Batılı havacılık şirketleri, uçak yapımında yaygın olarak kullanılan bir metal olan Titanyum stoklarını artırmak için harekete geçti. Çünkü, Rusya ile Batılı ülkeler arasında oluşabilecek potansiyel ticaret savaşları, tedarik zincirlerinde bir problem yaratabilir.
Ukrayna sınırına on binlerce askeri yığan Rusya, Avrupa’dan yeni bir güvenlik düzenlemesi için taleplerde bulunuyor. ABD ve Avrupalı yetkililer ise Rusya’yı, Ukrayna’yı işgal etmesi halinde ciddi bir yaptırım paketinin hayata geçirileceği üzerinden tehdit ediyor.
Ancak batılı sanayi şirketleri, bir yandan da Moskova’nın misilleme yapması durumunda tedarik zincirlerindeki Rus ürünlerinde sıkıntı yaşamak istemiyor. Çoğu Rusya tarafından sağlanan Titanyum, onlarca yıldır jet motorları başta olmak üzere, uçakların farklı kısımlarında kullanılıyor. Boeing 787 ve Airbus A350 gibi en yeni nesil hafif uçaklar ile son yıllarda Titanyum kullanımı daha da arttı. Boş bir ticari uçağın ağırlıkça neredeyse %14-15’ine ulaştı.
İlgili Haber | Uçaklarda Kullanılan Titanyum En Çok Hangi Ülkede?
Dünyanın en büyük havacılık ve uzay şirketi Raytheon Technologies CFO’su Neil Mitchill, Reuters’e “gelişmeleri izlediklerini” ve “tedarik zincirinin önümüzdeki 12 ay boyunca güvende olmasını sağlamak için çalıştıklarını” söyledi. Pratt ve Whitney motorlarının üreticisi, Titanyum ve diğer önemli hammaddeler için, iki veya daha fazla kaynağa sahip olduklarını söylüyor. Ancak daha fazla ayrıntı vermekten kaçınıyor.
Boeing CEO’su David Calhoun, Boeing’in Titanyum ihtiyacının büyük ölçüde Rus devi VSMPO-AVISMA’ya dayandığını, tedarik zincirinin “uzun bir süre için güvende olduğunu; ancak bunun sonsuza kadar olmadığını” açıkladı.
Sanayi kaynakları, Titanyum’un doğrudan hedef alınmamasına rağmen, Rusya’nın Ukrayna’da Kırım’ı ilhak etmesi nedeniyle yaptırıma maruz kaldığı 2014 yılından bu yana, batılı havacılık firmalarının envanterlerini artırdığını veya tedarik kaynaklarını çeşitlendirdiğini söylüyor. Pandemi nedeniyle daha az sayıda uçak imal ediliyor olması da şirketlere rezervlerini artırma ve stoklarını büyütme fırsatı veriyor.
Kırım krizi sırasında da tüm şirketler stoklarını artırdı ve ikincil Titanyum kaynakları yarattı. Ama sonunda yaptırımlar konusunda hiçbir şey değişmedi.
TİTANYUM STRATEJİK BİR MALZEME
Bir zamanlar casus uçakları ve denizaltıları inşa etmek için kullanılan bir Soğuk Savaş malzemesi olan Titanyum, sivil havacılık gibi stratejik sektörlerde, ekonomik bağımlılık için ciddi bir koz olarak görülüyor.
Kasım ayında Dubai Airshow’da Boeing, VSMPO-AVISMA ile yirmi yıllık ortaklığını yeniledi ve en büyük Titanyum tedarikçisi olarak Rus şirketle işbirliğini sürdürmeyi taahhüt etti.
Dünyanın en büyük üreticisi, nükleer enerjide de kullanılan, hafif ama güçlü ve korozyona dayanıklı bir metal olan Titanyum için küresel talebin %25’ini sağlıyor.
