Havacılık Bülteni-276

THY’DEN BOEING’E DEV SİPARİŞ HAZIRLIĞI!

Türk Hava Yolları ile Boeing yeni uçak siparişleri konusunda görüşmeleri ilerletiyor. Hafta içinde THY yönetimi tarafından yapılan açıklamalarda, dar gövde için 150-175 adet 737 MAX ve geniş gövdede 75 adet 787 Dreamliner siparişi için ciddi mesafe kat edildiği söylendi. Ancak nihai karar, bu uçakların motorları ile ilgili fiyat görüşmelerine bağlı olacak.

Geçtiğimiz Aralık ayında Avrupalı ​​uçak üreticisi Airbus’a toplam 355 uçak siparişi veren THY, filo genişletme planlarının bir parçası olarak, imalatçılarla yeni pazarlıkların yapıldığını açıklamıştı.

Geçmişten bu yana uçak siparişleri konusunda Airbus ve Boeing arasında bir denge politikası güden THY’nin, Airbus siparişlerinin ardından; Boeing’e verilecek siparişlerin detayları merakla beklenirken; 737 MAX uçaklarının tek motor tedarikçisi olan CFM’nin LEAP motorları için fiyat düşürmesi ve üretim slotlarını organize etmesi bekleniyor.

Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği IATA’nın, hafta içinde Dubai’de düzenlenen yıllık toplantısında taraflar bu konuları konuşmak için bir araya geldi. THY yönetimi, General Electric ve Fransız Safran şirketlerinin ortak girişimi olan CFM’ye taleplerini iletti ve yanıt beklemeye başladı.

Airbus’tan alınan dar gövdeli uçaklar için motor konusunda ise CFM ve Pratt & Whitney opsiyonları masada bulunuyor. THY’nin şu anda PW1100G motorlarında yaşanan problemler nedeniyle 28 adet Airbus A321neo ve beş adet A320neo uçağı yerde bekliyor. 2025’e kadar yere indirilmek zorunda kalınan uçak sayısının 45-50’yi bulması bekleniyor. THY yönetimi piyasadaki muadili LEAP motorlarına göre yüzde 15 yakıt tasarrufu sunan PW1100G motorlarının sorunlarının da iki yıl içinde çözüleceğine ve tedarik zinciri sorunlarına çözüm bulacağına inanıyor. Ayrıca uçakların yere indirilmesi sürecinde yaşanan zararın da sözleşme gereği Pratt&Whitney tarafından tazmin edilmesi için girişimlerde bulunulacak.

Boeing, özellikle son dönemde üst üste yaşadığı krizler ve sansasyonel haberlerle gündeme geliyor. ABD’li üretici FAA ve ABD Adalet Bakanlığı tarafından ciddi şekilde mercek altına alındı. Geçmişteki eylemleri nedeniyle, soruşturmadan geçirilen şirketin bugüne kadar en çok satan uçağı olan 737 MAX’in üretim sayısının düşürülmek zorunda kalması gibi ihtimaller de konuşuluyor.

Böylesine kaotik bir süreçten geçen Boeing’e yeni uçak sipariş verme kararı, pek çok kişi tarafından endişe verici bulunsa da THY yönetimi, Boeing’in sorunlarını çözeceğinden emin. ABD’li üreticinin “güçlü adımlar ve önlemler” alacağı görüşü hakim.

THY’nin planı, piyasada hakim olan her iki üreticinin uçaklarını kullanarak riskleri azaltmak ve bugüne kadar süregelen denge politikasını devam ettirmek. THY’nin şu an için filosundaki 455 olan uçak sayısını, önümüzdeki 10 yıl içinde 810’a çıkarmak gibi bir hedefi var. Öte yandan THY’nin yan kuruluşu AJet filosundaki uçak sayısının da 2033 yılına kadar 200’e ulaşması hedefleniyor.

THY son 20 yılda, 126’sı geniş gövde, 281’i dar gövde ve 17’si kargo uçağı olmak üzere 424 uçak siparişi ile filosunu 6,7 kat büyüttü. Son 20 yılda ortalama büyüme oranı yüzde 12,3 olan THY, bu konuda IATA ortalamasının neredeyse üç katını yakaladı. 2016 ve 2020 yılları hariç, son 20 yılda sürekli kâr açıklayan şirket, büyümenin sürdürülebilir olduğu görüşünde.

