hava Yolları’nın yeni uçuş noktası, İtalya’nın güneyindeki Palermo şehri oldu. Boeing 737 ile gerçekleştirilen ilk uçuşun ardından, THY’nin İtalya’da uçtuğu destinasyon sayısı 9’a yükseldi. THY, dünya genelinde 344 noktaya uçuyor. THY’nin Palermo uçuşları haftada 4 gün, karşılıklı gerçekleştirilecek.

Pegasus Hava Yolları, İstanbul Sabiha Gökçen’den, Yunanistan’ın iki turistik adasına uçuş başlatma kararı aldı. İstanbul Sabiha Gökçen’den Rodos’a ve Midilli’ye haftanın ikişer günü düzenlenecek seferlerin ilki 1 Haziran 2023 tarihinde gerçekleştirilecek.

Yenilikçi uygulamaları ile havayolu ve seyahat sektörünün öncü teknoloji sağlayıcılarından Hitit, Sales Network tarafından bu yıl beşincisi düzenlenen, Best of Sales Awards’dan (BoSA) yine ödülle döndü. 100’ü aşkın kurumsal üyeye sahip olan Sales Network’te, bağımsız jüri üyeleri tarafından yapılan değerlendirme sonucu Hitit, 2022 yılında “Satışın dijitalleşmesine katkı sağlayan teknoloji iş ortağı” kategorisinde gümüş ödülün sahibi oldu.

adbanner