Aynı iki şirket, Urallarda, Titanyum Vadisi’ndeki ortak girişimin güçlendirilmesi konusunda da anlaştı. Avrupalı Airbus ve Brezilyalı Embraer’in de VSMPO-AVISMA ile uzun vadeli anlaşmaları var. Airbus yetkilileri de “durumu yakından takip ettiklerini” açıkladı.
VSMPO-AVISMA ve Embraer kanadından ise herhangi bir yorum gelmedi.
AIRBUS’IN YARISI; BOEING’İN ÜÇTE BİRİ RUSYA’DAN!
Airbus, Titanyum ihtiyaçlarının yarısı için Rusya’ya güveniyor. ABD’li bir endüstri kaynakları ise VSMPO-AVISMA’nın Boeing’in gereksinimlerinin üçte birini sağladığını iddia ediyor.
VSMPO-AVISMA, tüm çeşitlendirme çabalarına rağmen, satışlarının yaklaşık dörtte üçünü havacılık sektörüne yapıyor. 2018’de Rusya parlamentosunda hazırlanan bir yasa taslağı, Batı’daki yaptırımların artmasına yanıt olarak, Titanyum ihracatının kısıtlanmasını önerdi. Ancak ülkenin ticaret bakanı, istikrarlı yabancı alıcıları kaybetmeyi önlemek için bu düşüncenin hayata geçirilmesini engellendiğini açıkladı.
İlgili Haber | Havacılık ve Siyasetin Ayrılamaz İlişkisi!
Ancak, ABD’nin önemli bir Rus doğalgaz boru hattını hedef alma tehdidinde bulunmasıyla birlikte, ülkeler arası tansiyon yükselirse olası bir ticaret savaşının sonucunu tahmin etmek zor.
Bağımsız araştırma şirketi S&P, geçtiğimiz yıl, Rusya’nın artan gerilim nedeniyle stratejik malzeme ihracatını sınırlayabileceğini, ancak bunun en olası durum olmadığını açıklamıştı. Hazırlanan raporda, Batı’nın alternatif tedarikçileri ekosisteme dahil etmesi yıllar alabileceği için, ticareti durdurmasının da muhtemel olmadığı cümleleri yer almıştı.
ABD Ticaret Bakanlığı, Aralık 2020’de VSMPO-AVISMA’ya kısıtlamalar getirdi. Ancak sadece üç hafta sonra bu kısıtlamaları kaldırdı.
Bu yüzden endüstri kaynakları, VSMPO-AVISMA’yı hedef almanın, Rusya’nın savunma sanayi ve havacılık gibi kritik sektörlerle yakın bağları olan stratejik bir varlığını kıymetlendireceği ve Batılı havacılık şirketleri nedeniyle bu adımın hızla geri tepeceğini söylüyor.
TİTANYUM MALİYETİ ARTABİLİR ENDİŞESİ!
Öte yandan hiç bir şey olmasa bile, uçak imalatçıları, yüksek Titanyum maliyetleriyle karşı karşıya kalabilir.
AeroDynamic Advisory Genel Müdürü Richard Aboulafia, “Sert yaptırımlardan ziyade, arz kısıtlamalarının fiyatları genel olarak artırması daha olası” şeklinde konuşuyor. Yüksek enflasyon endişesine ek olarak, fiyatların bu tip siyasi krizler nedeniyle de yükselmesi, ticari havacılık şirketlerinin sırtına ciddi bir maliyet yükü bindirebilir.
Askeri havacılık ve savunma sanayi tarafının, ticari kısma göre daha yüksek fiyata satın almak konusunda elinin daha güçlü olduğunu söylemek yanlış olmaz. Zira ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Amerika Birleşik Devletleri’ndeki savunma firmalarını, herhangi bir doğrudan tedarik etkisinden koruyacak özel imtiyazlara sahip. Bu da şirketleri, Rus hammaddelerini kullanmaktan caydırabiliyor.