2023 yılında 83 milyondan fazla yolcu ve 1,9 milyon ton kargo taşıyan THY’nin hedefi, bu yıl 90 milyon yolcu taşımak. Borsa İstanbul’da işlem gören havayolunun, yatırım faaliyetleri de dahil olmak üzere 2022’deki karı 3.2 milyar Dolar’dan 2023 yılında 4 milyar dolara yükseldi.

SÜRDÜRÜLEBİLİR HAVACILIK YAKITI BEYAZ İZLERİ AZALTIYOR!

Airbus A350 uçaklarında %100 sürdürülebilir havacılık yakıtı (SAF) kullanılarak gerçekleştirilen bir çalışmada, uçak motorlarının arkasından çıkan beyaz izler olarak bilinen contrailler ile ilgili çarpıcı sonuçlara ulaşıldı.

Dünyada bir ilk olma niteliği taşıyan ve ECLIF3 olarak bilinen çalışma kapsamında Neste’nin ürettiği %100 SAF’nin, A350 uçağına güç veren Rolls-Royce Trent XWB motorlarında kullanımının etkileri gözlemlendi. Çalışma, karbon ayak izinin azalması sonucunun yanı sıra contraillerin de bu durumdan etkilendiğini ortaya çıkardı.

Airbus, referans Jet A-1 yakıtıyla karşılaştırıldığında, contraillerin %56 oranında azaldığını keşfetti. Elde edilen bu sonuç, contraillerin küresel iklim değişikliği üzerindeki etkisinin önemli ölçüde azaltılabileceğini ortaya çıkardı.

Alman Havacılık ve Uzay Merkezi (DLR) tarafından gerçekleştirilen küresel iklim modeli simülasyonları, Dünya atmosferindeki enerji dengesinde, kontraillerden kaynaklanan ve radyatif zorlama olarak da bilinen değişikliği ölçmek için kullanıldı.Buna göre Jet A-1 yakıtından kaynaklanan kontraillere kıyasla, %100 SAF kullanımıyla kontraillerin etkisinin en az %26 oranında azaltılacağı ortaya çıktı. Bu sonuç, SAF’ın iklim uyumlu havacılığa yönelik etkinliğinin, açık bir işareti olarak yorumlandı.

Bu sonuçlar, SAF’ın uçuşta kullanılmasının, SAF’ın yaşam döngüsü boyunca CO2 emisyonlarını azaltmanın yanı sıra, kontrrail gibi CO2 ile ilgili olmayan etkileri azaltarak havacılığın iklim değişikliği üzerindeki olumsuz etkisini kısa vadede önemli ölçüde azaltabileceğini gösterdi.

Sürdürülebilir havacılık yakıtlarının, havacılık sektörünün karbondan arındırılması için ne kadar önemli olduğu, bilimsel olarak ortaya konulmuş oldu.

Çalışma sırasında canlı bilgi toplamak amacıyla Airbus A350’yi, DLR’ye ait Dassault Falcon 20ER uçağı takip etti.

Yapılan çalışmalardan elde edilen bulgular, Airbus, DLR, Rolls-Royce ve Neste tarafından paylaşıldı ve hakemli bir bilimsel makaleye dönüştürülmek üzere Atmospheric Chemistry & Physics (ACP) Dergisi’ne gönderildi.

QANTAS’IN SUNRISE PROJESİ İÇİN ENGEL KALMADI!

Avustralya’nın ulusal havayolu Qantas’ın, ticari uçuşların sınırı olarak nitelendirdiği Sunrise Projesi kapsamında, Avustralya’nın doğu kıyısı ile Avrupa ve ABD’deki bazı destinasyonların non-stop uçuşlarla birbirine bağlanması planlanıyordu.

22 Şubat 2024’te Qantas, Sunrise Projesi için sipariş ettiği ultra uzun menzilli Airbus A350-1000 uçaklarının teslimatının altı ay ertelendiğini duyurdu. Gerekçe yerel otoritenin A350-1000 uçaklarına entegre edilmesi planlanan üçüncü yakıt tankının yeniden tasarlanmasını talep etmesiydi.

Hafta içinde, Qantas CEO’su Vanessa Hudson, Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği’nin (IATA) Dubai’deki toplantısında Avustralya’dan 22 saatlik uçuşlara olanak sağlayacak ekstra yakıt tankının, Avustralya Sivil Havacılık Otoritesi’nden onay aldığını duyurdu. Böylece proje için belirlenen takvimin yeniden yoluna girdiği doğrulandı.

Qantas’ın ilk A350-1000 uçağını 2026 yılının ortalarında teslim alması planlanıyor. Uçak tüm sertifikasyon süreçlerini tamamladığı için, teslimat takvimi konusunda herkes oldukça iyimser. Eğer yakıt tankı tasarımı nedeniyle yaşanan gecikme olmasa, ilk teslimat 2025 yılında yapılacaktı.

Qantas, Sidney ve Melbourne’den New York ve Londra’ya aktarmasız uçuşlar gerçekleştirmek amacıyla yola çıktığı Sunrise Projesi için ilk olarak 2022’de 12 adet A350 sipariş etti ve ardından 2023’te sipariş edilen uçak sayısı 24’e yükseldi.

Bu rotalarda uçuşlar başladığında, dünyanın en uzun non-stop uçuşları tamamen değişecek. Qantas, tüm filonun faaliyete geçmesiyle 400 milyon dolarlık bir kazanç artışı bekliyor. Sipariş edilen uçakların 238 koltuklu kabinlerinde 140 ekonomi, 40 premium ekonomi, 52 business class ve altı first class koltuk yer alacak.

Avustralya’nın ulusal havayolu, uzun zamandır hayalini kurduğu Sunrise Projesi’ni COVID-19 sürecinde rafa kaldırmak zorunda kalmıştı. Yakıt tankıyla ilgili son engelin de aşılmasıyla, artık projenin hayata geçirilmesinin önünde herhangi bir engel kalmadığı düşünülüyor.

KRİSTAL KABİN ÖDÜLLERİ SAHİPLERİNİ BULDU!

Uçakların iç mekanlarındaki yeniliklerin ödüllendirildiği ve “Uçak Kabinlerinin Oscarları” olarak nitelendirilen Kristal Kabin Ödülleri’nin 2024 yılındaki sahipleri belli oldu. Hamburg’da düzenlenen Aircraft Interiors Expo kapsamında sahiplerini bulan ödüller, havacılıkta geleceğin nasıl olacağı hakkında fikir veriyor.

Kabin Konseptleri kategorisinde 2024 yılının kazananı, BermudAir uçaklarında hayata geçirilen Koridor Class Süit isimli tasarım oldu. Factory Design ve BermudAir işbirliğiyle geliştirilen tasarım, havayolunun Embraer E175 uçaklarında, mevcut 2-2 düzeninde kabine yerleştirilen koltukları sökmeden, 1-1 düzeninde business class kabine çevirmek için kullanıldı.

Factory Design, birinci sınıf konsol, tek kanatlı servis masası ve ek saklama alanı oluşturmak için, orijinal koltuğun %70’ini yeniden kullanarak bu hayali gerçeğe dönüştürdü. Koridor tarafındaki koltuğun sırt kısmı ve yan tarafı çıkarıldı ve doğrudan zemindeki raylara bağlanan bir mefruşat ile değiştirildi. Böylece mevcut koltukların bir engel oluşturmasına izin vermeden, hedeflenen kabin yapısına ulaşıldı.

Kabin Sistemleri kategorisinin kazananı Safran Cabin’in ortaya çıkardığı, galleydeki standart boyutlu konteynere eklenen atık imha çözümü olarak tanımlanıan The CUB≡ isimli tasarım oldu.

Geleneksel kabin atık sistemine göre %30 daha az su kullanan bu tasarım, ayrıca, bakteri ve kokuları yok etmek için ultraviyole ışıktan da yararlanıyor. Bu ışık, sistem kullanıldığı an otomatik olarak devreye giriyor.

Kolay kurulum ve söküm için tak-çalıştır konseptini kullanan CUB≡ isimli tasarım, yalnızca bakım ekipleri için operasyonel süreçleri geliştirmekle kalmıyor, aynı zamanda uçakta daha hızlı ve verimli bir atık imha sistemi oluşturulmasına da katkıda bulunuyor.

Sağlık ve Emniyet kategorisinde kazanan, Accenture tarafından tasarlanan PED Güvenlik Çantası oldu. Elektronik cihazlar ve cep telefonlarında kullanılan Lityum-iyon pil ve bataryalar, hasar gördüğünde alev alabiliyor.

Artık uçaklarda böyle bir durumla karşılaşıldığında, etkilenen cihaz, bu çantaya koyulduğunda, etkilerinin kontrol altına alınması ve olayın uçuş emniyetini etkileme ihtimalini sıfırlamak mümkün. Çanta iki katmandan oluşuyor. İç katman ısıyı, alevleri ve emerken; dış torbası ise ortaya çıkan dumanı ve buharı absorbe ediyor.