Bir Bakışta | Havacılıkta Titanyum Neden Önemli?
1791’deki keşfinden bu yana Titanyum, imalat süreçlerinde fazlasıyla aranan bir malzeme oldu. Ancaka, Soğuk Savaş başlayana kadar, hem askeri hem de ticari havacılık endüstrilerindeki yolculuğuna başlayamadı. Bugün havacılık endüstrisi, Titanyum alaşımlı ürünler için bir numaralı müşteri konumunda. Titanyum’un havacılık endüstrisi için uygun olmasını sağlayan birkaç özelliği var:
- yüksek mukavemet/ağırlık oranı
- korozyona karşı direnci
- yüksek sıcaklık performansı
Daha yeni, daha verimli uçaklara olan talebin artmasıyla; Titanyum talebi de artıyor. Amerika Birleşik Devletleri gibi oldukça büyük askeri bütçeleri olan ülkeler, Titanyum’a yüksek talep gösteriyor ve Titanyum’un mevcudiyetini ulusal güvenlik meselesi olarak görüyor.
Günümüzde Airbus A350 ve Boeing 787 gibi ticari uçaklarda, geçmişteki modellere göre çok daha fazla Titanyum kullanıyor. Ancak en büyük miktarda Titanyum’u, askeri havacılık endüstrisi tüketiyor. F-22, F/A-18, C-17, F-35 ve UH-60 Black Hawk helikopteri gibi askeri hava araçları, ordunun, üretim için büyük miktarlarda Titanyum kullanılan varlıkları arasında yer alıyor.
Artan yakıt maliyetleri ve çevresel hassasiyetlerle birlikte, daha verimli uçaklara olan ihtiyaç bir öncelik haline geldi. Titanyum’un ağırlık-güç oranından yararlanılarak üretilen parçalardan imal edilen uçaklar, daha hafif ve daha az yakıt tüketiyor. Titanyum, karbon fiber takviyeli polimerler (CFRP’ler) ile temas ettiğinde ısıya ve korozyona direnme kabiliyetinin artması nedeniyle uçak imalatında Alüminyum parçaların yerini alıyor. Titanyum, uçakların ağırlıklı olarak sabitleme ve birleştirme elemanlarında, gövde ve iniş takımlarında kullanılıyor.
Uçak motoru üreticileri de Titanyum’un müşterileri arasında. Titanyum’un yüksek mukavemeti ve düşük yoğunluğu, uçak motoru üreticilerine arzu ettikleri yüksek performans seviyelerini sunabiliyor. Jet motoru ve gövde parçalarının, hem sıfırın altında 50-55 santigrat derece sıcaklıklara hem de 600 santigrat derece gibi aşırı yüksek sıcaklıklara dayanması gerekiyor. Bu da Titanyum’un yüksek sıcaklık performansını ideal hale getiriyor. Titanyumdan üretilen motor parçaları, motorun arka ucunda, ön fan için disklerde, motor pervane bıçaklarında (blade), şaftlarda ve muhafazalarda kullanılıyor.
Toz metalurjisi de Titanyum’un bir başka askeri uygulaması. Genellikle uzay ve füze uygulamaları ile sınırlı. Toz metalurjisinin kaplaması, yüksek mukavemet ve düşük yoğunluk ile birlikte üstün korozyon direnci sağlıyor. NASA ve diğer şirketler tarafından uzaya gitmek için geliştirilen araçların çoğu Titanyum’dan imal ediliyor.
Titanyum, birçok endüstride olduğu gibi, havacılık endüstrisinde de paha biçilmez bir unsur olduğunu kanıtlamış durumda. Havacılık endüstrisi ve Titanyum endüstrisi, birbirine çok bağımlı diyebiliriz. Daha fazla uçak ve daha verimli hava yolculuğu talebi artmaya devam ettikçe, Titanyum’un pazardaki konumu çok daha güçlenecek gibi görünüyor.