Yanmaya başlayan bir kişisel elektronik cihaz, UL 5800 sertifikalı bu çantaya konulursa, altı saate kadar etkisini devam ettirebiliyor.

Uçak İçi Eğlence Sistemi ve Dijital Hizmetler kategorisinde kazanan, FlytEDGE projesi oldu.

Thales Avionics tarafından geliştirilen FlytEDGE, havayollarına yönelik bulut tabanlı bir uçak içi eğlence çözümü olarak tanıtıldı. Sistem, bireysel yolculara özel olarak tasarlanacak ve Disney+ gibi birden fazla platformdaki içeriklere erişime izin verecek şekilde tasarlandı.

Thales’e göre, en popüler programlar uçağın dahili disklerine önceden yüklenebiliyor, daha az popüler olan programlar ise uçağa aktarılabiliyor ve ileride kullanılmak üzere önbelleğe alınabiliyor. Yapay zeka, hangi içeriklerin en çok tüketildiğinde göre, operatörlerin önceden yükleme için öneride bulunabiliyor.

Sistem video içeriğiyle sınırlı değil. Havayolları ayrıca yolcularına oyunlar da dahil olmak üzere çeşitli uygulamalar sunabiliyor. Hatta telefonlar sisteme bağlanarak ek ekran olarak kullanılabiliyor ve oyunların sürükleyiciliği artırılıyor. Thales, sistemin çevrimiçi bir portal ile birden fazla uçakta kontrol edilebileceğini, güncellemelerin havadan gerçek zamanlı olarak uçaklara gönderilebileceğini de söylüyor.

Malzeme ve Komponent kategorisinin kazananı, Collins STARLight projesi oldu.  Bu projede, malzeme kalınlığı azaltılırken, gücünü artırmak üzere, gelişmiş kompozit desenler kullanıldı.

Collins, malzemenin destekleri arasındaki boşluğun, kablolardan ses emici malzemelere kadar, her şeyin dahil edilmesi için kullanılabileceğini duyurdu. Geliştirilen malzeme, havayollarına, ağırlık eklemeden kabin alanlarını optimize etme fırsatı veriyor. STARLight, topoloji optimizasyonu sayesinde, geleneksel bal peteği malzemelerinde bulunan güç ve emniyet oranını korurken, ağırlığı yaklaşık %20 oranında azaltabiliyor.

Yolcu Konforu kategorisinde kazanan ise Qantas Wellbeing Zone projesi oldu.

Qantas, Sunrise isimli projesi ile Airbus A350’leri kullanarak Londra ile Sidney arasında aktarmasız uçuşlar başlatma yolunda ilerliyor. Qantas, ekonomi ve premium ekonomi yolcularının bu uzun uçuşlarda sağlıklı ve mutlu kalmasını sağlamak için Diehl Aviation ile birlikte çalışarak iki kabin arasındaki alanda bir Wellbeing Zone oluşturdu.

Oluşturulan bu alan “dehidrasyon, beslenme, uzun süreli oturma, jetlag ve sürdürülebilirliği ele alacak şekilde tasarlandı.

Yolcular için esneme ve ayakta durma alanları sunan bu özel bölüm, seyahat kalitesini artırmayı amaçlıyor. Özel bir self-servis istasyonunda ise temassız bir su sebili ve sıvı alımı ile dengeli beslenme için özel olarak seçilmiş çeşitli atıştırmalıklar ve içecekler bulunuyor.

Sürdürülebilir Kabin kategorisinin kazananı da yine Diehl Havacılık tarafından geliştirilen ECO Yan Duvar (Sidewall) oldu.

Adından da anlaşılacağı gibi ECO Sidewall, çevre odaklı bir yan duvar paneli olarak özetleniyor. Hafif malzemeler ve optimize edilmiş, yenilikçi tasarımlar kullanan Diehl, ağırlığı %10 oranında azaltmayı başardı. Bu durumun üretim esnasında ortaya çıkan karbon emisyonlarında %19’luk bir azalmaya ve operasyonda %10’luk bir CO2 tasarrufuna karşılık geldiği söyleniyor.

“Diehl Aviation’ın çeşitli sürdürülebilir süreçleri birleştiren bütünsel yaklaşımı, ECO Sidewall’u özellikle çevre açısından verimli kılıyor.”

Üniversite kategorisinde kazanan Flexifold oldu. Şangay’daki Tongji Üniversitesi’nden iki öğrenci tarafından geliştirilen proje, ekonomi sınıfı yolcular için tasarlanan özel bir oturma konsepti sunuyor. Uçuş sırasında yolcunun vücudunu daha iyi desteklemek için origamiden ilham alınarak geliştirilen koltuğun, baş dayanağı, bel desteği ve ön koltuktaki ayak basamağı olmak üzere üç ana katlanabilir parçası bulunuyor:

Geliştirilen koltuk tasarımı, hafiflik ve konfor arasında bir denge kurarken, seyahat severlerin uçuş boyunca bir koltukta arayabilecekleri tüm ihtiyaçları gideriyor.

AIRLINERATINGS EN İYİ HAVAYOLLARINI AÇIKLADI!

Her yıl dünyanın en emniyetli havayollarını sıraladığı raporuyla tanınan AirlineRatings, yolcuların kendileri için daha iyi uçuş seçeneklerini belirleyebilmeleri adına, havayollarını çeşitli faktörlere göre sıralayarak, Havayolu Mükemmellik Ödülleri dağıtıyor.

Yapılan bu değerlendirme ve ortaya çıkan sıralamalar, 100 yılı aşkın endüstri tecrübesine sahip bir jüri heyeti tarafından yapılıyor. Havayollarının emniyet anlayışı, sunduğu ürünler, filo yaşı, karlılık durumu, kaza-kırım raporları, yolcu geri bildirimleri, hayata geçirdiği yenilikler ve uzun vadeli uçak siparişleri gibi faktörler sıralama yapılırken göz önünde bulunduruluyor.

Airlineratings tarafından açıklanan 2024 yılının en iyi havayolları listesinin zirvesinde, rafine ve lüks seyahat deneyimi sunmasıyla tanınan, Qatar Airways yer aldı. Daha önce 2021 ve 2022 yıllarında da bu ödüle layık görülen havayolu, 2023 yılında ise zirveyi Air New Zealand’a kaptırmıştı. Qatar Airways, bir yıl aradan sonra 2024’te yeniden zirveye yerleşti.

Listenin ilk 10 sırasındaki havayollarının aldığı puanların birbirine çok yakın olduğu; ancak Qatar Airways’in, birçok kategoride en yüksek puanı alması nedeniyle, rakiplerinin bir adım önüne geçtiği vurgulandı. Qatar Airways’in özellikle yolcu geri bildirimlerinde, tutarlılık, hizmet kalitesi ve yüksek standartlara övgüler öne çıktı.

Qatar Airways, 2024 yılında Havayolu Mükemmellik Ödülü’nü almanın yanı sıra üst üste beşinci kez En İyi Business Class kabin ödülünü de aldı. Sektördeki bir başka önemli derecelendirme kuruluşu olan Skytrax de aynı fikirde. Çünkü Skytrax de Qatar Airways’in business class kabinini, 2023’te (10. kez) dünyanın en iyisi seçti.

Bilmeyenler için, Qatar Airways’in yeni A350 uçakları ve bazı Boeing 777 uçaklarında, QSuite isimli business class kabin kullanılıyor. QSuite, sürgülü kapıları, geniş depolama alanı ve dört süiti bir grup odasında birleştirme seçeneğiyle, business class kabinde seyahat eden yolcular için çıtayı bir hayli yükseltiyor. Konforlu bir yatağa dönüşebilen koltuk, kaliteli yemekler, cömert ikram kitleri ve birinci sınıf uçak içi eğlence sistemi ile seyahat deneyimi kusursun hale getiriliyor.

AirlineRatings tarafından geçtiğimiz yıl listenin zirvesinde gösterilen Air New Zealand, 2024 yılı için açıklanan sıralamada dördüncü sıraya geriledi. Pazardaki beklenenden daha güçlü rekabet nedeniyle bu yılki karlılığı bir hayli düşen şirket, uçakta ranza olarak anılan ‘Skynest’ isimli ürününü bu yılın sonlarında piyasaya sürmeye hazırlanıyor. Bu gelişme, şirketi önümüzdeki yıl tekrar üst sıralara taşıyabilir.

Geçen yıl dördüncü sırada yer alan Korean Air ise bu yıl ikinci sıraya yükseldi. 2023’te rekor gelir elde eden şirketin, Airbus A350 uçakları için verdiği 13 milyar dolarlık siparişinin de bu sıralama için bir etki oluşturduğu düşünülüyor.

Listenin üçüncü sırasında ise Hong Kong merkezli Cathay Pacific yer aldı. Geçtiğimiz yıl listede 9’uncu sırada bulunan havayolu, pandemi sonrası toparlanma sürecini en son gerçekleştiren şirketlerden biriydi ve 2023’ün 4. Çeyreğinde bile yolcu kapasitesi eski dönemlerin çok altındaydı. Şirket, üç yıl aradan sonra ilk kez kâr açıkladı. Yolcu sayısında önemli kilometre taşlarını geçti. Hem business hem de ekonomi sınıfında yeni ürünleri tanıttı. Asyalı havayolu şirketinin eski gücüne geri döndüğünü görmek sektör için harika bir gelişme olarak yorumlandı.

Türk Hava Yolları da listenin 20’nci sırasında kendine yer bulabildi.

  1. Qatar Airways
  2. Korean Air
  3. Cathay Pacific
  4. Air New Zealand
  5. Emirates
  6. Air France-KLM
  7. All Nippon Airways
  8. Etihad Airways
  9. Qantas
  10. Virgin Australia/Atlantic
  11. Vietnam Airlines
  12. Singapore Airlines
  13. EVA Air
  14. TAP Portugal
  15. JAL
  16. Finnair
  17. Hawaiian
  18. Alaska Airlines
  19. Lufthansa / Swiss
  20. Turkish Airlines
  21. IAG (British Airways / Aer Lingus / Iberia / Air Europa)
  22. Air Canada
  23. Delta Air Lines
  24. United Airlines
  25. American Airlines

Airlineratings, 2024 yılının en iyi düşük maliyetli havayollarını da açıkladı. Bu listede Türkiye’den herhangi bir havayolu kendine yer bulamadı…

YOUTUBE’DA HELİKOPTER VİDEOSU HAPİS CEZASI GETİRDİ! 

Gerçek adı Suk Min Choi olan ve 900.000’den fazla aboneye sahip YouTube yayıncısı Alex Choi, Haziran 2023’te kanalında bir video yayınladı. ABD’nin Mojave Çölü’nde çekilen videoda, helikopterdeki iki kadının, süratli bir şekilde hareket eden bir Lamborghini’yi hedef aldığı ve otomobile havai fişek fırlattıkları görülüyor.

‘Bir Lamborghini’yi Havai Fişeklerle Yok Etmek’ başlıklı video 4 Temmuz 2023’te yayınlandıktan bir süre sonra kaldırıldı. Bu videodan bazı kesitler bugün hâlâ YouTube ve Instagram gibi platformlarda paylaşılmayı sürdürüyor.

Choi, oldukça yüksek prodüksiyon isteyen bu videoyu kanalında yayınladıktan yaklaşık  bir yıl sonra, 5 Haziran 2024’te tutuklandı.

ABD Ulaştırma Bakanlığı tarafından yapılan suç duyurusu ile harekete geçen mahkeme Kaliforniya’da Choi için tutuklama emri çıkardı. Gerekçe, hava aracına patlayıcı veya yangın çıkarıcı maddeler yerleştirmek olarak belirtildi.

Her ne kadar videoda Choi kendisi görünmese de videonun kamera arkası görüntüleri, tartışmalı videodaki akrobasi ve aksiyon çekimlerini onun yönettiğini gösteriyor. Üstelik videonun sonunda ‘Alex Choi’nin yönettiği’ ibaresi yer alıyor.

Yapılan şikayetin akabinde, Choi’nin tutuklanması ve kendisine isnat edilen federal suçlamaların yanı sıra; ABD Federal Havacılık İdaresi – FAA tarafından da videodaki helikopteri kullanan pilotunun lisansı iptal edildi.

Pilot lisansının iptal edilme gerekçeleri arasında, helikopteri insanlara ve yerde hareket halindeki bir araçtan 500 feet’ten daha yakın bir mesafede kullanmak; helikopteri regülasyonlarda belirtilen minimum irtifaların altında çalıştırmak, helikopterin bir başkasının canını veya malını tehlikeye atacak şekilde dikkatsiz veya umursamaz bir şekilde kullanılması gibi gerekçeler gösterildi.

Choi, 6 Haziran 2024’te ilk kez mahkemeye çıktı ve 50.000 dolarlık kefalet karşılığında serbest bırakıldı. Choi, mahkemede herhangi bir savunma yapmadı. Dava duruşmasının 2 Temmuz 2024’te yapılması planlanıyor. Choi, hakimler tarafından suçlu bulunursa en fazla 10 yıl hapis cezasına çarptırılabilir.

adbanner